- 724 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
AŞK VE KİN (14 )
Yorgun bacaklarını ileri uzatırken ’Evet Yeşim bunları sonra konuşuruz, şimdi yatmak istiyorum, o kadar yorgunumki’..
Sabah vakti her zamanki gibi Selim yine erkenden ayaktaydı, çalan sââte nefretle baktı, ’Uyandım sus artık’ diye kaldırıp yere vurmak geldi içinden, susmak bilmeyen sââti.
Neslihan gittiğinden beri daha bir agresif, daha bir tahammülsüz olmuştu,farkında olmasada bir iki gündür.
Yatakta dinelirken, saçlarını karıştırdı, ’Alışmıştım bu kıza galiba canım sıkıldı hayret, oysa ne ayrılıklar yaşadım bu güne dek’.
Kızın iri gözleri geldi aklına, içleri aşk dolu, ’Kalk oğlum kalk’ dedi kendi, kendine, ’Gülünç olma aşk diye bir şey yok, sadece iki zıt kutuplar birbirini çeker mavalı hepsi bu, birileri adı aşk olsun demiş’.
Yüzünü yıkadığı köhne lavabonun tıkanmasından, sabah, sabah, hiç durmadan öten bahçedeki horozdan, usanmıştı.
’Bu ne ya dedi, güzel bir kız sesi, sürükleyen bir müzik sesi olsa ah ’Yok birader yok’ diye mırıldandı, ’Benim buralara alışacağım filan yok’..
Aşağıda zılgıt çekercesine ’Kahvaltı hazır’ diye nakarat halinde bağıran Mavuş Hala’nın sesinide duyunca, gülsünmü ağlasınmı şaşırdı bir an, ’İşte kadro tamam’
Ses duymayınca uyanmadı sanarak merdiven ucuna kadar gelen Mavuş Hala bu seferde ’Hadi oğul de kak gel hele bak eyle peynir almışımki parmaklarını yiyesen ha’.
’Tamam geliyorum’ diye pencereyi açıp var gücüyle aşağı bağırınca ses soluk kesilmişti şükürki.
Merdivenlerden inerken saatine baktı ’Biraz vakit var bahçedeki küçük masa süslenmiş kıyıdaki kasım patları sulandığı için çevreye ebruli bir koku yayılıyordu sandalyeyi çekerken güldü ’Oooo döktürmüşsün yine Mavuş Ana’ ’Ha eyle de bana bende senin anan sayılırım oğul’.
’Bu kadına bazen kızıyorum fakat çok insancıl, bunu inkar edemem’..
Sıcak tandır ekmeğini pek severdi Selim, ekmek arası peynir yaptığı dürümü bir yandan yiyor, bir yandan konuşuyorlardı.
Çayını ağzına götürürken Mavuş Hala ’Haberin varmı bilmem’? dedi,’Ne o yine yeni bir havadismi var? ayaklı gazete’ ’Duymamış olam, bu dediğini, oğul dedik bağrımıza bastık, ayaklı gazatada ne’? ’Neyse canım şaka de bakalım yine ne var’? Mavuş Hala içini çekti, ’Koca aşiretler, şu düğünde gördüğümüz kara kız varıdıya’ hiç tanımıyormuş gibi ’Kim’ ’Canım hani şu hanım ağanın yanındaki ince esmer kız,varıdıya’ ’Eeeee ne olmuşki’ elini dizine yumruk yapıp koyarken, kafasını sinirle salladı ’Ah o Berdan ah, babası ölünce anasını aldı zavallı kızın, şimdi de okumuş kızı zorlayasıymış, Salih Ağa’nın oğluyla evlendireceğim diye, kızda İstanbul’a erkenden kaçmış, okul var diye’ elini Selim’in koluna iter gibi vurdu ’Ne okulu oda bahanedir amcasının zorundan kaçtı kız zahar’..
Ağzındaki son lokma sinirden boğazında kalıyordu nerdeyse Selim’in ’Ne cahil adam bunlar ya’ diye elini masaya vurdu hırsla Mavuş Hala ’Sana ne oluyor oğul deki sanane’.
RabiaBelgin.......
YORUMLAR
Neslihan'ın kaçtığı hemen duyuldu,, eyvah.. töre devreye girer şimdi.
Arasına peynir koyduğum dürümü ben de çok severim.
Üstüne de Maraş dondurması,, üfffff nefis... dürüm hazır evde var. Dondurma sezonu bitti buzim buralarda. Sezon bir açılsın, ilk fırsatta alcağım dordurmayı da.