- 2503 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Denemek başarmanın yarısıdır.
Şimdi düşününce, medeniyet adlı pelerinimize sarılı biz uygar insanlar bazı bazı birilerini öldürmek istemiş olabiliriz. Belki gerçekten öldürmenin ne demek olduğunu kavrayamayan zihinlerimiz, üstünkörü bir düşünme şekli ile nefretin harladığı bir ateş ile öldürme dürtüsünü dudaklarımıza sos etmişizdir. Zaten lugatımıza yerleşiktir öldürmek. "Vursan adam sayıp ceza verirler" sözü pek bir atasözü ve deyimler sözlüğüne yaraşır durmaktadır aslında. Bizler aslında ölmek ve öldürmek terimlerini çok rahat dillendiren insanlarız. Yazık ki en az saygı duyduğumuz şey insan yaşamıdır-ki buna kişinin kendi yaşamı da dahildir. şarkılarımızda, şiirlerimizde, destanlarımızda, aşklarımızda hep bu tema işlenir ve hatta uhrevi bir hale bile getirilir. Ölüm cazip gösterilir. Ölmek cazip ise öldürmek de neden cazip olmasın ki? Düşünsenize, "Ya benim olacaksın ya kara toprağın" aşk için söylenmiş bir sözdür. Bir aşığın sözüdür. İnsan aşkına bunu söylüyorsa, o kişinin düşmanı olmayı hanginiz ister ki... Ben değil mesela. Bu arada olay ölümden korkmak değil. Bilin diye söylüyorum, HEPİMİZ ÖLECEĞİZ. :) Belki unutan vardır aranızda. O yüzden ölmek o kadar korktuğunuz bir şey olmamalı. Ama y,ne unutmayın ki her kez bu kurala uyuyorsa bunun tek nedeni vardır. Herkezin DOĞDUĞU gerçeği. Ölüm, doğumdan sonra gelir. Amaç ölmek değildir. Amaç ölmek olsa idi, zaten doğmak anlamsız olurdu. Amaç yaşamaktır. Yaşayıp, sırası geldiğinde gençlere yol açmak için ölmek gerekir :) Ölüm bir parçamız ama ölüm bile yaşam için vardır, unutulmaması gereken budur.
Konu dağıldı.
Devam edeceğim...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.