- 854 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
VAZGEÇİLMEYEN YÖNETİCİ
Mustafa, okula giderken bir çok defalar arkadaşlarından harçlık istemişti. Bu biraz gururuna dokunsa da aldırmıyordu.-Bu durumun geçici olduğuna inanıyordu.-Mezuniyet töreninde bölüm ikincisi olduğu için herkes onu taktir ediyordu.Mustafa da asıl hayat bundan sonra başlıyor arkadaşlar. Arkadaşları boş ver geleceği diyorlardı.Mustafa, gerçek anlamda azimli, kararlı bir kişiliğe sahipti.Ekonomik krizin esnafı kırıp döktüğü bir dönemde iş bulmak çok zordu.Mustafa da iş arayışına girişmişti.Aylarca iş aramasına rağmen bulamamıştı.Bir gün ne yapacağını kara kara düşünürken telefon çaldı.Daha önce iş başvurusunda bulunduğu iş yerinden arıyorlardı.’ Mustafa Bey, yarın müsaitseniz iş başvurunuzu değerlendirmek üzere sizinle görüşelim” dedikten sonra Mustafa da ‘tabi ki yarın gelir sizinle görüşürüm dedi.Firma yöneticileri Mustafa’nın insan kaynaklarında başarılı olacağına inandıkları için bu departman da iş başı yapmasını istediler..Mustafa, tabi ki neden olması dedikten sonra sizin için bir sakıncası yoksa hemen işe başlayabilirim diye ekledi. Firma yöneticileri Mustafa’daki bu hevese çok sevindiler tabi ki başlayabilirsin dediler.Bu iş yeri yetmiş kişinin çalıştığı bir iş yeriydi.Mustafa, önceliğini işletmenin kültürünü öğrenmeye verdi.Kısa bir zaman içerisinde bütün personeli tanıdığı gibi kendini de tanıttı.Çalışma hayatında bazen verimsiz bir dönemin olabileceğine inan Mustafa, personeli titizlikle takip ettiği için verimini düşüren personel gördüğünde onu odasına çağırıp hayırdır ne gibi sıkıntın var. Seni bu günlerde verimsiz görüyorum.Bizim çözebileceğimiz bir sıkıntın varsa söyle çözelim.Personelin güvenini kazandığı için o personel derdini söylüyordu.Mustafa kendisi çözebilecek bir sorunsa çözüyor.Çözemediği konularda üst yöneticilere iletip konunun çözümüne vesile oluyordu.İşletmenin verimi gün geçtikçe artıyordu.Bu başarıda etkisi göz ardı edilmeyen Mustafa’yı İşletme yönetimi İnsan Kaynakları Müdürlüğüne atadı. Mustafa üzerine düşeni zaten yapıyordu; fakat bu atama bir doping olmuştu. İşletmede çalışan personelin ne gibi özelliklere sahip olduğunu öğrenmekle birlikte bu personelin hangi şartlar altında motive olduğunu da öğrenmişti. Mustafa’ya bir personel bir gün Müdürüm eğer müsaitseniz sizinle biraz görüşmek istiyorum dedi.Mustafa, tabiki neden olmasın geç otur dedi.O personel Müdürüm iş yerinde ne kadar çalışsam da eve iş götürüyorum işlerimi bir türlü bitiremiyorum dedi.Eve iş götürdüğüm içinde çocuklarımla vakit geçiremiyorum ne yapmam gerekiyor? Müdür bey dediğinde .Mustafa o serviste kaç kişinin çalıştığını ve bu kişinin şef olduğunu bildiği halde senin bulunduğun serviste kaç kişi çalışıyor. O personel dört kişi çalışıyoruz dedi. Bu servisteki konumun diye sorduğunda servisteki tek şef benim.Gelen bütün işleri tek başıma yapmaya çalışıyorum çünkü diğer arkadaşlar yanlış yapabilir.İnsan Kaynakları Müdürü Mustafa Bey tamam sorun anlaşıldı.Bak güzel kardeşim o serviste şef olabilirsin.Sen, astlarına güvenmesen onlar yanlış yapar diye onlara görev vermesen iş altında ezilir gidersin.O personele sen olmadığın zaman ivedilik gerektiren bir iş verildiğinde senin gelmeni mi bekleyecekler? işletmeler hiçbir zaman şahıslara bağlı değildir.Biri gider biri gelir.Böyle yaptığın için işten çıktıktan sonra çocuklarına ayırtacağın zamanı işe ayırtırsın işte verimli olmadığın gibi ailenle de mutlu olamazsın günün birinde yetersiz olduğuna inanırsın kafana sıkar bu dünyadan göçersin.Gelen personel bunları düşündükten sonra evet efendim haklısınız bundan sonra astlarıma gereken yetki vereceğim.Hem bu şekilde de onlar sorunluluk kazanmış olurlar hem de ben izne falan çıktığımda hiç tereddüt etmeden üzerlerine düşeni yaparlar. O serviste çalışan Şef, Mustafa beyin dediklerini uyguladığı için çok mutluydu.Artık eve iş götürmüyordu.Akşam olduğunda yemek yedikten sonra çocuklarını alıp şöyle çarşıda biraz gezdirdikten sonra bir aile çay bahçesinde onlara çay ısmarlıyordu.İş yerinde verimi artan şef evinde de ayrı bir mutluluk yakalamıştı.Günlerden bir gün bir personelin çok düşünceli olduğunu gören Mustafa Bey bu personeli odasına çağırıp hayırdır ne gibi sıkıntın var? dediğinde O personel müdürüm ne kadar kendimi engellesem de evdeki problemleri iş yerine taşıyorum.Evde en ufak bir tartışma olduğunda bunu işe geldikten sonra düşünüp duruyorum.Kendimi işe veremiyorum.Ne sorunu çözebiliyorum ne de doğru dürüst iş yapabilirim.Ne yapmam gerekiyor Müdürüm dedikten sonra Mustafa bey, evet haklısın evinde ufak tefek atışmaların olmadığı kimse yoktur.Benim evimde bile oluyor.Fakat bu sorunları işe geldikten sonra saatlerce düşüp durursan işinde verimli olmadığın gibi bir çözüme varamadığın için kafayı yiyebilirsin o yüzden işe başladığın zaman kalbini sıkan sorunları, kafanı meşgul eden sıkıntıları işletmenin kapısın da bırakmalısın.Aksi takdirde verimli olamazsın. Sende bize hak verirsin ki iş yerinde verimli olmayan kişiye kapıyı gösteririz.Bu her iş yerinde öyledir.Hiç kimse işinde verimli olmayan bir kişiyi çalıştırmak istemez.Bunu tehtit gibi algılama iş dünyasında duygusallık yoktur.Ne kadar faydalıysan o kadar gözdesin Personel bu candan adam yerine sert mizaçlı birisi geldi diye düşündü.Tamam Müdürüm bundan sonra evdeki sorunları iş yerine taşımayacağıma söz veriyorum dedikten sonra.Odadan ayrıldı.Arkasından bakan Mustafa Bey, evet biraz korkunun zararı olmaz.En azından bundan sonra evdeki sorunları iş yerine taşımazda işin de verimli olduğu gibi sorunlarını evde çözerek daha mutlu olur.