- 840 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Baharı Arayan Adam
Bir köy varmış Kafkasların doruklarında.Kar hiç kalkmazmış.Bazen çiçeklerin üstüne yağarmış ,bazende karların arasında kardelenler açarmış
Delikanlılar aşağı vadilere baktıklarında yemyeşil vadiler görürlermiş.Ve bir gün yaşlılara sormuşlar o yeşillikler ,ağaçlardaki beyaz , erguvan pembe şeyler nedir diye.Derki ak sakallı bir dede Yine bahar geldi vadilere.Hep beklemişler ne zaman gelecek bahar dağlarına .Sonra karar vermişler o gelmiyor ise tutup getirelim dağlara demişler.
Kim getirebilir baharı . Ancak çoban Yağmurcu getirebilir en yiğit o atar terkisine alır getirir .
Yağmurcu Kara papaklı çelik bilekli ,bozkurt yürekli bir delikanlı altın sarısı uzun saçları anlını örtüyor gök mavisi iri gözleri yürek yakıyor öyle bir bahadır. İhtiyar bir anası var.Anasına ben gidiyorum Akşama kadar baharı alıp geleceğim merak etme deyip elini öpmüş
Adı Yağmurcu idi bir yanında saz .bir yanında tüfek dururdu.Güzellere söz namerde gülle vururdu.Kar rengi atına bindi topukladı ve bir solukta karlı dağlardan vadilere indi
Ne güzeldi akan dere yukarıda buz burada köpük köpük nazlı bir çay , yemyeşil bahçeler çiçeğe durmuş ağaçlar .Öylece baka kaldı .Tam o sırada yaşlı bir adam gördü ona bakıyordu yemyeşil çimenlerde sepet örüyordu .Elini sazına attı ve vurdu tellere teller sızladı:
Üşüdük kaldık kardan
Buz akıyor dağlardan
Haber var mı bahardan
Almaya geldim emmi
Dağlarımız karlıdır
Bağlarınız barlıdır
Ben baharı ararım
Haberiniz varmıdır
Deyince Adam dedi ki benim adım bahar evlat ama ben seni tanımıyorum hem sen hangi baharı arıyorsun . Sonra birden aklına geldi .Aşağı köyde bir bahar gelin vardı beyi gurbete gitmiş bir daha dönmemişti bu o zahir diye düşündü
Evlat dedi: ’senin aradığın bahar aşağı mahallede pınarın karşısındaki konakta oturur.
Çeşmeye vardığın da atı da kendide susamıştı ancak çeşme doluydu ve gelinler kızlar oturmuş gülüşüyorlardı bekledi bekledi yolda.Genç bir kız laf attı ’aşık yolda kaldı kızlar’
Lakin yağmurcunun gözü karşı konakta açık pencereden bakan hüzünlü bir çift göze takılmıştı daldı gitti o gözlerin karanlığında.Atı eşiniyor kişniyor suya ulaşmak istiyor bırakmıyor. Açık pencereden bir duvar halısına asılı sarı kabzalı bir kılıç gördü.Eli sazına gitti.Mızrap buluştu tellerle
Kılıçlar kında kalmış
Üzüm göz yolda kalmış
Nice garip gönüller
Takılıp yarda kalmış
Kızlar alkışlayıp gülüşünce
Işık bitermiş gün ortasında
Aşık kalır mı yol ortasında
Neylesin garip yağmurcu
Takılıp kaldı yar oltasıda
devam edecek