EŞŞEKLER HAKLI - SIPALAR HAKSIZ
1.BÖLÜM
(Adı dünya olan, dünya güzeli bir bayan sandalyesini sahneye taşır. Taşıdığı sandalyeyi dünya gibi döndürürken anlatır:)
DÜNYA: Merhaba ben Dünya. Kaş göz ,boy bos bende.olsun o kadar.nede olsa öğünmek gibi olmasın Güzelim,.uğruma mutluluğunuzu feda ettiğiniz göz kırpışımla selama durulan dünya..yani ben.Allah için değerim değilmi.görünüşüme değil birde sahip olduklarıma baksanız…? Ben ve adaşım dünya bir şeydir.,o bir şey aslında her şeydir. Vatanız,okuluz,anayız yarız,kaynana,gelinizdir.(seyirciye seslenir) aranızda gelin olmayan varmı ? .Eh bu zamanda kolay tabi..ben ve adaşım dünya sizlerin hayvanlaşma ve insanlaşma sürecinizde yanınızdayız. Sizlerde bizlerde bu surecin 2007 yılındayız. .eh yerimizse gördüğünüz gibi şekil be… Yani .. Tiyatro okulundayız. .Sizin için Sahne gerisinin öne taşındık. Hani merak edersiniz ya arkada ne var aslında bir… yok.. neyse.işte merak etmeyesiniz diye dekorları biz oyuncularla ,yardımcılarla haydi sizde bir el atın.. siz seyircilerin gözü önünde sizlerin sözlü ya da fiili yardımını alarak İMC usulü ile düzenlenmesini yapacağımız bir sahne. Gördüğünüz gibi Sahnede masa, anılar ve iki çuval mektup ve mektupları okuyan birkaç memur. Oda ne Çuvallardan biri kıpırdıyor. Açalım bakalım.(çuval açılır)(içinden elinde Bir tane mektupla ispiyoncu ÇAKA BEY çıkar)
ÇAKABEY: hoş geldim ben Çaka. köyde ispiyoncu şehirde bey diyorlar..ondan şehre göç ediyoruz.en azından beylik almak kolay
DÜNYA: bende dünya namı değer yalancı dünya başınıza çoraplar ören dünya .tabi hep sustuğumdan ve güzelliğimden pek suçlayan olmaz..hoş geldin de niye geldin..
ÇAKA BEY: Mektup getirdim.köyümden.. Neler var neler. Mektubumu okurmusun
DÜNYA : -Adaşım dünyada o kadar önemli olaylar var ki senin mektubun devede kulak anca vatandaşın aklı karışsın diye suni gündemlerde bu tür mektup okunur git başımdan. Hiroşima benzeri haberler getir okuyum …(dudak büker)
(Çaka bey dünyanın ikinci defa elinden tutar mektubu okumasın ister..dünya ÇAKA BEY in mektubunu okumayınca ÇAKABEY metot değiştirir ve…)
ÇAKA BEY :-Bir daha konuşursan terör estiririm bilirsin dünya terörden çok çekmiştir. Hiçbir şeye karışma otur dünyalığını yap. yalancı, yalancı izle.sana aldanan seni bulur sende işini bilirsin tamam mı…?
(Dünya korkmamıştır ama izlemeyi tercih etmiştir)
(Dünyayı susturan ÇAKABEY Sahnede duran (KEKEÇ LAKAPLI) AHMET AZBİLİRÇOKKONUŞUR isimli bir memurun elinden tutar zorla yazdıklarını okutmak ister.)
İSPİYONCU ÇAKA:-Benim yazdığımı oku benim yazdığımı muhtar görmeden oku ,oku, oku…?
(Kekeç AHMET seyirciler arasından muhtarı arar çaka BEY’ e dönerek dudak büküp alayla sessizce )
KEKEÇ AHMET:--korkma muhtar yok (kekeler)
İSPİYONCU ÇAKA BEY:-sahi yok mu gözüm çıksın de
KEKEÇ AHMET:-senin gözün çıksın ki yok(kekeler)
İSPİYONCU ÇAKA BEY:-
Niye benim
KEKEÇ AHMET:-yemin ettiren sensinde ondan(kekeler)
İSPİYONCU ÇAKA BEY:-Tamam tamam oku
(KEKEÇ AHMET seyirciye sorar )
KEKEÇ AHMET:- ne diyorsunuz dediğini okuyayım mı(kekeler)
(İspiyoncu Çaka BEY seyirciye diz çöküp yalvarırcasına bazen’ de tehdit ederek)
İSPİYONCU ÇAKA BEY:- söyleyin okusun söyleyin okusun demezseniz sizin babanız vergi matrahına girsin emi –âmin deyin âmin, âmin deyin ey… sessiz ve de gizli suçlular….amin deyin ..….kabalaştırmayın beni?haydin ….?
KEKEÇ AHMET BEY:-O nasıl söz bunlar vekil değil asıldır..terbiyeli ol sahne adabı terbiyeyi gerektirir..gizliden toka nacaksın kimse hissetmeyecek. bu gördüklerin bunlar var ya… Seyircidir, halktır vatandaştır vergi gibi kutsal, toprak gibi azizdirler ve veli nimettirler. yani suçsuzlardır.. gerçi ön sırada A serisinde birkaç yetkili var..ama…..onlarında yirmi beş yıl sonrası senin gibi olmaktır öyle ise sen sana saygılı ol.. (kekeler)
İSPİYONCU ÇAKA BEY:-
Saygılı olayımda, Saydığın doğru ama suçsuz değiller…**
KEKEÇ AHMET BEY:-Niye niye (kekeler)
İSPİYONCU ÇAKA BEY:- Kırmızı ışıkta ya geçmişlerdir ya geçeni görmüşlerdir.kaçak elektrik kullananı,kaçak su kullananı ,orman yağmalayanı,fiş fatura vermeyeni ,almayanı görmemmişler midir..gördüyseler haber vermişler midir…çalanla görüp haber vermeyen eş değimli..??
KEKEÇ AHMET BEY:- eştir,eş olmasına da….Görmüyorlardır görseler bu asil.. bu soylu… insanlar insanlığın gereği olan bu görevi yaparlar..yapmazlarmı..??????
İSPİYONCU ÇAKA BEY:- Kendilerine soralım?
(seyirciye sorarlar)
KEKEÇ AHMET BEY:-
Soralım…? Ey millet duydunuz ne dersiniz…?
(seyirci hep bir ağızdan)
SEYİRCİLER :………………..?
KEKEÇ AHMET:-Cevabı aldınmıı…?
İSPİYONCU ÇAKA BEY:- Peki benim lakabım ne biliyor musun bu lakabı bu gördüklerin taktı. ispiyoncu….
KEKEÇ AHMET:-Öylemi
İSPİYONCU ÇAKA BEY:-Öyle değil yatsı….. Haydi okuyun deyinde, oyun başlasın. yoksa sabahlayacaksınız. kabalaştırmayın beni.. okuyun deyin lütfen…??…
SEYİRCİ.- hep bir ağızdan :-oku oku ,oku ,oku
KEKEÇ AHMET:- Gördün mü nezaketten naziklik doğar ….lütfen deyince oldu.(deyip)tamam ,tamam okuyorum
( Der ve okur, okuduklarını seyirciyle paylaşır. Başlar anlatmaya. )
KEKEÇ AHMET BEY:-Gördüğünüz gibi pek hissettiremesekte Mevsim ilkbahardır.Bir doğa manzaralı dekor,yan taraf ahır ve birkaç tane maketten yapılmış eşek,sıpa at şekil a da görüldüğü gibi tamam mı millet..(devam eder)
KEKEÇ AHMET::-1940–48’lı yıllarıdır. Yer Adana kayseri güzergâhında yolu olmayan Devran tepe isimli bir köydür. Mahsulün, menkul ve gayrı menkulün yerinde tespit usulü ile vergilendirildiği bir dönemdir. Vergiler seyyar veznelere yerinde parmak hesabı ile toplatılmaktadır. Korucu usulü fahri gönüllü görevliler vatanseverlik duygusu içerisinde geliri olanları haber vermektedir. Böyle bir haber üzerine Mehmet beyle görevlendirildik. Heyecanlandığımız zaman veya canımız sıkıldığı zaman kekeçleşen iki seyyar vergi veznedarlarıyız. Yani biz. Ben Kekeç Ahmet bey ve arkadaşım Peltek Mehmet Bey tanıştırayım..
İSPİYONCU ÇAKA:-Ben, beni tanıtmadın. ben Çaka Ben ne olacağım beni, beni dinleyin
( ara sıra lafa karışmak isteyen ispiyoncu ÇAKA ya )
KEKEÇ AHMET :- EY millet ..!!bu çaka ..? namı değer ispiyoncumuz kendiliğinden tanıştınız.(ispiyoncu çakaya döner) -sen mektubu yazdın sıranı gözle otur köşede.. (kekeler)
(diye oyunun sonuna kadar beklemesini kekeleyerek söyler)
KEKEÇ AHMET (devam eder):- Eeeeeee…hükümetin anlı şanlı diğer memurların maaş hazinesi olan memurlarız nede olsa…maliyeciyiz !!!!!!!!!! izin verin öğünelim..?işimiz vergiyi sevdirme ve toplamadır.bu nedenle düştük yollara şimdi sahnedeyiz. Devran tepe isimli köydeyiz.hoş geldik sefa getirdik.
SEYİRCİLER: Hoş geldiniz (der ve seyirciye hoş geldin lafını tekrarlatır)
KEKEÇ AHMET: -hoş bulduk sizde hoş geldiniz(kekeler)
KEKEÇ AHMET: -Görevimiz tehlike ( müziği çalar)
PELTEK MEHME-Taaa O zamanlar var mıymış?(görevimiz tehlike müziği) (kekeler)
KEKEÇ AHMET: -Ne var mıymış? (kekeler)
PELTEK MEHMET:- Bu zaman varmış. (kekeler)
KEKEÇ AHMET: -Doğruya biz 40’lı yıllardayız(kekeler)
PELTEK MEKMET:- Hıh şunu bileydin(kekeler)
KEKEÇ AHMET:-Eski versiyon (kekeler)yapsak(kekeler)
PELTEK MEHMET: -Versiyonun eskisi olmaz(kekeler)
KEKEÇ AHMET:- Tamam tamam anladık gelelim sözün özüne,geçelim vergi görevine(kekeler)
PELTEK MEHMET: -Hay ağzına sağlık(kekeler)
KEKEÇ AHMET: -Yine ne oldu(kekeler)
PELTEK MEHMET: -Diyen gitti dostlar(kekeleyerek) görevimiz vergi ( görevimiz tehlike müziği çalar)
KEKEÇ AHMET: -Görevimiz vergi anladık anlamasına da,şu müziği şitilleyelim(kekeler)
PELTEK MEHMET: -Kimin eli kimin cebinde bilinmediği zamanlarda, görevimizin karıştığı anlarda(kekeler)
KEKEÇ AHMET: -Yaşanması bayat dediğimiz şu hayatta, bizimde tuzumuz olsun bu oyunda(kekeler)
PELTEK MEHMET:- Efendim 40,48’li yıllardayız, işimiz yerinde tespit usulüyle, vergi toplamaktır. Vergiyi sevdirmek, kaçakçılığını önlemekte fazla mesaimizdendir. O zaman fiş yoktu olsa onu da aldırmak için çabalardık. Yanlış anlamayın harcırahımız veresiye kalıyor avansla idare ediyoruz. Bir ihbar üzerine, yolumuz düştü İBLİSLİ TEPE köyüne( ispiyoncu Çakabey ihbar lafını duyunca seyircilere övünerek sessizce bu benim dercesine işaret eder.)
KEKEÇ AHMET: - evet, evet yanlış anlamayın biz o işini bilen memurlardan değiliz..Memur olarak buraya pirime dayalı maaş artı harcırah yöneltmeliğine uygun olarak düştük yola..o zamanlar UNAKITAN’ lar yoktu. millet çavdar ekmeği yiyordu. İşte o zamanlarda, Adana Kayseri güzergâhında yolu olmayan, İBLİSLİ TEPE isimli bir köydeyiz. (kekeler)
PELTEK MEHMET: -Dedik ya 40’lı yılların, mahsulün, menkul ve gayrimenkulün yerinde tespit usulüyle vergilendirildiği dönemdeyiz(kekeler)
KEKEÇ AHMET: -Nasıl mı toplanacak?
PELTEK MEHMET : -(İçeriden vezne çıkarır sahnede masası ile kâğıt kalem ve makbuzuda yanında olmak üzere ):- işte seyyar memurun seyyar vergisi. ( kekeler)
KEKEÇ AHMET:-(parmaklarını gösterip sayarak)Ve yerinde parmak hesabı ile ( kekeler)
PELTEK MEHMET: -Bu arada lafa daldık kendimizi tanıtmadık, arkadaşım kekeç Ahmet( kekeler)
KEKEÇ AHMET: -Hayır sensin kekeç
PELTEK MEHMET: -Ben peltek( kekeler)
KEKEÇ AHMET: -Peltek işte( kekeler)
PELTEK MEHMET: -Bende öyle söylüyorum, yalnız dostumun bir sorunu var( kekeler)
KEKEÇ AHMET:- Kendi sorunu demek istiyor(kekeler)
PELTEK MEHMET: -Dostum heyecanlanınca kekeliyor(kekeler)
KEKEÇ AHMET: Ben heyecanlandırınca demek istiyor(kekeler)
PELTEK MEHMET: Ne demek bu şimdi(kekeler)
KEKEÇ MEHMET: Söylemiştim( kekeler)
PELTEK AHMET: Sözün özü…..( kekeler)
KEKEÇ AHMET: İkimizde kekemeyiz( kekeler)
PELTEK MEHMET. ( kekeler) zaten seyirciler bunu anladı(seyirciye döner) anladınız değimli,bak anlamışlar nede olsa hepsi yedi yaşın üstündedir.bizde Yolun sonundayız,yorgunluktan bittik gel şurada kestirelim.( uyurlar)
DELİKANLI PELTEKOĞLAN: (meraklı bir şekilde sahneye girer,tekerlekli maketten eşek, efekten ai-ai sesi)(kendini seyirciye tanıtır):-merhaba ben peltek oğlan((kekeler)
DELİKANLI PELTEKOĞLAN: (orda köşede kıvrılan memurları gören delikanlı kendikendine) ( kekeler):-Bunlarda kimin nesi( yanlarına gider,sağ bakar,sola bakar eşek aiiiiiiiii)(seyirciye döner )merhaba ben peltek oğlan bunlar kim
(diye seyirciye sorar)
SEYİRCİ:……….? ses yok
KEKEÇ,PELTEK:- (korkarak kekeler) ayyyyy
KEKEÇ AHMET: -Oğlum bu yol nereye gider( kekeler)
DELİKANLI PELTEKOĞLAN:: Siz Kimsiniz nereye gideceksiniz(kekeler)
PELTEK MEHMET: Biz mi biz teyzemizin eniştesinin oğlunun kızının torunun dayısının yeğenini arıyoruz.o yüzden Devran tepe köyüne gideceğiz ( kekeler)
DELİKANLI PELTEKOĞLAN:: ( kekeleyerek işaret eder) aha şu görünen köy,sağa dönüp düz gidecen,epey sonra sola dönecen,bir dağ gelecek dağı aşacan,sonra sağa dönecen, ( kekeler)
KEKEÇ AHMET: Eeee sonra ( kekeler)
DELİKANLI PELTEKOĞLAN:: Sağın karşısına ( kekeler)
KEKEÇ AHMET: Terbiyesiz ağzımı neden öykeniyorsun(kekeler)
DELİKANLI PELTEKOĞLAN:: Asıl sen benim ağzımı öykeniyorsun(kekeler)
KEKEÇ AHMET: Hayır sen benim ağzımı öykeniyorsun( üstüne yürür)
PELTEK MEHMET: Dövüşmeyin, tamam oğlum tamam,bu eşek( kekeler)
DELİKANLI PELTEKOĞLAN:: Emmi utan, utan eşek demeye utanmıyor musun? Bir de bıyığın var, hem de şehirden geliyorsun( kekeler)
PELTEK MEHMET: bıyıksız olanlar utanmazmı????????? ( kekeler)
KEKEÇ AHMET: birde bıyığı karıştırmayın( kekeler)
DELİ KANLI PELTEKOĞLAN:: ( kekeler)- Ben karıştırmıyorum o karıştırıyor(Bıyık muhabbetini uzatmayan peltek lafı tekrar toparlar)
PELTEK: Evlat yanlış anladın ( kekeler)
DELİKANLI PELTEKOĞLAN:: -Neyi yanlış anlayacağım, üstüne basa ,basa eşek dedin,( kekeler)
PELTEK MEHMET: Demedim( kekeler)
DELİKANLI,PELTEKOĞLAN::::Basbayağı dedin ( cümlelerin üstüne basarak kekeler)
PELTEK MEHMET: Sana şimdi bir basarım,( kekeler)
KEKEÇ AHMET: Yapmayın, yapmayın( kekeler)
PELTEK MEHMET: ( Kendine gelir bir memur edasıyla) sen vergi diye bir şey duydun mu( kekeler)
DELİKANLI: Duydum
KEKEÇ AHMET: Anlatır mısın? ( kekeler)
DELİKANLI PELTEKOĞLAN::: İspiyoncu(Jurnal)ÇAKA’nın haberi olmaması gereken şey(kekeler)
KEKEÇ AHMET: O kim
DELİKANLI PELTEKOĞLAN::: Hükümet casusu( kekeler)
KEKEÇ AHMET: Oğlum casusluk değil vatanperverliktir yaptığı, görev kutsaldır( kekeler)( sahnedeki çaka bir kasıl bir daha kasılır doğru diye baş sallar)
DELİKANLI PELTEKOĞLAN::: Niye haç haberimi getirmiş
PELTEK MEHMET: ( Kekece dönerek) vergi kutsaldır,
KEKEÇ AHMET: ( Üstüne basarak) vergi kutsaldır
DELİKANLI PELTEKOĞLAN::: Nasıl yani, babamın verdiği ha- haçlık gibi mi, anam onu da alın teri kutsaldır diye harcatmazdı( kekeler)
PELTEK MEHMET: Çattık yaaa( kekeler)
KEKEÇ AHMET: Senin yolculuk nereye ( kekeler)
DELİKANLI PELTEKOĞLAN::: Devran tepe köyüne ( kekeler)
PELTEK MEHMET: ( peltek kekeci dürter,kaş göz işareti yapar kekeç anlayarak bilgi edinmek için)
KEKEÇ AHMET: Haaaaaaa, oğlum bu eşekler sıpalar kimin kaça güdersin( kekeler)
DELİKANLI PELTEKOĞLAN::: Emmi zıpçık Bekir ağanın( kekeler)
KEKEÇ AHMET: Kaça güdüyon( kekeler)
DELİKANLI PELTEKOĞLAN::: Eşekler haklı,sıpalar haksız( kekeler)
KEKEÇ AHMET, PELTEK MEHMET: Nasıl yani? ( kekeler)
DELİKANLI PELTEKOĞLAN::: Nasılı yok eşekler haklı sıpalar haksız( kekeler)
PELTEK MEHMET: Oğlum sıpa küçükler haksız olmaz, eşekler kocaman büyükler haksızdır,sıpaları idare edecek eşekler sıpaları idare edecek( kekeler)
DELİKANLI PELTEKOĞLAN::: ( kekeler)Sen bilemen anlaman, eşekleri hakkımızla yani ücret alarak sıpaları haksız ücret almadan güdü yom,yani beleş.Eşekler haklı sıpalar haksız.işte o kadar( diyerek sahneden çıkar)
KEKEÇ AHMET: ( çocuğun arkasından)Doğru söylüyor haklı
PELTEK MEHMET: Haklısın
KEKEÇ AHMET: Haklı sensin
PELTEK MEHMET: Ne dedim ki
KEKEÇ AHMET: Bana eşek diyemezsin
PELTEK MEHMET: Haklısın dedim eşek değil( kekeler)
KEKEÇ AHMET: Bak işte düpedüz eşek dedin,haksızsın( kekeler)
PELTEK MEHMET: höst hösstt sıpa senin( kekeler)
KEKEÇ AHMET: Tamam uzatma haklısın,kapat konuyu( kekeler)
PELTEK MEHMET: Sıpa yetmiyor büyütüp eşek mi yaptın( diyerek sahneden çıkarlar)
( Sesler ve mırıltılar gelir,ışık söner,efekten halk sesi)
HALK SESİ:
_Duydunuz mu mu?
_neyi
_köyü vergi memurları basmış,
_heeee- Kömonun vay haline
( sahne samanlar, paravan kapı önü kahve, köşede ahır, kömo ve ailesi oturur)Kömo seyirciye ailesini tanıştırır)
KOMO: Bu e-Eşeli(Eşeli seyirciye merheba der)yataktaki babam onu oyunun sonunda tanıyacaksınız ve komşularım…
(seyirciye ve komşularına dertlenen kömo)
KÖMO: Görür müsünüz,ispiyoncunun yapıklarını,neyim var neyim yok bir bir anlatmış,buraya yetişmeden muhtarın haberi ola da,önlemini ala,kaldıracağını kaldırıp,vereceğini vere,,işin yoksa uğraş memurlarla,olsun gelsinler de hele bir görsünler bakalım,kim nasıl beceriyormuş,Eşeli sedirin ayağını iyi tuttur da,devirmeyi versin hayvan
EŞELİ: İnanırlar mı dersin bey.
KÖMO: Konuşma da iş tut, hıı sakın unutma bak hemen ağlayıvereceksin,hanımlar sizde boş durmayın işi hep bir yapıverin
EŞELİ: Yorganı da üstüne üstüne
KÖMO: Çabuk geliyorlar,örtüver örtüver
(herkes telaş içinde,memurları görür görmez başlar eşeli türküye,)
FISILTILAR:-Yanık ola yanık ola,
( ölüm marş müziği çalar bir yandan)
EŞELİ: Vergi memuru gelir nazlım
Bülbül avazlım şirin sözlüm
Gür seslim,kara gözlüm
Misafirler kurban olsun sana
MEMURLAR: Baban mı hasta kim geçmiş olsun
EŞELİ: Sağ olun gardaşlar( der ve ağıdını yineler)
-Vergi memuru gelir dayan babam
Bir olup kurtulak benim obam
Ben dedem deyim siz ebem
Misafirler kurban olsun sana
Ah bülbül avazlım şirin sözlüm
Gür seslim kara gözlüm
Boz aslanım,uzun yüzlüm
Misafirler kurban olsun sana
KEKEÇ AHMET: Misafirler niye kurban olsun,siz olun siz siz
( eşeğin çenesi ve ağzı bağlı olduğundan,anca inliyor ama anıramıyordu,efekten inleme sesi)
EŞELİ: Ne olur gardaş ne olur,
Kayınbabam yatar durur
Kurban olsun ne olur gardaş
Herifim dürter durur
(Ağıt gerçek olsun diye,eşelinin herifi eşelinin canını acıtmaktadır ki ağıdı candan okusun
KEKEÇ AHMET,PELTEK MEHMET: Geçmiş olsun Allah şifalar versin( kekeler)
KÖMO: Sağ olun gardaşlar
PELTEK MEHMET: Nesi var hastanın nesi var( kekeler)
KÖMO: Pek bir şeyi yok kolera dediler azıcık bulaşıcıymış
PELTEK MEHMET,KEKEÇ AHMET: Ne diyonuz ne diyonuz,aynı anda yerlerinden fırlarlar) ( kekeler)
KÖMO: Kolera kolera dediler bulaşıcıymış
KEKEÇ AHMET: Siz en iyisi ahırı bir an önce gösterin(kadınlar ağıda devam ederken ahıra bakmaya giderler) ( kekeler)
PELTEK MEHMET: Ahır boş boş( kekeler)
KEKEÇ AHMET: Niye boş niye( kekeler)
KÖMO:Sahi niye boş
KEKEÇ AHMET: Sana soruyorum sen bana değil,Ben sana soruyorun,niye boş? ( kekeler)
KÖMO: eee var mıydı ki yok olsun
PELTEK MEHMET: Yok muydu( kekeler)
KÖMO: Yoktu ne zaman oldu ki
KEKEÇ AHMET: Ama var demişlerdi( kekeler)
KÖMO: Gördünüz işte beyler gözden iyi şahit mi olur
PELTEK MEHMET: Bu işte bir bit yeniği var emme( kekeler)
KÖMO : Bit de yok,börtü böcekte yok,eşekte yok
KEKEÇ AHMET: Peki pit yok diyon( kekeler)
KÖMO: Hee yok diyom
PELTEK MEHMET: Börtü böcekte de anlaştık( kekeler)
KÖMO: He anlaştık
KEKEÇ AHMET PELTEK MEHMET: Yok diyonda ahır ne gezi,yor be gardaş
KÖMO: Allah sizi inandırsın beyler,ne yalan söyleyeyim,eşek alalım,azıcık hayırını görelim diyorduk önce yerini yurdunu yapalım hayvancağızın dedik
PELTEK MEHMET: Eeeee
KÖMO: İşte ne olduysa o zaman oldu
KEKEÇ AHMET: Ne oldu? ( kekeler)
PELTEK MEHMET: O Zaman ne zaman( kekeler)
KÖMO: Yani bu zaman
KEKEÇ AHMET: Lafı geveleme anlat( kekeler)
KÖMO: Bir de başımıza şu hastalık çıkınca
PELTEK MEHMET: Hasta mısın? ( kekeler)
KEKEÇ AHMET: Geçmiş olsun( kekeler)
KÖMO: Bizim peder peder
KEKEÇ AHMET: Hıı şu doğruya( kekeler)
PELTEK MEHMET: kolera kolera( kekeler)
KÖMO: Sonra düşündük taşındık
PELTEK MEHMET: Geçmiş olsun( kekeler)
KEKEÇ AHMET: Allah şifalar versin( kekeler)
KÖMO: Nerde kalmıştık
KEKEÇ AHMET: Allah sağlık versin( kekeler)
PELTEK MEHMET: Tez iyileşir inşallah( kekeler)
PELTEK MEHMET, KEKEÇ AHMET: Geldik gördük gidiyoruz( kekeler)
KÖMO: Durun nereye daha bitirmedim
KEKEÇ AHMET: Gözden iyi şahit olmazmış,( der ve sahne donar)
PELTEK MEHMET: Kaçan kurtulur derler bizim deyimde( kekeler)
KEKEÇ AHMET: Hangimizin yeri kim bilir nerde( kekeler)
(memurların görmez tarafından seyirciye yorganın altındakini gösteren kömo)
KÖMO:Tanıştırıyım sözüm ona babam,..hani derler ya anası kurnaz bezeyi küçük yapar çocuklar kurnaz çift ,çift yutar..(fısıltı ile halka seslen kömo peltek memede dönerek)
KÖMO: ağabeyler bir planınız varmı ?
(Hızla sahnenin yarısına hazırlanan muhtar odası benzeri yerde üçbeş seyirci yada figüranla bir karagöz perdesi oluşturan peltek memed kömo ve yanındakiler kaçmasın diye)
PELTEK MEHMET: Taşıyalım dedik
Hacivat Karagözü sahneye( kekeler)
( ışık söner)
( sönen yarı ışıkta seyirciye dönen muhtar kendini tanıtır)
İBLİSLİ TEPE KÖYÜ MUHTARI:- ben muhtar adımı boş verin muhtar işte ..! işite ben, işte sahne , hemde köy kahvesi, bunlarda köylüler. oy vereni vermeyeni halkı bir araya getirdim.Seçim vadimde Hacivat karagözü köye getiririm dem
İştim işte getirdim. İSPİYONCU ÇAKANIN canı sağ olsun nasılda balık gibi düştü..? Ama önce bir beş dakika mola verelim.işeyen işesin,su içen içsin ama sakın ben deyim çuvara siz deyin siğara içmeyin.. tamammı Tamammı, tamammı.?
(diye seyirciye sorar)
SEYİRCİLER:…………?
PERDE
2.BÖLÜM
İBLİSLİ TEPE KÖYÜ Muhtarının daveti ile Memurlar halkın arasından geçer ve hiçbir hazırlık yapmadan Hacivat – Karagöz oyununu canlandırırlar, halk konuşurken birden irkilir ve bütün dikkatleri bulundukları yere çevrilir.)
KEKEÇ AHMET: ( HACİVAT): ( kekeler)
Yar bana bir eğlence medet.( kekeleyerek) (memurlar kekeç olduğundan karagöz oyunu daha güleç olmuştur)
PELTEK MEHMET (KARAGÖZ) ( kekeler)
Sus Hacivat şimdi duyacaklar
KEKEÇ AHMET: ( HACİVAT) ( kekeler)
Neyi karagözüm
PELTEK MEHMET (KARAGÖZ) ( kekeler)
Vergiyi bağladığı mı?
KEKEÇ AHMET ( HACİVAT) ( kekeler)
Vergi bağlanır mı?
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ) ( kekeler)
Yaa ne yapılır
KEKEÇ AHMET: ( HACİVAT) ( kekeler)
Verilir karagözüm
PELTEK MEHMET: (KARAGÖZ) ( kekeler)
Kime ne diye
KEKEÇ AHMET: ( HACİVAT) ( kekeler)
Devlete kazandın diye
PELTEK MEHMET: (KARAGÖZ) : ( kekeler)
Askere giden ben ,çalışan ben,niye vereyim
KEKEÇ AHMET ( HACİVAT) ( kekeler)
Vergi nedir bilir misin?
PELTEK MEHMET( KARAGÖZ) : ( kekeler)
Cahilmi zannettin kuru fasulye ben,benzer devekuşu etinden yapılan sütlü salçalı sulu yemek değil mi?
KEKEÇ AHMET: ( HACİVAT) ( kekeler)
Karagözüm sende devekuşunu bilir misin?
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ): ( kekeler)
Dört ayağı,üç kulağı,bir gözü,beş kamburu,üzerinde solungaç ve pulları olan suda yaşayan fil gibi bir şeydir herhalde?
KEKEÇ AHMET ( HACİVAT): ( kekeler)
Karagözüm sen deve kuşunu bilmediğin gibi deveyle fili balıkla vergiyi karıştırıyorsun
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ): ( kekeler) niye ki vergi verene balık gibi düştü enayi oltaya yakalandı demiyorlar mı ?? .En iyi muhasebeci defterini
Tuttuğu iş verene en az vergi ödeten değimli?
KEKEÇ AHMET ( HACİVAT): ( kekeler):-Karagözüm sen şimdi namuslu vatandaşların VERGİ vermesi gerektiğini de bilmezsin?
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ)
:-Bilirim bilmesinede başka şey daha bilirim oda ,nasıl olsa her beş yılda bir vergi affının çıkacağı……?
KEKEÇ AHMET ( HACİVAT): ( kekeler)-:o başka sen ,onu boş ver o vekillerin işi biz asılız ,sen verginin kutsal olduğunu biliyorsun değimli ?
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ): ( kekeler)-Niye,papaz mı imamı da kutsal olsun,yada vekilmi dokunulmazlığı olsun? Yahut ermeni Lobisi’ mi batı ülkeleri ve ABD’de sözü geçsin kutsal sayılsın ? ( kekeler)
KEKEÇ AHMET: (HACİVAT) Boş ver karagözüm sen ne yapıyordun? ( kekeler)
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ) Ben vergi bağlıyordum, ( kekeler)
KEKEÇ AHMET( HACİVAT) Niye,niye?
PELTEK MEHMET ( KARAGÖZ) Hortumculara gitmesin diye
KEKEÇ AHMET( HACİVAT): O geçmişte kaldı,o geçmişte kaldı ,şimdi fiş toplama var ( kekeler)
PELTEK MEHMET ( KARAGÖZ):taş toplamamı var ( kekeler)
KEKEÇ AHMET( HACİVAT):-Hayır fiş toplama sahi sen fiş topluyor musun ( kekeler)
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ) :-Yok ( kekeler)
KEKEÇ AHMET( HACİVAT):-:- Niye ( kekeler)
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ) :-:-Ucuz mal alayım diye ( kekeler)
KEKEÇ AHMET( HACİVAT):-:Fişsiz mallar kötüde ondanmı ucuz ( kekeler)
PELTEK MEHMET ( KARAGÖZ) hayır …Fiş almazsam fiş parasını bana veriyorda ondan ( kekeler)
KEKEÇ AHMET ( HACİVAT):
Olmaz ( kekeler)
PELTEK MEHMET ( KARAGÖZ):- niye ( kekeler)
KEKEÇ AHMET ( HACİVAT):-Bu kaçakcılık ,çalmadır hırsızsın hırsızsın işte
PELTEK MEHMET ( KARAGÖZ):-Hırsız babandır Niye kimin cebinden ne aldım ( kekeler)
KEKEÇ AHMET ( HACİVAT):
Sen çalmışsın az önce dedin ya
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ): ( kekeler)-Ben çalmadım
KEKEÇ AHMET ( HACİVAT):ama suçlusun ( kekeler)
70 milyonunu cebİnden çaldın
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ) ( kekeler)
-benim yetmiş milyon elim yokki bak tepelerim yalan söyleme
KEKEÇAHMET(HACİVAT):Karagözüm şimdi sen fiş almazsan ne olur ( kekeler)
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ) ( kekeler):-Alacağım şeyi fiş parası kadar ucuz alırım
KEKEÇ AHMET ( HACİVAT): -niye sana ucuz veriyor ( kekeler)
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ) ( kekeler):babasını düşte gördü hayır olsun diyedir. ( kekeler)
KEKEÇ AHMET ( HACİVAT):
değil ( kekeler)
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ) ( kekeler)Ya niye
KEKEÇ AHMET ( HACİVAT):
sana onlira ucuz verirken devletten yirmilira çalacak ondan ( kekeler)
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ) ( kekeler):-Bu beni m suçummu
KEKEÇ AHMET ( HACİVAT):-Evet
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ) ( kekeler):-değil
KEKEÇ AHMET ( HACİVAT)::-Suçlu çalan değil çaldıran karagözüm
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ) :( kekeler)-Çıldıran sensin çelebi abuk sabuk konuşma
KEKEÇ AHMET ( HACİVAT):karagözüm müdür veya başkan bir saat işe gelmezse ne olur? ( kekeler)
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ) :( kekeler)-
Toplantısı vardır yada sekreteriyle konuşuyordur
KEKEÇ AHMET( HACİVAT):-:-
Memur gelmezse ne olur ( kekeler)
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ) :( kekeler)-
Sarı kart görür
KEKEÇ AHMET( HACİVAT):-:-
Öğretmen gelmezse ne olur
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ) :( kekeler)-Dershaneler kazanır
KEKEÇ AHMET( HACİVAT):-:- bir derse bir dakika gelmeyen öğretmen …. Veya memurun hesabını yapalım:?
Bir saat 60 Dakka 0nuda sekizle çarp ,sekizi 25 yılla çarp 60 şa böl ,bu atanmışın çaldığı .seçilmiş ve seçeninkini ve vatandaşınkini bir ömürle çarp..? (kekeler)
PELTEKMEHMET:(KARAGÖZ):Yahu Hacivat bu tavuk yumurta hesabını geçti valla tepelerim sus..? (kekeler)
KEKEÇ AHMET( HACİVAT):-:-sustum karagözüm sutsumda… Sahi sen bile, bile devlet ya da muhtar malı çaldın mı karagözüm? (kekeler)
PELTEK MEHMET:( KARAGÖZ) muhtar ne çaldı, ne çaldı, (kekeler)
KEKEÇ AHMET: ( HACİVAT) Çalan yok diyorum, sahi sen maliye diye bir şey duydun mu? (kekeler)
PELTEK MEHMET (KARAGÖZ): Sağ ol Hacivat çelebi ben yemem, sen ye ben tokum(kekeler)
KEKEÇ AHMET ( HACİVAT) : ( harfleri üstüne basarak (kekeler)Karagözüm mal’ı ye yemek değil maliye- m a l i ye
PELTEK MEHMET:( KARAGÖZ) ( kekeler)Çok oldun aklın başına gelsin ye bir sille,( karagöz, bir Osmanlı tokadı vurur) (kekeler)
KEKEÇ AHMET: ( HACİVAT):Eyvah! Yaktın perdeyi eyledin viran çaldın vergiyi vatandaşlık adına haber vereyim heman……( kekeler)
PELTEK MEHMET: ( KARAGÖZ) Seni gidi ispiyoncu seni,bir daha vurayım kurtarsın seni UN AKITAN baban ……?
(karagöz oyunu son bulmuştur. vergi konusu korkutmuştur, bu yüzden halk kekeçlikten başka şeye gülmemiştir,peltek Mehmet ve kekeç Ahmet sahneden çıkarlar, yan sahnedeki muhtar misafir ağırlama yerine oturur ve ikram edilenleri yerler.halk arasından birkaç kişi: Seyirciye dönerek bizi tanımasanız da olur biz kendi kendimize konuşacağız siz seyrinize bakın deyip)
1.KÖYLÜ: Allah verede ispiyoncu demeye, yetiştiremeye, muhtarı anlatmaya,
2.KÖYLÜ: Aklın alır mı senin, göz gözü görmez, ortalık ne hal alır bilir misin?
1.KÖYLÜ: İspiyoncuya güven olur mu, nerde öteceği belli olur mu nede olsa ikili çalışıyor?
2.KÖYLÜ: muhtar bilmiyor mu biliyor da muhtarında İşine geliyor. benimse hiçbir şeyim Yok.. Olmayınca da bir şey olmaz,
1.KÖYLÜ:-ispiyoncunun arkasına, adam gönderdi muhtar, haberin yok galiba,
2.KÖYLÜ: Akşama yemek ziyafeti varmış, muhtarın yerinde,
1.KÖYLÜ: Heee memurları karşılayacakmış aklı sıra,
2.KÖYLÜ : Nerden haberini almış ki hemen
1. KÖYLÜ: -yetkisini bilen muhtar Ankara nın özetidir ondan her bir şeyi bilir. Küçük Ankara olmak kolaymı?
2- KÖYLÜ: -o zaman seyreyle cümbüş iki Ankara uzantısını karşılaşması Ahmet emmi ile ali emmi nin foter yarıştırmasına dönecek desene
1 KÖYLÜ: -o zaman seyreyle
(ispiyoncu(jurnal) ÇAKA ispiyonculukta ünlüdür. Vergi memurlarını geleceğini muhtara haber vermiştir. Hem devletten hem muhtar ve köylüden yolunu bulmaktadır. Alışkanlık ve huy gereği saklanan buğday mısır harmanları ile keçi sığır küçük ve büyük baş hayvanların yerini vergi memurlarına demsin diye (jurnal ) ispiyoncu ÇAKA nın peşine muhtar beş muhafız köylü koydurarak ziyafetten ve vergi memurlarından Çako BEY yi uzak tutacaktır. İspiyoncu (Jurnal) Çaka bir yolunu bulur ve memurların bulunduğu odaya hışımla girer.)
(İspiyoncu ÇAKA BEY mektupta yazdıklarını sözlü olarak tekrarlar)
İSPİYONCU ÇAKO BEY:-
—Muhtar muhtar benmi dedim aha memurlar duymuş. kömonun eşeğini babası diye yatırdığını eşekten baba olur mu emmişler bunun yaptığını kimler yapar…
—muhtar muhtar benmi dedim aha memurlar duymuş. Kabak tepede dört gömülü buğday kuyusu olduğunu benm i dedim.
-muhtar muhtar benmi dedim aha memurlar duymuş.Çipçik Bekir Ağanın at, eşek ve sıpa sürüsünü benmi dedim aha memurlar duymuş..?
—muhtar muhtar benmi dedim aha memurlar duymuş alt Tepede beş gömülü mısır kuyusu olduğunu benm i dedim
—Muhtar muhtar benmi dedim aha memurlar duymuş akılsız oğlunun damının köşe daşının tarihi eser olduğunu benmi dedim.
—Muhtar, muhtar benmi dedim aha memurlar duymuş Hin akçanın çalılığında 50 sürü davar 40 at 80 eşek 100 büyükbaş olduğunu benmi dedim. Adamlar her bir şeyi öğrenmişler. Nede olsa devlet eli var kulağı var her bir şeyi duyuyor. benmi dedim birde benim adımı İSPİYONCU, jurnal korsunuz değimli emmiler??? insaf edin aha memurlar hakem olsun kendilerine ne demişim…?
‘deyince memurlar tahmin edilen, tahminden de öte bilinen kimliklerini açıklarlar. İspiyoncu ÇAKA ya örnek vatandaşlık ödülü verdirmek İçin üstleriyle görüşeceği sözünü verirler. Hatta fahri vergi bilgi toplama memur u olarak görevlendirmesini isteyeceklerini söylerler.’
‘ Sahnenin ön Meydanına yığılmış tavuklar, ördekler, kazlar, horozlar buğday, mısır, eşek ve atlarla memurlar, köylüler ve elinde sazı olan deli, kanlı çobandan oluşan beraberce hazırlanan sahne düzeni).
( ispiyoncu (Jurnal) Çaka nın ihbarı ile tüm saklananlar bulunur. Meydan dolar. Memurlar, Vergileri toplamaya başlarlar. Memurların Yolda gelirken delikanlıdan eşekler haklı sıpalar haksız lafını köylüler kendilerine uygularlar diye,‘haklı ve haksız’ laflarını köylüler den kullanmamalarını isterler. Haklı kelimesinden ‘eşek’ manası haksız kelimesinden de, ‘sıpa’ manası çıktığına inanmışlardır. Köylülerde zaten ‘eşek’ yerine haklı ‘sıpa’ yerine haksız kelimesini kullanmaktadırlar.)
ZİPCİK BEKİR AĞA:: (sahnede seyircilere dönüp)ben zıpçık Bekir ağa(der ve şapkasını çıkarır) anıyla şanıyla ağayım doğudakine rahmet okuturum.( Seyirciyi bırakıp memurlara döner) sizler KIYMATLI MAMURLARIM sizin görevinizi yaptığınızdan şüphem yok lakin Erzurum dada Hakkari dede görev yapılır bilesiniz…?
ona göre haklıyı haksısı eyi ayrıt edin
KEKEÇ AHMET VE PELTEK MEHMET İSİMLİ MEMURLARIN İKİSİ İKİ AĞIZDAN::Ağam biz kavgaya değil görevli geldik haklınıza haksızsınıza karışmayız.zaten buranında Erzurum dan galası yok. verin verginizi başka bir şey demeyiz..?..?
1.KÖYLÜ:(memurlara destek için)
—Memur bey aslında haklısınız
MEMUR KEKEÇ AHMET BEY:
—bana eşek diyemezsiniz haklı yani eşek sizsiniz. Verin verginizi(kekler)
2.KÖYLÜ: o zaman haksızsınız milleti soyuyorsunuz
PELTEK MEHMET: Biz sıpa yani haksız değiliz ve de biz soymuyoruz görevimizi yapıyoruz aldıklarımız size yol ve okul olarak geri dönüyor…(kekeler)
2.KÖYLÜ: külahıma anlat
MEMUR KEKEÇ AHMET BEY:
—terbiyeli ol (muhtar araya girer)
İBLİSLİ TEPE KÖYÜ MUHTARI:—memur bey ya haksızsınız, haksızsınız, haksızsınız yada haklısınız, haklısınız ikisinden biri başka ihtimal varmı..?
KEKEÇ AHMET VE PELTEK MEHMET İSİMLİ MEMURLARIN İKİSİ İKİ AĞIZDAN:
Bize sıpa diyemezsiniz biz sıpa değiliz.ne haklıyız nede haksız ne eşeğiz ne sıpayız verin verginiz..? (kekeler)
(Tekrar:-Bi bi biz bize sıp sıpa diyemezsiniz bi biz sı sıpa de deği iliz ne ne ne hak hak lıyız ne ne haksızsı ne eş eşeğiz ne sıpayız ve verin ver vergi nizi.)
(herkesten bir ses çıkmaktadır. Ortalık iyice karışmıştır. konuşurken kekeleyen ama türkü söylerken şiir okurken düzelen Delikanlı Peltek oğlan alır sazı eline aşağıdaki dörtlükleri şiir biçiminde söyler)
PELTEK OĞLAN:
-‘Sıpalar haksız Eşekler haklı
Memur haklı köylü yoklu
Bu işte bir sır saklı
Verginin izini sürün emmiler
Hortumcuya gitmeyecek
Batık bankaya yatmayacak
Hizmet olarak geri dönecek
Vergi kutsal bilin emmiler
Haklı haksız birbirine karıştı
Doktor, tüccar memurun an yarıştı
Derlerse Vatandaş vergi ile barıştı
Düğün Bayramı edin emmiler
‘Millet bağrışa dursun sıpaları beleş güden delikanlı sazı yeniden eline alıp bir oyun havası çalınca çalınca dövüş biter. DÜNYA başta olmak üzere, herkes memurlar dâhil oynamaya başlarlar’
( seyirci peltek oğlanın oyun havasını dinlerken aniden devreye ‘onuncu yıl marşı’ girer. PELTEK MEHMET, KEKEÇ AHMET 12,KÖYLÜLER KÖMO MUHTAR EŞELİ VE KOMŞULAR ‘Vatan bölünmez,Edirne den Karsa insanımız kardeştir’ dövizleri ile**V- E- R –G- İ -** K- U- T –S- A- L -D -I –R- harflerini büyük bir şekilde her bir harfi bir pankarta yazmak sureti ile ellerinde tutarak seyirciye hep bir ağızdan okumasını önerirler seyirci okur ve sahne ‘onuncu yıl marşı’ ile kapanır,kapanırken ispiyoncu ayrı bir pankart gösterir ‘yalancının……..’..seyirci noktalı yerleri anlar ve yuhlar sahne kapanır..)
PERDE
OYNAYANLAR
VERGİ MEMURU KEKEÇ AHMET:…...35 YAŞLARINDA
VERGİ MEMURU PELTEK MEHMET:…30 YAŞLARINDA
EŞEK GÜDEN DELİKANLI PELTEK OĞLAN:…15 YAŞLARINDA
DIRDIBIT KÖMO:…40 YAŞLARINDA DIRDIBIT KÖMO’NUN. EŞİ. EŞELİM:….30 YAŞLARINDA
ZİPÇİK BEKİRAĞA:……60 YAŞLARINDA
i-İSPİYONCU(JURNAL) ÇAKA BEY:…………25 YAŞLARINDA
.İBLİSLİ TEPE KÖYÜ MUHTARI…:………………50 YAŞLARINDA
1.Cİ.KÖYLÜ:………………30 YAŞLARINDA
2. KÖYLÜ:…………………25 YAŞLARINDA
DİĞER 10 KÖYLÜ:… MUHTELİF YAŞLARDA
NİSAN- 2007
. RUMUZ: S.D.K
(S:Sağır,D:dilsiz,K:Kör)