ALLAHISMARLADIK DOSTLARIM

• 26 Eylül 2011 Pazartesi 11:22:59

Ayrılıklar hüzün bırakır gönüllerimize, ayrılıklar buruk geçer. Hüznün acısı çöküverir yüreğimize, mahzunlaşır, üzülür acıyla dolarız. Eşinizden, çocuklarınızdan, anne ve babanızdan ayrılacaksınızdır. Kim bilir belki geriye dönüp baktığınızda gözü yaşlı nice dostlar bırakmış olacaksınız. İçinizde bir sıkıntı:”Ya dönemezsem!” diyeceksiniz. İlahi tecelli bu ya, belki dönemeyeceksiniz.

Gidişte sizin elinizde değil, dönüşte. Umutlarınızla, hayallerinizle beklentileriniz ve ideallerinizle gideceksiniz:”Ya geri dönmezsem!” deyip dostlarınızla vedalaşacaksınız…Tek bir cümle olacak dudağınızda “ Dostlarım: hakkınızı helal edin!” vedalaşma acı, vedalaşma hüzün doludur.Pak-temiz bir tas su dökülecek ardınızdan:”Su gibi aziz, su gibi akıcı, su gibi pak ol!...” dercesine..

Aşağı yukarı bu köşeden 15 senedir sizlerle düşüncelerimizi, duygularımızı paylaşıyoruz. Bizi tanıyanlar var, tanımayanlar var. İyi yazdıklarımızı söyleyenler olduğu gibi eleştiride bulunanlar da oldu. Hepsinden Allah razı olsun, incinmedik, kırılmadık. Doğru bildiklerimizi yazdık, milletimizin, memleketimizin hayrına olan şeyleri paylaştık. Bu köşeyi okul kabul ettik, güzel şeyleri paylaşalım istedik.

Bizi adım adım takip edenler oldu, şunları da yazın diyenler vardı. Dediklerini de edep ve terbiye ölçüleri içerisinde yazdık. Kimisi yağ kabul etti, kimisi şamar, kimisi de kurşun. Kurşun asker değildik hiç olmadık ya… Kalemimizi satmadık, hatır gönül için birilerini asla kırmadık, fitne ve fesada girmedik. Atıştıklarımızda oldu. Yeri geldi ağız dalaşı ettik, haklı bulduklarımızla helalleştik.

Bir kısım dostlarımız gerçekten de bize yön verdiler. Adım adım takip ettiler. Onlardan Allah razı olsun. Bu fedakar dost kardeşlerimize, ağabeylerimize teşekkür ediyoruz. Onlar bizi hep utandırdılar, yazdıklarımızı eleştirdiler bize yön verdiler.

İdeallerimiz vardı: vatanı- memleketi- bayrağı, dini- imanı sevmekten başka suçumuz yoktu. Bizi yetiştirenler öyle yetiştirdiler.”Vatan- Millet Sakarya sizin düsturunuz” dediler. . Memleket ve vatan aşkıyla okuduk- yazdık paylaştık ve muhabbet ettik. Kendimizden de bir şeyler kattık, aldıklarımızı- okuduklarımızı sattık. Pazara elimizde olanı çıkardık, kusurumuza bakmayın. Bazen zamana bulamadık eskilerden sattık, bazen telaşla yazım hatalarında bulunduk. Tüm bunlar için sizden özür diliyor, affımızı istirham ediyoruz.

ALLAHISMARLADIK DOSTLARIM

Şimdi ayrılık vakti, şimdi veda zamanı. Vedaımız uzun süreli değil kısa süreli ama, biz kaderimizi de hesap ediyoruz, dönmezsek:”Hakkınızı şimdiden helal edin!” diyoruz. Bunu sizlerden istirham ediyoruz.. Dostluğumuz varsa dostluk hatırına ricada bulunuyoruz. “Ne olur ufak tefek kusurlarımızı bağışlayın- büyüklük gösterin bizi affedin ve hakkınızı da helal edin”.

Bir şeye sitem ediyoruz, başkalarının suçunu bize yüklemeyin. Su-i zanda bulunmayın ve bilmeden itham etmeyin. Dillendirilen o malum şirkette biz de ortak idik, içinde has bel kader çalıştık. Ama suçu günahı vebali yöneticilerine aittir. Sizin gibi biz de çok şeyimizi kaybettik. Zarar gördük, yıprandık, mesleğimizden erken ayrılmak zorunda kaldık. Çocuklarımızın rızkını verdik. Ancak bitişi, kapanışı bizim dışımızda cereyan etti. Hesabını- kitabını bilmiyoruz. Sorumluları var, muhasebesi var, hesabı onlardan sorulmalı öyle değil mi?

Gazetede çalıştık, matbaada çalıştık, soracaksanız gelin size oraların hesabını verelim. Ama sorumlu olmadığımız, bilmediğimiz şeylerden de bizi sorumlu tutmayın.”Sen orada olduğun için ortak olduk!” diyenler Allahtan korkun be bunu bana o günlerde niye söylemediniz? Bu zatlar diyorsa ki: “Biz ilahi adalette hesaplaşacağız. Ona da saygı duyarız..Ama arkamızdan ileri- geri konuşulmalarını bir kul hakkı kabul ediyoruz. Biz de onlara hakkımızı helal etmiyoruz.

Evet şimdi veda zamanı, şimdi ayrılık anı!...Büyüklerimizin ellerinden, küçüklerimizin gözlerinden öpüyorum. Akranlarımı muhabbetle sevgiyle kucaklıyorum. Dostlarıma- akrabalarıma haklarımızı helal ediyoruz. Arkamızdan hayır dua etmelerini istiyoruz..

Selam gönderen herkesin selamını alıp “Başımız gözümüz üstüne” diyoruz. Çıkışımız Cumartesi günü, uçuş ise Pazar sabahı saat 08.50 de olacak inşallah.. Hakkın misafirleriyiz, Rabbim ibadetimizi kolaylaştırsın ve kabul buyursun…