- 738 Okunma
- 7 Yorum
- 0 Beğeni
BİLANÇO
Bilanço, bir muhasebe terimi olarak, “bir işletmenin belirli bir tarihteki durumunu gösteren mali tablosu” olarak tarifleniyor.
Baktım ki, benimde “Edebiyat Defteri”ne üye oluşumun üzerinden bir yıl geçmiş. Geçen bu bir yıl içinde; “Neler yapmışım? Bir yıl nasıl geçmiş? Bugün durum nedir?” diye bir değerlendirme yapmam ve bilanço çıkartmam gerekiyor.
Deftere, 5 Ekim 2010 tarihinde üye kabul edilmişim. O günden bu güne yaklaşık bir yıl geçmiş.
Bu bir yıl içinde deftere; 56 yazı ve 24 şiir kaydetmişim. Yayımladığım yazılardan birisi mükerrer olup dolayısıyla yazdığım yazı adedi 55’dir. Bu yazıların 45’i makale, 5’i deneme, 4’ü anı, 1’i de gezi türündedir.
Yazılarımdan ikisi, “Seçki Kurulu” tarafından “Günün Yazısı” olmaya layık görüldü. Bir yazım da –seçim döneminde- siyasi içerikli bulunması sebebiyle yayımdan kaldırıldı.
Yazılarımı, bir bilgiye dayalı olarak hazırlamaya özen gösteriyorum. Yazılarımda doğru ve tarafsız bilgi verebilmek için, bir ön hazırlık ve araştırma yapıyorum. Daha önceleri okuduğum kitapları yeniden inceliyor, tuttuğum notları gözden geçiriyorum. Yazacağım yazıya göre bu bilgileri sizlere doğru ve tarafsız bir içerikle, doğru bir Türkçe kullanımı ile aktarma gayretinde oluyorum.
Ben aslında bir yazar değilim. Ancak, Yazar olmamam, bu güne kadar edindiğim bilgi ve deneyimlerimi yazmayacağım anlamına gelmiyor. Bu yazıları yazmamdaki maksadım, bir beklenti içinde olmadan, edindiğim bilgi ve deneyimlerimi “Edebiyat Defteri” üyelerine ve dostlarıma aktarabilmektir. Defterde paylaştığım yazı ve şiirlerimi başka herhangi bir edebiyat sitesinde paylaşmadım. Bunları sizlerden başka, e-posta adresimde ve facebook listemde olan arkadaşlarımla paylaşıyorum.
Ben aslında şair de değilim. Hayatımın hiçbir döneminde, “Edebiyat Defteri”nde kayıtlı olan şiirlerimden önce, bir tek satır şiir yazmadım. Bir tesadüf eseri olarak yazdığım ilk satırlardan sonra, yazdıklarımı sizlerle paylaşmaya başladım. Benim şairliğim “ Yağdı yağmur, çaktı şimşek” den öteye değil. Aklıma bir şeyler gelince ve “bunları şiir formatında yazayım” diye düşününce, deftere kayıtlı şiirler ( ne kadar şiir denilirse!) ortaya çıktı. Bundan sonra da bu konudaki gayretlerim, amatör bir ruhla devam edecek.
Bu bir yıl, benim açımdan verimli geçti, yazılarımı hazırlarken yaptığım inceleme ve araştırmalarla, kitaplarımı yeniden gözden geçirme fırsatı buldum ve bilgilerimi tazeledim. Yeni bir meşguliyet edinmiş oldum. En önemlisi de, defterdeki bazı üyeleri –eserleriyle- tanıma fırsatı buldum. Yeni ve değişik fikirlerle karşılaştım. Böylece fikir ve düşünce zenginliğimi artırma imkânı buldum.
Defterde yayımlanan yazıların bir kısmını büyük bir zevk ve heyecanla okurken, bir kısmını da, fikirlerini beğenmesem de, okuma fırsatım oldu. Okuyacağım yazıları seçerken genellikle fikir yazılarını tercih ediyorum. Yazanlara saygı duymakla beraber, kurmaca yazıları okumak tercihim olmuyor. Böyle bir tercih kullanmam, diğer türdeki yazıları okumadığım anlamına da gelmiyor.
Defterdeki tüm yazı ve şiirleri elbette okuyamıyorum. Favori listeme aldığım kırk beş yazar ve şairin eserlerini mümkün olduğunca takip etme gayretinde oluyorum. Okuduğum her esere yorum yapma olanağım olmuyor. Beğendiğim yazı ve şiirlere, “beğendiğimi ve okuduğumu” ifade eden sözlerle not koyuyorum. Benim yazı ve şiirlerime not düşenlere de mutlaka “teşekkürlerimi” ifade ediyorum.
Bir yıl içinde, bir üye (kendisi şu anda defterde değil galiba, eserlerine rastlamıyorum) ile küçük bir tartışmamız oldu. Tartışma sonunda tatlıya bağlandı. Yazılarıma eleştiri yapan iki üye, yine benim sayfamda yorum yapan başka üyelerle, uygun olmayan ifadelerle tartışma yaratmak istediler, bu iki üyeyi “Yasaklılar” listeme aldım. Bu üyelerden biri de sanıyorum şu sıralarda defterde değil, kendisine rastlamıyorum.
“Edebiyat Defteri”ndeki ilk yılım özetle, güzel ve verimli geçti diyebilirim.
Önümüzdeki günlerde, bir süreliğine ( dört ay kadar) başka bir meşguliyetin içine olacağım. Bu sebeple deftere daha az zaman ayırabileceğim. Seçtiğim yazar ve şairlerin eserlerini mümkün olduğunca takip etme gayretinde olacağım. Eserlere yorum yapamazsam, Sayın Yazarlarım ve Şairlerim alınmazlar umarım. Yine, fırsat bulduğum zamanlarda yazı ve şiirlerimi defterde yayınlamaya devam edeceğim.
“Edebiyat Defteri” ailesine saygılarımı sunarım.
Bekir GÜÇLÜER
YORUMLAR
Bilanço malum şirketlerin bir yıllık semeresinin rakamsal dökümüdür denilebilir. Bütün mesele bir yılın muhasebesini yapıp ilgililere bilgi sunmaktır. Bu bilgilerin istenilen sonuçlarda çıkması esas amaçtır. Sizde sayın Bekir bey bir yıllık çalışma ve gayretinizin semeresinin hesabını satırlara dökerek rakamsal bilgi veriyorsunuz. Şöyle diyorum keşkem herkes hesap vermeyi bilse. Makale havasında yürütülen bu eserinizden dolayı yüreğinize sağlık diyorum. Kaleminiz yazmaktan geri kalmaz inşallah.Saygılar.
bekir güçlüer
Ziyaretiniz ve kıymetli değerlendirmeleriniz için teşekkür eder, saygılarımı sunarım.
Elimden geldiğince yazılarınızı okumaya çalıştım .Bilgim ölçüsünde yorumlamaya çalıştım .Yazılarınızla bilgileniyordum .
Ben araştırma yazısı ,kurgu diye ayırmıyorum .En eften püften bir yazıda bile insanın yararlanacağı bir şey vardır .
Bana yazdığınız yorumlara da teşekkürler ama bir yere gitmiyorsunuzki buradasınız .Başarılar ,yeni uğraşınızda tabii.
Bu yazınızda da edebiyat defterndeki bir yılınız hakkında bilgilemdik .. kutluyorum , başarılarınızın devamımdileğiyle .
saygı ve selamlar ..
bekir güçlüer
İlginiz, iyi dilekleriniz ve değerlendirmeleriniz için teşekkür eder, güzel yazılarınızda buluşmak dileğimle saygılarımı sunarım.
bekir güçlüer
Siz de beni başından beri yalnız bırakmayanlardansınız. Bu sebeple ayrıca teşekkür ederim.
herhangi bir sorun yok. Sadece katılacağım bir kurs sebebiyle, defterde geçireceğim zaman azalacak. Neşeli ama düşündüren yazı ve şiirlerinizin takipcisi olacağım.
Saygılarımı sunarım.
İyi geceler Bekir Bey,
Çok başarılı bir dönem geçirmişsiniz. Yazılarınızın büyük bölümünü okuduğumu sanıyorum. Başarınızı; yazılarınızın çokluğu ile değil, nitelik ve nicelik yönünden olduğunu düşünüyorum. Nitelik derken şunları belirtiyorum. Yazım kurallarına olabildiğince uygun yazıyorsunuz. Anatımınız güzel. Yazdıklarınızı çoğunlukla araştırmaya yönelik. Nicelik yönünden ise, okuyanda bir düşünce büyümesi yaratıyor. Kıyaslama yaptırıyor. Bunları daha iyi şöyle açıklayabilirim. Gaydırıgubbak yazı yazmıyorsunuz. Sizin, yazılarınızla sanal alemde bende bıraktığınız izlenim bu.
Başarılarınızın devamı dilerim. Saygılarımla.
bekir güçlüer
Her zaman yorum yazmasanızda tarafınızdan gözlem altında olduğumu hissediyorum. Yazım kurallarına dikkatimde bu sebeple.
Kıymetli değerlendirmeleriniz için teşekkür ediyorum. Bundan böyle de yazılarımı nitelediğiniz gibi yazma gayretinde olacağım.
Saygılarımı sunarım.
Allahtan meşguliyetinizde kolaylıklar ve başarılar diliyorum efendim. sağlıcakla;selam ve hürmetle...
bekir güçlüer
İlginiz ve temennileriniz için teşekkür ederim. Yazı ve şiirlerinizde buluşma dileğiyle saygılarımı sunarım.
Bekir Bey, Edebiyat Defterinde farklı bir yeriniz var. Yazdığınız hemen her yazı bir kaynağa dayalı, örneklerle anlatmak istediğinizi pekiştiriyor hafızalarımıza yer ediyorsunuz. Sizin eserlerinizi okumaktan haz alıyoruz. Nice paylaşımlara diyor, başarılarınızın devamını diliyorum. Saygı ve selamlarımla.
bekir güçlüer
Hemen hemen, deftere ilk girdiğim günlerden itibaren beni yalnız bırakmadınız. Bu sebeple ayrıca teşekkür ederim. İlerideki zamanlarda da yanımda olacağınızı umuyor ve saygılarımı sunuyorum.
Aysel AKSÜMER
Çok samimi buldum sizi. İçtendi, gözler önüne serdi yaptıklarınızı. Takıldım bir kısıma ve paylaşmak isterim sizinle. Benim yazılarımı mümkün mertebe takip ediyorsunuz ve sağ olun yalnız bırakmayıp illa ki güzel de bir yorum bırakıyorsunuz. Genellikle fikir yazılarını tercih ederim, kurgu pek ilgimi çekmez demişsiniz. Ben de paylaşımlarımda ısrarla alt metin kullanır ve fikri altına gömerim ama hikayelerim kurguyla örülüdür. Ayşe Fatma diye gösteririm, böylece kolaycı okuyucuyu da detaycıyı da çekmeye çalışmış olurum. Biraz iki yüzlülük gibi geliyor anlatınca ama sizin de anladığınız üzere, sadece zeki bir okur keşfinden ibaret hepsi. Demek ki diyorum ve mutlu oluyorum. Çok da saklamıyormuşum alt metinleri ki takip ediyorsunuz veya züğürt tesellisidir bu:)
Ben sizin düşünen,araştıran ve tartışan, objektif yanınızı çok beğeniyorum. Ve tıpkı benim gibi iddianız yok. Yazar değiliz, öykücü değiliz ama yazıyoruz:) Kutlarım. Benden 10 puan:)
bekir güçlüer
Kurmacadan kastım, bir bilgiye dayanmadan, hayali kahramanlarla ve gerçek hayattan kopuk metinlerdir. Her yazarın bir uslûbu var elbette. Ona bir diyeceğim yok. Ben sizin yazılarınızı zevkle okuyorum, daha öncede ifade ettim, bana öykü okumayı sevdirdiniz.
Öyle yazılar görüyorumki, yazıda süs ve sanat çok, anlam yok. birbirinden kopuk, anlam bütünlüğü olmayan ardı ardına sıralanmış cümlelerden oluşmuş metinler. Bu tip yazıları okurken sıkılıyorum. Çoğu zamanda okumayı bırakıyorum.
Değerlendirmeleriniz için teşekkür eder, güzel öykülerinizde buluşmak üzere saygılarımı sunarım.