- 803 Okunma
- 6 Yorum
- 0 Beğeni
hALa..vE sOnsUza deK..
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
etrafımdaki herkes bir bir çıkarıyordu hüzün yamalı abasını..çaresizliğin bekçisi ben, elimde üç parça eşyamla, yine aynı umutsuzluk durağında, çaresiz sevdamla bekliyordum..gelen birkaç bozuk para atıyordu yüreğimdeki sana, az sonra gelen tinerci çocuk da hepsini alıp gidiyordu..içimde öyle kuru bir sevda, tek katığı imkansızlık..
mum ışığında satırları okşamalarım, bu soğuk aralık gecesinde üşümesinler diye duygularımı yüreğime sokuşlarım, ne kadar bana ait..kelimelerim yol olsa, yüzdürsem aşkımı karadan sana..al desem sana, al kara sevdamı, al buyur sana bahşettiğim hayatımı, al gözaltı çizgilerim, en sevimli mimiklerimin sitembazı..kafam öyle karışık, duygular öyle yoğun, yürek öyle buruk ki..özlenmesi yasaklı sevgilinin hasreti büyüdükçe büyüyor içimde..gece bana yalnız onu getiriyor, yıldızlar onun gibi parlıyor ve rüzgar onun gibi vuruyor salonun camına..ben sevgilinin gözlerini düşünüp gözyaşlarına boğuluyorum, sevgili başka gözlere ağlıyor; benim gözlerim sevgiliyi düşünmekten uyumaya fırsat bulamazken, sevgilinin gözleri başka gözlerin hasretlisi sabahlıyor..ikişer hecelik çarpıyor yüreklerimiz; senin yüreğinin iki hecesi olmak ne onur..
damlalara sarıp sakladım sevgimi, oysa herşey öyle göz ünündeydi ki..sevdamın çığlıklarına gülle bağlayıp enginlere saldım, sevdam sevgilinin umursamazlığına inat karaya vurdu en diri haliyle..kaç gece aldım da yüreğimi karşıma, konuştum onunla
"sus artık Allah aşkına, cevap yok ki çığlıklarına.." uslanmadı ne yazık..karalarını bağlayıp daha çok çarptı ve daha çok kanırttı içimi..köstebeklerin yuvalarından geçtim, nehirlerden ve denizlerden de..başımı semaya çevirip fezayı hayal ettim..yörüngemin zıvanasından çıktım, uydum yitik, içim buruk..suların v ekuşların sesini dinledim.kahvemin telvesinde seni aradım..fala da inanmadım, falsız da kaldım; bin türlü tezatın kapısını çaldım..ne diye her kapıya sen çıktın ki sevgili..
tek kelimene hayatımı bahşedeyim sevgili, tüm bunların nedeni bu gece hasta uyuyacak olman..burnunun akması, gözlerinin yanması ve ateşinin çıkması..endamına kurban olduğum, ben saçının tek telini ıslatır diye düşman kesilirken çok sevdiğim yağmurlara, şimdi nasıl tahammül ederim canının yanmasına..
gözlerinin karasında eriyeyim sevgili, neden bu durgunluğun..bu suskunluğun, umutsuzluğun, neden..gül biraz artık ne olur..yum dudaklarını, sağlı sollu devir kulaklarına doğru..ışıldasın gözbebeklerin, gamzelerin umuda yelken açsın..bana bırak hüznünü bu hayatın..ben, potansiyel hüzün taşıyıcı..ben, her yolu sana çıkan biçare..ben, ayaklar altına alınan gururunun üzerine çıkıp zıplayan ucube..bırak, sana geleni de ben çekeyim, yeter ki sen gül/gülebil..bir taga açsam karanlık dünyana, bir parça duayla ısıtsam, sen mutlu olsan..
rüzgara emanet edilen bir tebessüm,
belki ufacık bir yağmur damlası,
bir çiğ tanesi,
tünellerimde gömülü kalan çığlıklarım gibisin..
<22aralık 03.30>