- 6864 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
KARANLIKLAR VE AYDINLIKLAR ÜLKESİ-Satranç öyküsü
Eski zamanlarda, Karanlıklar (Siyah) ülkesini yöneten siyah Şah, Aydınlıklar (Beyaz) ülkesini yöneten beyaz Şah varmış. Şahlara yardım eden Veziri varmış.
Karanlıklar (Siyah) ve Aydınlıklar (Beyaz) ülkesi sürekli savaş halindeymiş. Biri diğerini yenemezmiş. Yıllarca o kadar çok şiddetli savaşmışlar ki sonunda birbirlerinin Kalelerini yıkıp, Fillerini, Atlarını ve Askerlerini öldürdükleri için Beyazlar ve Siyahlar ülkesinin; Atları, Filleri ve Askerleri (er-piyon) azalmaya başlamış. Kaleleri yıkılmış harabe olmuş, Artık savaştan ve birbirlerini öldürmekten bıkmışlar.
Fillerin hortumları ve dişleri kılıçla kesilmiş, bu yüzden Fillerde kesik izi kalmış.
Bu duruma üzülen bilgin dede; Karanlıklar ve Aydınlıklar ülkesinin Şahlarına mektup yazmış:
- “Ne kadar savaşırsanız savaşın, savaşta her iki taraf da kaybeder. Ben size savaş gibi ama sonunda ölüm olmayan, bir tarafın kazanacağı bir tarafın kaybedeceği, hiç kimsenin ölmediği ve kalelerin sağlam, Fil, At ve Askerlerin esir alınıp geri verildiği bir oyun, bir spor öneriyorum. ”
Aydınlık ve Karanlık (Beyaz ve siyah) ülkesinin şahlarına üzerinde 32 siyah ve 32 beyaz kare olan, oynanacak oyunun tahtadan kare şeklinde bir örneğini ve yazılı kurallarını koymuş. 16 Beyaz taştan yapılmış; Şah, Vezir, iki Kale, iki Fil, iki At, sekiz asker, 16 Siyah taştan yapılmış; Şah, Vezir, iki Kale, iki Fil, iki At, sekiz asker göndermiş.
Her iki şah da bu öneriyi kendi âlimleriyle görüşüp, inceletmişler, yorumlatmışlar ve kabul etmişler. Kurallar şöyleymiş;
-“Şah emir veren olduğu için her yöne bir kare gidebilirmiş. Her şahın bir veziri (beyaz vezir ve karavezir) olacakmış. Vezir emirleri; kale, fil, at ve askerlerine iletirken, kalelerin komutanı olduğu için artı şeklinde, fillere binip filleri yönettiği için fil gibi çapraz şeklinde gidecek ama At’a binmesini bilmediği için At gibi gidemeyecekmiş, askerlerle beraber yürüyebilecekmiş. Her asker (piyon) düşman ordusunu geçip son yataya varınca isterse Vezire terfi edip vezir gibi, Hatta Kale, Fil, At sahibi olacak onlar gibi gidecek” şeklinde kuralları koymuş.
Yapılan kura sonucunda ilk oynama hakkını Beyazlar kazanmış. Her oyunda daima beyazlar başlayacakmış. Sonrada da Siyahlar oynayacakmış. Herkes sırasıyla oynayacakmış, buna da hamle demişler.
-“Kim diğer Şah’ı esir alırsa, oynamaz hale getirirse galip sayılacak oyun bitecek, bir yıl boyunca da galip gelenin dediklerini yapacak” demiş.
Karanlıklar ve Aydınlıklar (Siyah ve Beyaz) ülkesinin şahları bu öneriyi kabul etmiş. Bir daha hiç savaşmamışlar, sadece birbirini esir almışlar.
Satranç sporu böyle başlamış.24.09.2011
Battal BAŞARAN
SATRANÇ ANTRENÖRÜ
Not: okul öncesi ve ilköğretim çocuklarına yönelik öyküdür.
YORUMLAR
Bu güzel hikayeyi çok sevdim güzel yazılmış kutlarım sizi