hükmeden
Sessizlik taş duvarlar gibi çevrelemiş etrafımı, bulutların üzerindeki sarayımda yalnızlığa mahkumum ben. Hiçliğin, umutsuzluğun olduğu yerdeyim. Güneşin usulca süzüldüğü geniş pencerelerimden olmuş olan, olmakta olan ve olacak olan her şeyi izlerim.
Salonlarım sonsuzluğa uzanır benim, kara tahtıma oturur Dünya’yı yönetirim.
Efendiyim ben; ..
Kölelerin efendilerinin bile efendisiyim. Varoluşu ve yok oluşu tayin edenim. İstediğimi ödüllendiren, istediğimi cezalandıran kişiyim. Hiçliğin çölünde terk edilenlerin yoluna ışık olanım ben, aynı zamanda en güçlülerin bile üzerine gölge gibi çökenim. Benim gücümden öte bir güç yoktur krallığımın topraklarında, sadece ben hükmederim. Ben…ben…ben!
Azrail’im ben;
Ruhum cehennem ateşlerinde kavrulmuştur benim. Bedeninin derinliklerindeki ruhunu çekip çıkarabilecek kişiyim. Ateşlere hükmedebilecek, yıldırımlara sözümü geçirebilecek kadar güçlüyüm ben. Başlangıcı tayin eder, son sözü de ben dile getiririm. Hayatın avucumun içindedir, sen bunun farkında olmasan bile.
Kaos Lorduyum ben;
Savaşları ben başlatır, ben bitiririm. Tek bir sözümle bilinen düzeni yok eder, bambaşka bir Dünya yaratırım. Ateş olup, imparatorluklar yıkanım ben. Zalimin gazabını, masumun üzerine salanım. Yerleri sarsan, rüzgarlara hükmeden kişiyim. Fırtınayı istediğim yöne yönlendirir, kimin canını acıtmak istiyorsam onu hedef alırım. Düzenimi kılıçla, kalkanla, ve hükmettiklerimin kanıyla kurarım ben. Tüm zalimlerin efendisiyim…
Umudum ben;
Umutsuzların yoluna ışık olan kişiyim. Mucizeler yaratarak, karanlık bir gecede Güneş’in parlak ışıklarını yeryüzüne indirenim. Sonsuz mutlulukları insanlara tattıran kişiyim. Bazen duvarlarla çevrili bir odada tek “Çıkış” kapısıyımdır ben, bazen de “Çıkış” kapısını kilitleyen. Zorlukların var olduğu yerlere, ışık tutanım. Yalnızların arkadaşı, önünü göremeyenlerin ise yoldaşıyım.
Karanlığım ben;
Yarattıklarımın hepsi korkar benden. Işığı yutar, insanları derin bir sonsuzluğun içine hapsederim, yollarındaki tüm ışıkların önüne geçer, onları bir hiçliğe sürüklerim. Yitip giden umutların efendisiyim. Kurbanımı ister affeder, ister katlederim. Ama izin vermedikçe pençelerimden kurtuluş yoktur benim. Güneş doğmaz benim bulunduğum yerde, her zaman geceyi taşırım kanatlarımda. Güzelliklerin yeşerdiği yerlerdeki felaketim ben, benim geçtiğim yere huzur asla uğramaz.
Başlangıcım ben;
Karanlık ve soğuk sarayımda yoktan var olanım, her şeyden önce var olan, ve sonsuza kadar hükmedecek olanım. Zamanı ben durdurur, istediğimde ise ben ilerletirim. Benimle var oldu her şey, hayat verenim ben, aynı zamanda hayat alan. Yeşillikleri solduran fakat yeri geldiğinde geceleri aydınlatan kişiyim. Herkesin saygı göstermesi, aynı zamanda da korkması gerekenim. Her şeyin başlangıcı olduğum gibi, her şeyin sonu da benim. “Son benim istediğim zaman gelir…”
Geçmişinim ben;
Aynı zamanda geleceğinim. Yaşamış olduğun ve yaşayacak olduğun her şeyi ben belirlerim. Dilediğimi alevlerin kucağına atar, dilediğimi göklerde ağırlarım. Kader benim parmaklarımın arasındadır. Hayat adını verdiğiniz bu yolculukta gideceğiniz yönü sadece ben tayin ederim. Kimisine cesaret bahşederim, kimisine zarafet…
“Hiç”im ben;
Aslında her şeyim. Kimisine göre tahtıma kurulmuş sonu bekleyen, kimisine göre her yerde, her şeye hükmedebilen kişiyim. Sonsuzluğa açılır benim kapılarım. Uçsuz bucaksız çöllere, denizlere. Her şeyi gören ve her şeyi duyanım. Bilmecelerin arasındaki anahtarım, bazen de cevapların orasındaki problem. Görebildiğin her şeyi yaratma iradesine sahip olanım. Ve bunları tek bir çırpıda yok edebilecek kişiyim…
Hükmedenim ben… “İtaat et”
YORUMLAR
İyisiyle kötüsüyle insanı tarif ettiğini düşünüyorum ama şeytanlık ve ilahlık iddiasında olarak da insanı resmetmişsiniz gibi...Hiç olduğumuza katılıyorum, eğer yüreğimizde biraz cesaret varsa-ki bu insana en zor gelenidir-umut saçan,umut toplayan iyilik insanı olmaya çalışmalıyız...saygılar genç...
NİHAN(rumuz) tarafından 9/29/2011 3:46:30 PM zamanında düzenlenmiştir.