- 3608 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
“ sevgiliyi sevgiliden habersizce beklemek ”
Sabahın en erken vakitleriydi,güneş doğmuştu;ama tam kıvamını alamamıştı,sarışın ve yüzü çillerle dolu küçük bir kız vardı.okula gitmek için erken saatlerde uyanıp hazırlığını yapardı,kendisi çok küçüktü;ama kocaman yüreği vardı.
okula gittiğinde daima gururlu bir erkekle yolda karşılaşırdı,küçük kızın aklında daima bir soru işareti vardı:’Acaba bu beni bir yerden tanıyor mu?’diye sayıklardı içinden.
yolda kızla karşılaşan çekingen erkek ise:’Acaba onu ne çok sevdiğimi anlamış mı?’diye kendi kendine sorardı.
yolda karşılaştıklarında ise birbirlerine tebessüm ederek, selamlaşıp geçerlerdi.bu güzel geçişler bir süre öyle devam etti.
Bizim gururlu erkek de okuyordu;lisede öğrenciydi.
çilli kızımız da başka bir okulda öğrenciydi.
Bizim gururlu erkek,bir gün okuldan dönerken kendine dediki:Ben bugün çilli kızla konuşacağım ve onu nekadar çok sevdiğimi söyleyeceğim;ama çilli kızı yolda göremezsem söyleyemem ki başka türlü.Okuldan dönen gururlu erkek, arkadaşının evinin önünden geçerken büyük bir kalabalık görür ve orada bir sürü arabayı park halinde görür, ordaki herkes acı çığlıklar atıyordu.Gururlu erkek eve doğru yürümye başladı,birilerinin öldüğünü anlamıştı.
o acı ses gururlu erkeğin arkadaşının evinden gliyordu.
gururlu erkek pencereden baktı;ama üzülmüşcesine bakarak ağladı;çünkü arkadaşının annesi cansız bedeniyle yatıyordu yerde.Gözyaşlarına hakim olamayan utangaç erkek arkasını dönüp o acımasız görüntüden kurtulmaya çalışırken,anne anne diye bağıran çilli kızı ve arkadaşını gördü.
Her ikisi de eve girdi,gururlu erkek neye uğradığını şaşırdı ve kendisi de onların arkadan takip ederek içeri girdi.
Meğer ki çilli kız ile gururlu erkeğin arkadaşı kardeşmiş.
gururlu erkek bunu daha önce bilmiyordu;çünkü çilli kız ile arkadaşını bir arada hiç görmemişti.Gururlu erkek aşkını kalbine gömerek oradan uzaklaştı.
aradan epey bir zaman geçti,çekilen acılar unutulmasa bile biraz dinmişti.
Gururlu erkek arkadaşının evine gitmeye karar verdi ve kapıyı çaldı kapıyı çilli kız açtı ve çilli kızı gördü,çilli kız şaşkın bir şekilde ona baktı ve ’kimi aramıştınız’ dedi.tam o sırada Gururlu erkeğin arkadaşı ’aa sen misin içeri gir dedi.
Çilli kız da anlamıştı artık her şeyi.çilli kız mahsum mahsum gururlu erkeğe bakıyordu;ama Gururlu erkek daha da utanarak bakıyordu;çünkü çok sevdiği arkadaşının kız kardeşiydi,artık aşkını kalbine gömmesi gerektiğini biliyordu.
Aradan epey zaman geçti ve çilli kız’ın ailesi acılarını unutmak için o şehirden taşındılar.Bizim gururlu erkek de aşkını bir türlü anlatamadığı için, içi içini yiyiyordu.
Bir gün gururlu erkeğe bir mektup geldi, arkadaşından.mektup da ev numaralarını da yazmıştı.Bizim gururlu erkek çok sevinmişti çünkü hem arkadaşından haber almış hem de çok sevdiği arkadaşı ona mektup yazmıştı ve çilli kıza aşkını anlatması için bir fırsat geçmişti eline;ama arkadaşı ile olan dostluğu kutsal bir dostluk olduğu için çilli kıza aşkını anlatmaktan vazgeçti;çünkü dostum duyarsa yanlış anlar ve beni affetmez diye vazgeçti çilli kıza duygularını anlatmaktan.
Aradan tam on yıl geçti,bizim gururlu erkek hayatına hiçbir kızı almadı çilli kızdan habersizce onu bekledi yıllar boyunca.
Gururlu erkek devamlı arkadaşını arardı ve çilli kızdan habersizce onun durumunu sorardı’dostum kardeşlerinin durumu nasıl hepsi iyi mi?’diye.Telefon’u kapattıktan sonra da parçalanmış bi yürek kalırdı geriye;çünkü çilli kız’a olan aşkı yüreğinde gizlendiği için,yüreğini parçalıyordu.
Gururlu erkek üniversite sınavlarına hazırlandı ve Edebiyat öğrtmenliğini kazandı,çilli kız da coğrafya öğrtmenliğini kazandı.
Gururlu erkek üniversiteyi bitirdikten sonra memleketine döndü ve ablasının evine uğrayıp içindeki duyguları ablasına anlattı:^’Ben bir kızı sevdim;ama kızın abisi benim en iyi dostum olduğu için kıza bir türlü seni seviyorum diyemedim.’dedi.
Gururlu erkeğin ablası ona yardımcı olmaya çalıştı kimdir bu kız diye.Gururlu erkek,çilli kızın oturduğu eski evi ablasına gösterdi ve kızı tanıtmak için ablasına bir sürü bilgi verdi.Meğer ki çilli kızın halası ile gururlu erkeğin ablası en yakın iki arkadaşmış ve komşuymuşlar.
Gururlu erkeğin ablası hemen çilli kızın halasının evine giderek her şeyi halasına anlatıp çilli kız’a söylemesini istedi.
Aradan bir ay geçti ve çilli kız halasının evine misafirliğe geldi,gururlu erkeğin ablası da olanları anlatmak için çilli kızın yanına gitti ve her şeyi anlattı.Çilli kız evliliğe hazır olmadığını söyleyip okulunu bitirmesi gerektiğini belirtti ve hayatında hiçbir erkeği istemediğini de gururlu erkeğe iletmesini istedi.Gururlu erkek çok üzülmüştü,çilli kız onu görmeden reddetmişti;çünkü çilli kız artık mahsum yüzlü değildi artık yaşamışlığın verdiği acılar taşlaştırmıştı yüreğini.Utangaç erkeğin yapacağı tek bir şey vardı:Ordan uzaklaşmak ve acılaını unutmak.Aradan epey bir zaman geçtikten sonra geri dönen gururlu erkek bu reddedilmişliği bir türlü kabullenemiyordu;çünkü on yıl boyunca çilli kızı ondan habersizce sevmişti.Bir gün facebook’dan kızın ismini girdi ve kızı arkadaş olarak eklemek istedi;ama çilli kızın gözleri o kadar kibirle dolmuştu ki arkadaşlığa bile kabul etmedi gururlu erkeği.
Gururlu erkek yüreğindeki acıyı dindirmek için tek çaresi kıza facebookdan mesaj atmaktı.Başladı duygularını anlatmaya;ama çilli kız gururlu erkekle alay etti ve neden daha önce duygularını anlatmadığını sorarak gururlu erkeği tekrar reddetti.Gururlu erkek,aslında çok bilgili hayatı yaşamış birikimli bir insandı;ama kıza duygularını anlatmaya gelince aşkın verdiği heyecanla kendisini kıza anlatamıyordu bir türlü tanıtamıyordu kişiliğini ve aşkını.
Aradan epey bir zaman geçti çilli kız coğrafya öğretmenliği dördüncü sınıfa geçmişti.Bizim gururlu erkek de, bir gece yarısı çilli kıza bir mesaj atmaya karar verdi umudunu yitirmişti sevgi beklemiyordu sadece merak etmişti çilli kızı.
O gece konuşmaları çok akıcı geçmişti;çünkü gururlu erkek karşılık beklemediği için çilli kızla çok rahatça iki arkadaş gibi konuştular.ÇİLLİ KIZ BİRDEN BİRE :^^Sarjım bitebilir mesaj hakkın var mı?^^dedi.
gururlu erkek de:^
telefondan mı var numaranı gönder::))
çok heyecanlandım da::))
Çilli kız:^^Evet katili bulduk:) onun acısını da benden cıkardın kendini beğeniyorsun falan dedin çok sinirlendim
GURURLU ERKEK:
ne desen haklısın
cezam neyse
senin huzurunda boynum kıldan incedir
ÇİLLİ KIZ:Korkma bu telefonun sarjı biterse mesj atayım diye istedim
UTANGAÇ ERKEK:^^
bu benim numaram
cezam neyse kes::))
ÇİLLİ KIZ:^^O zaman çok kırıldım ama canın sağolsun senin gİbi insanlarn olmasi hala güzel
GURURLU ERKEK:
allah biliyor bunu
yanımdaki değerini
ve hiç bir zaman da değerin azalmadı
gerçekten
çok heyecanlandım
ya
yani belki bu duyguyu çırılçıplak bir şekilde yaşıyorum yüreğimde
senle konuşmak huzur veriyor
ÇİLLİ KIZ:En güzel cezayı bulmuşsun zaten:) hatanı anlaman ziyadesiyle yeter halen kendini beğenmis şımarık buluyor musun beni:)
GURURLU ERKEK:
hayır
hayır
hhhaayır
::))
sen dünyanın en güzel kalbine sahip tek meleğisin ya
tamam olsun
ya
sesini duysam acaba yaşar mıyım ya::))
kekelerim herhalde
10 yıldır senle konuşmuyorum
konuşmadım
yaşadığını bilmek bile huzur veriyor
ya anlatamam inan
heyecandan telefonu düşürdüm ya
açılmıyorrrrrrrr ya:((8
sen de kapadın burayı şimdi
aksiliğe bak ya:))
gerçekten telefon nasıl düştü anlayamadım
şarja bırakacaktım elimden düştü
hattımı koyacak telefon arıyorum da herkes uyumuş
umarım yazdıklarımı görürüsün hemen ya
ben bir bakayım,başka telefon bulmaya ::))
bundan büyük ceza olmaz ya::)))
herkes uyuyor odasında, telefon da bulmadım ...ama inan bundan büyük bir ceza vermezdin bana herhalde::)))
heyecandan elimde tutamadım telefonu ya
::))
tamirden de anladığım yok yeğenimi uyandırayım. telefonun nerde diye söylüyorum;ama uykuda sayıklıyor. Ablamla eniştem diğer odada uyuyor oraya da giremedim telefon için.::))
ceza diyorduk ya bu ceza bana yeter hatta artar bile ::)))
şu aksiliğe bak ya::)
Bu sana gelsin çilli kız;
GÖZLERİMİN ÖNÜNDEN GEÇTİ;AMA İÇİMDE HİSSEDEREK GEÇTİ
OKULDAN DÖNERKEN ELİNDE BİR KAÇ DEFTER VE KİTAPLA YOLDAN GEÇTİĞİN O GÜNLER GELDİ AKLIMA.
KÜÇÜK BİR ÇOCUĞUN, ELİNDEKİ ŞEKERİ KİMSEYE VERMEYECESİNE SAKLADIĞI GİBİ,ELİNDEKİ KİTAPLARI ÖYLECE TUTUYORDUN KOYNUNDA.
^’YÜZÜNDE GÜLÜCÜKLER UIÇUŞUYORDU ADETA.
YENİ FİLİZLENMİŞ BİR ÇİÇEK GİBİYDİN.
ÇİÇEKLERİN BULUNDUĞU, CENNET BAHÇSİNE DOĞRU YOL ALIYORDUN.
DİĞER ÇİÇKLERLE BULUŞUP HAYATA ANLAM KATIYORDU,ACILARDAN HABERSİZ BEBEK YÜZÜNDEKİ TEBESSÜMÜN.
MELEKLER BİLE KALBİNDEKİ BAHÇEYE UĞRARDI, GÜZELLİKLERDEN KENDİLERİNE PAY ALIRDI.
O KALP,NASIL DA SEVGİ DOLU ATIYORDU.
MELEKLER, SEZDİRMEDEN FISILDAMAYA ÇALIŞIYORDU;AMA BİR TÜRLÜ O GÜZEL YÜREĞE KIYIP SÖYLEYEMİYORDU.
BELKİ DE ACILARIN EN BÜYÜĞÜYDÜ TATLI BEBEĞİ BEKLEYEN ACILAR.
AKŞAM, OKUL İÇİN HAZIRLIĞINI YAPAN MELEK KALPLİ BEBEĞİ, HÜSRAN DOLU BİR GÜN BEKLİYORDU.
ÜZÜLEREK SADECE BİRBİRLERİYLE FISILDAŞIYORLARDI MELEKLER.
O TATLI KÖRPECİK ÇİÇEĞE KIYMAK O KADAR ZORDU Kİ.
CENNET BAHÇESİNDEN EN GÜZEL ÇİÇEĞİ KOPARIP ALMAK,ÇİÇEĞİN EN GÜZEL FİLİZİNİ ÜZERDİ;
ÇÜNKÜ O ÇİÇEKTİ ONUN HAYATININ KAYNAĞI.
O ÇİÇEKTİ ONU 9 AY KARNINDA BESLEYEN.
O ÇİÇEĞE NASIL KIYILIRDI.
ONLAR DA ÜZÜLERK BİRBİRLERİNE ANLATIYORDU.
BEBEK KALPLİ, KÜÇÜK FİLİZLERLE DONANMIŞ KÜÇÜK ÇİÇEĞİN ANNESİNİ ALMAK,TATLI KÜÇÜK ÇİÇEĞİ ÜZERDİ ;AMA HALBUKİ MELEKLERİN AMACI: TATLI KÜÇÜK ÇİÇEĞİN GÜZEL ANNESİNİ, BAKİ OLAN GERÇEK DİYARLARA GÖTÜRMEYEKTİ.
ASIL OLAN GERÇK CENNETE...
NE ÇOK SEVDİM BEN O ÇİÇEĞİ
ANNESİNİ KAYBEDİP ÜZÜLEN SEVGİ DOLU KALPLİ ÇİÇEK,YAVRUSUNU KAYBEDEN ALA GEYİKLER GİBİ HER ŞEYDEN KORKUP UZAKLAŞIRDI.
HALBUKİ OKADAR YUFKA YÜREKLİYDİ Kİ İÇİNDEKİ ACILARLA YÜZLEŞMEMEK İÇİN UZAKLAŞIYODU. HER ŞEYDEN VE HERKESTEN.
O ÇİÇEĞİ ÇOK SEVMİŞTİM;AMA YÜREĞİ ACILARLA DOLUYDU, İÇİNDEKİ ACILAR BEBEK YÜZÜNE YANSIYORDU.
VE BEN O BEBEK YÜZLÜYÜ GÖRMEK İÇİN, O GÜZEL BAHÇENİN İÇİNE GİRERDİM.
AKLIMA GELDİ O GÜZEL ÇİÇEK.
GÜZEL SADECE BİR TEK SÖZCÜKTÜ.
AMA O GERÇEK GÜZELDİ.
YÜZÜ KALBİNİN AYNASIYDI.
VE KALBİNDEKİ YAPRAKLAR DAHA GÜRDÜ BEBEK YÜZÜNDEN.
YÜZÜ KALBİNİN AYNASIYDI;AMA GÖZLERİ KALBİNE KENETLENMİŞTİ ADETA.
YAPRAKLARI SOLMAYAN BİR ÇİÇEK...GÖZLERİNE BAKINCA YÜREĞİNDEKİ O SEVGİ NEHRİNİ GÖRMEMEK ELDE DEĞİLDİ.
VE BÜTÜN ÖMRÜMÜ,SADCE O BAHÇEYİ KORUMAKLA GEÇİRİRDİM;
ÇÜNKÜ O BAHÇENİN SAHİBESİ DAHA DA YÜCELDİ VE HAKİKİ OLAN CENNETE DOĞRU YOLCULUK ALDI. DAHA DA GÜZELLEŞTİ DAHA DA ÖZELLEŞTİ;ÇÜNKÜ DÜNYAYA BEBEK KALPLİ, TER TEMİZ, SAF KALPLİ SEVGİ DOLU YÜREKLİ BİR ÇİÇEK BIRAKTI.
O ÇİÇEĞİ NE ÇOK SEVDİM BEN
O ÇİÇEK SENSİN çilli kız
TANRI SENİ KORUSUN, HEP YANINDA OLSUN.
HER TÜRLÜ BELADAN VE GÖZDEN SAKINSIN SENİ.
O BAHÇENİN ÖZEL SAHİBESİ DE ANNEN,
MEKANI CENNET OLSUN.
....ŞİMDİ NE GÜZEL UYUYORSUN,MELEKLER BAŞ UCUNDA TOPLANMIŞTIR.
ALLAH RAHATLIK VERSİN
DÜNYANIN EN GÜZEL ÇİÇEĞİ,SENİ ÇOK SEVİYORUM.
o gece öyle geçmişti konuşmalar ve ertesi gün bunlar mesajlaşmaya başladılar her şey çok iyi gidiyordu;ama gururlu erkek duygularını tekrar çilli kıza çırıl çıplak bir şekilde anlatınca,çilli kız biz sadece arkadaş olabiliriz ve bunun ötesi olamaz,gururlu erkek çilli kızı arayınca çilli kız telefonu açmadı zaten daha öncede telefonu hiç açmamıştı sadece mesajlaşmıştı yani tam 10 yıl boyunca gururlu erkek çilli kızın sesini duymadı ve gururunu daha fazla ayaklar altında çiğnemeden :^^ALLAHA EMANET OL ÇİLLİ KIZ SEN BANA KARŞI BİR ŞEY HİSSETMEDİN GÜYA BEN SENİN GÖZÜNDE ÇOK İYİ BİR İNSANMIŞIM ÇOK TATLIYMIŞIM;AMA 10 YIL BOYUNCA BENİ GÖRMDEN SESİMİ DUYMADAN BANA KARŞI BİR ŞEY BESLEMİYORMUŞSUN BANA BİR FIRSAT VERMEDİN SON BİR KEZ SESİNİ DUYMAK İÇİN DE FIRSAT VERMEDİN SENİ BİR DAHA RAHATSIZ ETMEM ÇİLLİ KIZ AMA DAİMA DUYGULARIMIN ARKASINAYIM ALLAHA EMANET OL VE KENDİNE ÇOK DİKKAT ET ÇİLLİ KIZ..
olay öyle bitti ve kapandı gururlu erkek çilli kızın numarasını telefonundan sildi;ama kalbinden ve hafızasından silmecesine aşkını gömüp gitti.
Aradan bir hafta geçti,içi içini yiyodu gururlu ekeğin.Çilli kıza duyduğu aşk sığmıyordu yüreğine her geçen gün büyüyordu yüreğindeki o çilli bebek.
Ama çilli kız,yaşanmışlığın etkisiyle basit erkekler tarafından şımartılmıştı.Gözü çok yükseklerdeyi,seni seviyorum kelimesi herkesi bibirine benzetiyordu onun gözünde.Bilmiyordu nasıl bir yürekte yattığını,çok basit bakıyordu karşındaki bebek bakıcısı ve aşk talibine...
Çilli kızın gururlu erkeğe söylediği bir söz vardı:’Sen nasıl şimdiye kadar söylemedin bana olan duygularını.Hem bana söylemeden direkt ablana söylemişsin benle konuşması için bir üniversite mezunundan beklemezdim ya bunları,sen söyleseydin keşke.’diye.
Gururlu erkek,Çilli kızın söylediği bu cümlelere bir anlam veremedi bir türlü.Sanki ona ulaşmak onla konuşmak için çok imkanı vardı,hem ona öyle bir gözle bakıyordu ki kendisi söylemeye bile kıyamıyordu.Ama çilli kız, söyledikleri sözlere sahip bir kişilikte değildi;çünkü gururlu erkek çilli kızla mesajlaştığı kısa bir zaman önce,çilli kızı telefondan aradı;ama cevap bile vermeye yoktu cesareti.çilli kız çelişiyordu aslında söyledikleri sözlerle...
Çilli kız ile gururlu erkek tekrar mesajlaştı kısa bir an;ama yaşanmışlığın verdiği kibir daha da artmıştı çilli kızın yüreğinde,tıpkı anlamını bilmediği bir kelimeyi ezberlemiş küçük bir çocuk gibi ezberlemiş cümlelerini tekrar ediyordu.
Ve o akşam yine ezberlediği şiirini okuyup,kürsüden inmişti çilli kız..öykümün kahramanı olan gururlu erkek geçen ay trafik kazasında hayatını kaybetti bu öyküm sonsuza dek onu ebedi kılacaktır
Mehmet Hatip YILMAZ
YORUMLAR
BENDE ÜZÜLDÜM...FAKAT HAYAT..HERŞEY BEKLENİLEN GİBİ OLMAMAKTA..YÜREKTEN KUTLARIM..EMA