- 800 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Adı güzel Muhammed...
Hava çok soğuk buz kesiyordu ve üzerimde palto değil sanki kışın kendisi vardı ki o denli üşüyordum sonuçta mevsim kıştı ben dolmuştan indim hızlı adımlarla evime doğru yürüyordum birden yolda elinde şemsiyesiyle bir çocuk belirdi sanki o bir melekti karşıma çıkan belkide bir Hızır… Belli ki sıcak ekmek almıştı fırından koşar adımlarla evine doğru yürüyordu…
Birden yolun ortasında duraksadı bana alın bu şemsiyeyi dedi
Oysa hiç tanımadığı biriydim ben, ama bana öyle güzel bakıyordu ki
Boncuk boncuktu gözleri ışıl ışıldı yıldız misali yaşam doluydu benliği. Onun bu insancıl davranışı karşısında nasılda şaşırmıştım
— Nasıl olur, bana/mı veriyorsun neden ama
— kar yağıyor çok üşürsünüz’’
— ben o şemsiyeyi almam ki çok doğru olmaz, alamam’’dedim ama küçük çocuk yine beni şaşırtmıştı oldukça nazikti
—Olur, olur bakın üzerinize kar yağıyor hadi ne olur şemsiyeyi alın!
Sanki yalvaran ama huzur veren çocuksu gözlerle bakıyordu bana…
Şaşkındım Allahım ne güzel yaratmışsın şu çocuğu ne şirindi
Oysa çocuğun üzerinde paltosu bile yoktu Belliki üşüyordu
Üzerinde sadece bir kazağı vardı oda çok inceydi teni soğuktan kıpkırmızı olmuştu ama çocuğun o sıcacık yüreği beni derinden iyice etkilemişti hani tanıyor olmuş olsa belki derim ama tanımıyordu ki…
—Kıyamam sana bak üzerine nasıl kar yağıyor sen üşürsün’’
Ama o yinede sözlerinden tavrından hiçbir şey eksiltmeden
‘’asıl ben kabul edemem olmaz siz üşürsünüz’’dedi
Çocuk ısrarları karşısında daha fazla direnemedim zaten iyice üşüdüm ben ona üşürsün dedikçe ‘’hayır üşümem merak etmeyin ‘’diyordu
Çaresiz kalmışçasına ‘’peki gel beraber seninle yürüyelim mi? bu şemsiye altında gel sende üşüme olurmu canım’’ dedim
Teklifimi kabul etti ve birlikte yürüdük yol boyu tabii şemsiye elimde
Aslında çok şaşkındım ama çok geçmeden adını sordum küçük çocuğa
—Muhammet ‘’dedi gülümseyerek
—Ne güzelmiş adın, tıpkı sıcak yüreğine benziyor’’
Sohbet ederken karın soğuğunu hiç hissetmedik yürüdük yol boyu
Farkında bile olmadan ikimizde gelmiştik yol ayrımına ikimi zinde
İstikameti farklıydı o elinde ekmeklerle evine gidecekti bende evime
Çocuk yine şemsiyeyi uzatıp vermek istedi bana bu defa ben…
—Hayır, kabul edemem üşüme sen hadi git, hadi var git yoluna adı güzel Muhammed ‘’dedim yüzünü okşadım nasılda üşümüştü ama hala bana çok güzel bakıyordu ve sonra buruk bir tebessüm belirdi yüzünde ben yine
—hadisene ne duruyorsun git! Ailen merak etmiştir seni… Çocuk şemsiyesini elimden aldı ve gözden kayboldu soğuk kış gününde.
2006:01:01
Filiz aktaş
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.