- 647 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
NASIL BİR BARIŞ
____En baştan şunu belirteğim ki, ülkem bir kan gölü,bir taraftan ana kuzuları adını verdiğiniz yoksul anadolu köylü çocuklarını sırtını sıvazlıyıp kürt savaşcıların önüne sürerken diğer taraftan kürt halkına zulmu, katliamı dayarcasına ölümlerin sayısı katlanarak günlük yüzü geçmekte,bir taraftan Kürt gerillalarının ölümlerine bile tahammül edemiyerek ölülerin kulağını organlarını kesecek kadar vahşileşen TC diğer taraftan aba altından sopayı göstererek barış/ı gevelemekdedir.Barış kiminle AKP li Kürt millet vekillerle mi ? yoksa savaşan kesimle mi? mesele orada...ki barış savaşan kesimi muhatap alınılmalı ve masanın başına PKK+BDP diğer tarafına TBMM+TSK olmalı ve
:::::::::::::::::::::::BARIŞ::::::::::::::::::::::::::::
1:En başta ’BİLİR KİŞİ TEMSİLCİLERİ’ Kurulmalıdır. Bu temsilciler hem Türk hem Kürt aydını seçilirken (Önceden ülkelerinde bu gibi konularda tercübesi olan) ve ülkelerinde bu gibi sorunu çözen ’İspanya ve İrlada’ aydınlarının davetiyle uzun bir çalışmanın sonucunda bir raporun hazırlanmasının. yapılması gerekir.
2;’FEDERESYON’ adı altında çalışma başlatan ’BİLİR KİŞİ TEMSİLCİLERİ’nin alt yapısı hazırlanırken can güvenliklerinin sıkı korunması için güvenceden ziyade..T.B.M.M’de bir kararname ile güvence altına alınmalıdır.
3;’BİLİR KİŞİ TEMSİLCİLERI’nin sunacakları raporları doğrultusunda ’ÖRGÜTLEME KOMİTELERİ’ kurularak geniş halk kitlelerine...işin vahameti ve ciddiliği haklılık iknası probagandasının başlatılması basın karşısında tartışmalara açılarak..gerilimin belli aşamalarla ...olumlu bir havaya dönüşmesi ve şehit ailelerinin ikna turları ile ’BARIŞ ’ortamı yaratılmalıdır.
4;Başta ’Dillerin’ Hak ve eşitliğinden yola çıkarak ’Eğtim Öğretim ’ yani ana dilde özgürlüğü baz
alırken.TBMM’de güvence altına alınmalıdır.
5;Siyasi yapılaşma sil baştan yapılırken ’FEDERATİV’ yapısallaşmanın hamurunu mayalanarak ileriki günlerde aşırı iktidarların değişikliğe gidilmemesi ve önerge bile verilmemesi için yine TBMM catısı altında güvence altına alınması gerekir.
6;Ekonomik yapısallaşmada..ki bence en ön sırayı alması gereken bir konu....başta ilkel tarımın moderin tarıma geçişi sağlanmalı..acil doğu ve güneydoğu anadoluda toprak reformu yapılmalı..kuru tarımdan sulu tarım/a ve hayvancılığın geliştirilmesi için devlet desteğinin sağlanması gerekir.Devlet kredileri hükümetlerin oy deposu halinde olan kişiler/e ağa,bey,tacir,tüccar gibi cambazların eline geçmemesi için yasa çıkarılması gereklidir.
7;Sanayıı dedikleri’EMPERYALİZMİN’ülkemizdeki montaj,lisans,taşaron,patent gibi fabrika bacalarınında ülkemizin her tarafına dağıtılması için yine yasa çıkarılması şart.
buna paralel batı metrepollardaki varoşlar/da yaşıyan kürtleri geldikleri yerlere teşvik edilerek gönderilmelidir.
8;Barışın güvencesi için acil zindanların boşaltılması yani hem dağdakilerin hem cezaevindeki siyasilere af verilmelidir.
9;Bu kirli savaşta ölen her iki tarafın mağdurlarına yüklü tazminatın ’FEDERESYON’ adı altındaki tarafa ödetilmesine karar verilerek BARIŞ sağlanmalıdır.
**Binlerce küfür tehdit aldığım halde böyle bir yazıyı kaleme almalıydım saygılarımla Kadir Haktan TÜRKELİ
Kadir Haktan TÜRKELİ
YORUMLAR
Barış adına yazdığınız yazıyı okudum. Anlatımınıza söyleyecek bir söz bulamıyorum doğrusu. Ancak bizim yönetcilerde kendi ülkelerini düşünecek kadar insiyatif sahibi olduklarını sanmıyorum. Önce uşaklıktan kurtulmalı bu gravatlı beyler. Sonrada kafalarını avuçlarının içine alıp, ellerini vicdanlarına koyup, kazanç hırsından vaz geçme cesaretlerini göstermeliler. Küçük ve kısa vadeli kazançlarından ötürü kendi ülkeleri adına kim ne derse onu konuşur oldular. Şöyle bir bakıyorum da utanıyorum doğrusu, Üniversite sayıları çoğalıyor. Üniversite mezunlarının sayısı artıyor. Teknoloji son çığrığında. Ama; ülkemizde ilkel yaşam içinde olan yığınlarca insanımız, okuldan beslenmeye, güzel yaşam olanaklarından, zorunlu ihtiyaçlarını gideremeye varıncaya kadar milyonlarca insan zor durumda. Az ya da çok biraz mülk sahibi olan insanlarımızın da yalnızlıktan kudurmak üzereler, nedenini çözemiyorlar. Oyalandırıldıklarının farkında değiller. Ne acı ! aradan tek bir cadde gecen semtlerin yaşam farklarındaki uçurumumun nedenini merak edip öğreneceklerine ,yaşam standartları iyi olan caddenin öteki yüzünde olmanın ilkel gururuyla, basit davranışlarıyla kendi insanını küçük görerek, aklı sıra yoksulluğu dışlayınca statüleri yükseliyor. Ve bu davranış içerisinde olanlar gittikçe çoğalarak palazlandılar. Adına ne denir bilmiyorum. Yarı aydınmı, soytarı mı? Oysa ki insanlığın en büyük erdemi birbirimizi tamamlayan, birbirimizin birer parçası olduğumusu anlama yüceliğini kavramakla çözümün yarısı demek. Oysa yöneticiler dahada körükleyerek halkı bir birinden uzaklaştıran kendilerine yabancı olduklarının ahmaklığının gizleyerek tabiki . Bunu gerçeken görmüyorlar mı? Bence görüyorlar, Öylesine uşaklaşmışlar ki , öylesine ödünler vermişler ki, geri dönüş yapamıyorlar. Üzücü elbet. Devlet kurmunda 19 yıl çalıştım. Teori olarak devletin halkının yakınında mı yoksa sermayeye bekçilik mi yapıyor. Bunu biliyordum. Ancak içinde çalışınca dilim damağım kurudu. Ben nasıl katlanabildim. Tabi ki hep konuşarak, direnerek, dışlanarak, tenkitler ve uyarılar alarak, baskı yaşayarak, yılımı doldurup derhal emekliye ayrıldım. Bir akrebe dönüşmüş, Halkı için bir adım atacağına inancım kalmamış, Yaşayıp görücez değerli dost. Bu ülke yöneticileri bağımsız davranıp kendi ülkesinin yararına çalışmaya başlarsa elbette 24 saat içerisinde de bir çok şey değişebilir. Ancak, bu davranışlar yürek ister ve insanını karşılıksız sevenler için geçerlidir. Yazınız için tekrar teşekkür ederim. Aydınlık saçıyorsun doğrusu.
keziban buldu tarafından 5/29/2012 3:50:58 PM zamanında düzenlenmiştir.
keziban buldu tarafından 5/29/2012 3:59:09 PM zamanında düzenlenmiştir.