Gene de bir iştir beklemek. bekleyecek bir şeyi olmamaktır korkunç olan.-- cesare pavese
Atilla Güler
Atilla Güler
@atillaguler

Hayatımızdan Geçen Yüzler

18 Ekim 2011 Salı
Yorum

Hayatımızdan Geçen Yüzler

3

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

935

Okunma

Hayatımızdan Geçen Yüzler

Hava iyiden iyiye kararıyordu. Güneşin kızılca kıyamet kopardığı saatlerdi bunlar. Adam usulca kalktı koltuktan. Artık son demleriydi belki de şu saatler. Uçan kuşun kanadına dokunmak istedi pencereden bakarken. İyice yaklaştırdı yüzünü pencereye. Buz gibiydi cam, tıpkı dışarısı gibi... Sokakta yürüyen yüzlerce, binlerce yabancı yüz gibi. Hiç kimsenin birbirinin yüzüne bakmadan yürüdüğünü gördü. Acele, telaşlı...

Kalabalığın içinden bir kadını seçti önce. Onun yerine konuşmaya başladı kendi kendine...

"Allah’ım çabuk olmalıyım. Otobüse yetişemezsem geç kalacağım. Öffff! Niye bu yoğun saatte randevu verip buluşalım dedin ki, Erkut! Makyajımı bile doğru dürüst yapamadım!" Sonra bir adama çarptı o aceleyle.

"Biraz önüne dikkat etsene! Ne bu acelen? Padişaha kelle mi yetiştiriyorsun bacım?”

Adam bu arada telaşla ceplerini karıştırıyordu.
Allah kahretsin! Yine evde unutmuşum anahtarları. Bu kredi kartı borçları insanda akıl mı bırakır ki! Bir de yetmezmiş gibi, karının dırdırı.... Of Allah’ım oooffff!"

Küçük bir çocuk elinde bir paket kağıt mendille yaklaştı adama sonra.

"Abi, bir mendil al. Abi mendil ya, karnım çok aç!"

Adamın kendisiyle ilgilenmediğini görünce genç bir kıza yaklaştı.

"Abla bir mendil al. Karnım çok aç! Bir mendil al ya!

(Allah’ım n’olur alsınlar şu mendillerden. Tayyar abi ağzımı burnumu kıracak. Bir tane bile satamadım bugün. N’olur Allah’ım)

“Abla be sen alsana!"

Bir ona bir buna yanaşıyordu çocuk bir ümitle...

Artık dışarıyı göremiyordu adam. Nefesinden iyice buğulanmıştı cam. Yıllarca o da böylesi koşturmaca içinde gidip gelmişti. Bir kez olsun kabuğundan sıyrılıp etrafında neler olduğuna bakmamıştı. Yıllar ne de çabuk geçiyordu. Dur bile diyemiyordun bir saniyeye bile. Ve aklına bir sürü insan yüzü gelip gidiyordu. Ne çok insan gelip geçmişti hayatından! Ne çok insanın kalbini kırmış, ne çok insana hak ettiği değeri vermemişti.

Onu en çok yaralayansa, o dostuna, o her anlarını beraber geçirdikleri, içtikleri su ayrı gitmeyen o dostuna onu affettiğini söyleyememesiydi! Neydi sebep? Hatırlamıyordu bile! Ölüp gitmişti işte. Cenazesinde gözlerindeki yaşı durduramamışlardı.

Artık son demleriydi günün. Güneş son öpücüğünü de kondurdu insanların yüzüne. Artık bütün yüzler karanlıkta… Hâlâ sürüyordu koşuşturma. Aniden kalabalık bir adamın sesiyle kafasını kaldırıp baktı bir apartmana doğru. Adamın biri penceresini açmış çığlık çığlığa bağırıyordu titrek, ağlamaklı ama sevgi dolu bir sesle.

“SENİ AFFETTİM DOSTUM!”

atilla güler

Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Hayatımızdan geçen yüzler Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Hayatımızdan geçen yüzler yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Hayatımızdan Geçen Yüzler yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
_cânâ_
_cânâ_, @-cn-
18.10.2011 17:06:34



Yaşlanınca oluyor vakit, bir park kanepesinde hayatı seyre dalıyor insan.

yaşanmamışlığın kekremsi tadıyla

Güzel yazı.

sayguyla
İbrahim ERZURUMLU
İbrahim ERZURUMLU, @ibrahimerzurumlu
18.10.2011 14:54:02
Değerli kalem dostu,içten ve samimi yazınız güzeldi...Selamlarımla
inci*
inci*, @inci-
18.10.2011 14:33:12
Atilla Bey, oldukça içten ve güzel bir yazı sizi kutlarım. hele sonu tüyleri ürpertiyor... Affettim dostum..... okurken çok etkiliyor insanı gerçekten.. Şiirleriniz kadar başarılıydı .. saygılar.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.