- 1956 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Sevilene Mektup-22
Sevgilim,
Bu mektubum, sana ağlayarak yazdığım mektupların müzeyyen kelimeler ile donatılmadığı keder dolu birkaç satır! Yollarında baka baka yüreğimi dağlayan yeryüzün çok uzak da bir ütopya artık ve incinmemiz haklı bir yontuluş çağlarımızdan. Olağan düşlerin çok üstünde bir sevgi denizinde iki ağlayanız şimdilerde! Ben dertli, sen benden daha dertli, yaşıyoruz başa gelmiş en büyük çileyi; hayatı!
Şirin sözlüm, makberim, derd-i figanım, hayretim, sevincim, elemim içinde ah-u zarım, şerbetim, kanlı hançerim... Sana ne yazsam ne söylesem senin için, hepsi eksik kalır. Anlatamam seni, gözlerinde ki hüzne daldırdığım kalemimi kırıp atmak isterim. Kimse anlamaz beni, kimse anlayamaz da esasında kimsenin derdini adamakıllı! Bu yüzden daha bir nihayetsiz kalıyorum, uzaklaşmak istesem de yapamıyorum. Başladıkça kanaması durmuyor sevginin ve seni sevmelerden kaçtıkça ilikleniyorum taptaze senli sevmelere. Sevmeyi tattığım an, mabedim senin yerin; ama kalamam daha fazla, ikimizde çok iyi biliyoruz.
Aylardır hep aynı aşkın susmalarında koparılan yalanlarımız sonrası sana dönüyorum. Elimde olmuyor, sesim kesilse de, adım silinse de defterden; toprağımı delen o füze hızında aşk hissiyle yüreğim tekrar sana sarmalanıyor. Dağlarının ardı sıra yemyeşil gözlerinde kan çanağı memleketimin yemen ağıtlarıyla irkiliyorum. Rüzgar savuruyor ceplerimi, acıya alışık dostlar ediniyorum hecelerinden. Islanmalardan artık kaçmıyorum Mikail’in. Bana seni hatırlatıyor her canlı; buna biz sevgi; başkaları aldanış diyor. Doğru esasında; aşkı öyle aldatıyoruz ki; bitmesi gereken sevgimizi her saniye harlayıp duruyoruz.
Mısram, ilhamım, kanatsız meleğim, bakışında bir hüzün ki; gönlü yasa bulanan...Doğrularımı kaybetmeyecek kadar asil yaşamam lazım, farkındayım! Biliyoruz ki; sevmenin en acı tarafıdır onsuz yaşayamazken onsuz kalmaya mecbur kalmak, bırakılmak! Sen bana sevdalı, ben sana! Ama olmayan bir hayaliz, olmayacak bir rüzgarın savuruşlarında yanıyoruz. Nedensizce karşına çıktığım andan beri hep çocukça gibi gelse de; senin ’cancanınım’. İnan öyle bir şey ki bu tükenişlerden her gün doğma, çevreyi kirleten atıklar kadar tehlikeli oluyor varlıksızlığım varlığında. Mana aramaktan ziyade; hücrelerim zehirleniyor ve nefesi kesiliyor sana ait mitokondrilerim. Hiçbir ribozom taşınmıyor artık gam yüküyle beraber sokak sokak! Ben öylece başımı öne eğip; ağlıyorsam içten içe ve ağrılar giriyorsa yalnız kuşların hüznüne, yastıklar sarartıyorum yeniden ayrılık öncesi intihalarımızdan önce. Yasakların çitleri kanatıyor haram haram parmaklarımızı ve seni aynada hüzünlü; saçların dalgalı dalgalı izliyorum uzaklardan. Yıkılıyor yeniden hayata karşı sevinçlerin. Ben, sen bensiz de olsan sadece yaşarken mutlu olup, kılca damarlarını genleştiren gülmeler ile zaman geçirmeni istiyorum Rabbimden.
Adına destanlar yazılası maralım! Kara Leyle destanı bürhanım, ozanlar sesim soluğum, ben ardınca sevginle dolmuşum. Ama bir gün gelecek, senin yeşil gözlerinden kan akacaksa yine benden yana; buna fazlasıyla senin için razı olamam. Senin üzüldüğünü bile bile yanında kalamam. Sevsek de nehirler gibi birbirimizi, kavuşamadığımız denizler ardınca hep darağaçlarında ölüp de; sözleştiğimiz o bilinmez ülkede birbirimizi bekliyor olacağız. Kaderimiz buysa ve çekilmesi gerekiyorsa çaresizlik; bir çocuğun yetim bırakılmış feryadında, anaların ağıtlarında biz buna da katlanacağız.
Biliyorum; ölüm en kolay yol geliyor sevdamıza. Ama şarkılarda ki gibi hatırla beni şimdi; ’...seni benden ne bu kapı ne bu duman ayıracak; seni ne bu kara kara gelen ölüm!’ Yaşamamız ve de sevmemiz gerekecek yine de böyle ellerimiz bağlı. Özgür nefeslerimizin sabaha çıkmayacak kursağımız da kalmış sevinçlerimize nihayet vereceği ölüm elbette güzel gelecek bize; ama yaşayıp görmemiz lazım herşeyi.
Unutmasak da, unutamasak da; yıllar mevsimlerinden süzecek bizim aşkımızı ve de en hakiki tadını alacağımız an gelecek aşktan yana. O gün pek uzak olmasa da, yine de mutlu olman tek dileğim. Yemeklerini aksatma; güçlü olup benim için gülebilmen lazım yeşil yeşil herkese.
Sana inanıyorum meleğim....
YORUMLAR
Unutmasak da, unutamasak da; yıllar mevsimlerinden süzecek bizim aşkımızı ve de en hakiki tadını alacağımız an gelecek aşktan yana. O gün pek uzak olmasa da, yine de mutlu olman tek dileğim. Yemeklerini aksatma; güçlü olup benim için gülebilmen lazım yeşil yeşil herkese.
güzel anlatımdı
kutlarım yazan kalemi saygılarımla