- 853 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
Aşkların Taksonomisi
Caddelerin kırışmaya yüz tutan ciltlerinde utanmadan dans ederiz belki tükenmişliklerimizden biraz cesaret alıp.
Karanlıktan korkuyorsan eğer, senin için trafik lambalarını yakabilir, bulvar adlarının etimolojisini anlatabilirim masal niyetine; uyursun.
Karanlıktan korkuyorsan eğer, söyle; soyunmayayım ben de bu gece.
Isırılmış elmaya enteresan bir şekilde benzeyen ayın gözlerine bağlayabiliriz kara göğü ki;
tanrılar duymamalı âdem ve havva’nın iki sokak serserisi gibi alelalede öpüştüğünü.
Hem daha tanımıyoruz birbirimizi!
Vücutlarımızın adresini daha önceden bir kenara not düşemeyecek kadar henüz tanışık olduğumuzdan birbirimizle,
kalbe gittiğini sandığımız o uhrevî yol, sütten çıkmış ak kaşığın üzerinde bütün bir kendini anlatma çabaları ve romantik bakışlar erotizme çıkabilir.
Ertesi gün biz birbirimizi çoktan unutmuşken, muhafazakâr toplumun dramatik hafızası bize bizi hatırlatabilir; olmadık yerde aşk acısı çekeriz.
Demek istediğim: eğer sahiden böyle bir bedel ödeyeceksek, olması gereken yerde ve şimdi âşık olmalıyız birbirimize.
Bir yabancıya göre fazla güzelsin.
Güldüğünde aklıma cennet geliyor ve cennete girmek için can atan pek çok iyi ruh kafamın bir köşesinde sırasını bekliyor.
Bu çağda herkes yolunu şaşırmış!
Yani âşık olmaktan korktuğum için değil de, bu ruhlar başımı çok ağrıttığından bakmaya çekiniyorum düş yüzüne.
Ve ellerini tutmak istediğimden değil de...
Yorgun görünüyorsun...
Ver de ellerini, biraz ben taşıyayım.
Hani, yolda yürürken birinin omzuna yanlışlıkla çarptığımızda söylediğimiz gibi:
"Affedersiniz, size yanlışlıkla âşık oldum"
Affedersin.
YORUMLAR
‘’Yaratılışın Özü bir ve tektir.O özün adı da Aşk’tır.Aşk pek çok yaşama ve dünyanın pek çok yerine dağılmış olan deneyimi yoğunlaştırmak için bizleri yeniden bir araya getiren güçtür.’’ der ‘Brida’’ adlı eserinde Paulo Coelho.
Aşk, tek başına hiçbir şeydir ya da her şey.Ama ben, tüm dil anayasalarına inat ‘’Hiçbir Şey’’ diyeceğim.Öyle demek geliyor içimde en azından.Sıradanlıktan öte…
Yani söylemek istediğim: ‘’Sen benim Hiçbir şeyimsin’’
*
Birine yanlışlıkla Âşık olmak.Aşk sana sormaz ki geldiğinde,o kime âşık olacağını sen daha tevellüt etmeden karar vermiştir. Ve vakti geldiğinde de önüne çıkar,bir balyöz gibi hem de. Bazılarını kendilerine getirir bu balyöz, kimilerinin ise aklını başından götürür.Ama her zaman bir tat bırakır,zaten o tattır seni O’na çeken.
**
Kırmızı ışıklar denmiş ya,şunu paylaşmadan edemeyeceğim:
…’’hani su karşıdan karşıya geçerken,trafik ışıklarında rastladığımız, omzumuzun üzerinden şöyle bir
baktığımız sonra da boş verip “nasıl olsa ileride bir gün tekrar karşıma çıkar” dediğinizdir.
oysa o gün bu zalim şehri terk etmiştir o, boş yere bu sokaklarda aranırsınız…”
hayat ne yazık ki her zaman cömert davranmaz bizlere…