AY IŞIĞINDA YÜZEN POTKAL
Yıl 1913 - gün, bilmiyorum.
Sevgili sevgili...
Üşüyorum.
Burası çok soğuk; eminim bu potkalda diğer ikisi gibi yok olup gidecek. Yinede bir umut ve parmaklarımın arasında şu kaybolmak üzere olan kalemden yazabildiğim bu sana son mektup.
Az sonra bu mektubuda kıyıda bulduğum son şişeye koyup, postacısı olmayan bir adadan "rastgele" deyip göndereceğim. Umarım bu kez rast gelir sevgili sevgili.
Çünkü sana yazacaklarımı diğer iki potkalda zaten yazmıştım.
Beni affet şu an öyle güzel bir mehtap var ki,onu anlatıp bir şişenin içine sıkıştırıp, denize atamam...
Buradaki tek dert ortağım o.
O olmasaydı ne yapardım, nasıl yaşardım... Bu soğuk gecelerde...!
İnsan üşüme saatlerini bekler mi sevgili sevgili ? Ben umutla bekliyorum üşümeyi, çünkü az sonra biliyorum ki yine gelecek...
Sevinçle buluşacağız... Gecenin bir yerinde, bir yerlerde...
Yine bıkmadan dinlemeye başlayacak seni, benim dilimden. Gülümseyecek, hilal sanacaklar...
Bazen gözyaşlarım başlayacak, çekip gidecek. Ay battı diyecekler belkide...Kerata; kim görmüş ki onun gözyaşlarını, işine gelmeyince çekip gider böyle. Sonrada med cezirler nedensiz bir alçalır, bir yükselir...
Neyse kalem iyice küçüldü, nasılsa bu potkalda kaybolacak...bende, yarınlarda.
Ay batmadan "rastgele" sevgili sevgili.
.
Yıl 1961
Bir sahil kenarı
İki küçük çocuk ve yaşlı bir kadın kumdan kale yapıyor.
- ıslak kum getirin çocuklar, kale daha güzel olur.
- büyükanne bak denizde oyuncak buldum, içine kağıt koymuşlar.
Yaşlı kadın cam şişenin içindeki kağıdı açıp okumaya başladığı an ilk satırlarda anlıyor o mektubun kendisine yazıldığını."Sevgili sevgili" diye başka kimse kimseye bahsetmezdi, kimse mehtabı onun kadar çok sevmezdi, kimse bir adaya düştüğü halde ne olursa olsun kendisine mektup yollamaya çalışmaya uğraşmazdı...
- ben demiştim. O ölmedi demiştim... Neden bana inanmadılar, ah potkal bu yolu bulmak o kadar zor muydu ?
öyküsatıcısı2011Davidoff
YORUMLAR
Kana kana okudum vallaha:)Süpersiniz yine... Tebrikler
sevgili
bir ucunda sen
diğerinde sensizliğin soğuk izleri
üşüyorum
maviye bulaşan tenim de üşüyor
adımlarım bir ummanda izlerini ararken
kayboluyor gitmelerim
bıraktığım yerinde bulamaz artık
sanırım yine terkedildim
ey sevgili
yokluğuna çektiğim bu kaçıncı nefes
içim dışım rüzgarın solunda
sevgimle tabikide ...
Çocukken kışları küçük kağıtlara birşeyler yazar en sevdiğim oyuncaklarımla birlikte bir poşet içinde fındıklıktaki karlara gömerdim. Bunlar kendime yazdığım mektuplardı aslında. Oyuncaklar ise, gelecekte birgün sürprizle karşılaşıp gülümsemem içindi. Kuzenlerimden biri ilkbaharda poşeti bulup oyuncağımı sahiplendikten sonra, geleceğe uzanmak gibi gördüğüm bu tuhaf posta işinden vazgeçtim.
Öykün bana en ümitsiz anında yeniden filizlenmenin güzelliğini yaşattı. Düşündüm de, ne güzel olurdu böyle bir şişe bulmak.
Kutluyorum bucaksız hayal gücünü ve sağlam tutunuşlarını öykücü...
Sevgiler.
bottle with a message- şişedeki mektup.
Ne çok şey hatırlatınız bana. İzlediğim film sahneleri, benim yaşadığım umutsuz rastlantısız aşklar, ve bir gün hepimizin sevgisizlikten öleceğimiz; bir zaman gelecek ki insanlar su savaşlarına geçilecek ve bu demek olur ki su da bir sevgidir. Su kadar şefaf, tatlı başka ne alabilir? SEVGİ
Ve bu güzel yazınızı, öykünüzü yürekten kutlarım, enfes müziği de
Potkalların hep sevgi, mutluluk getirmesi dileğimle
selamlıyorum