.............................................
Yüzünün ışığını söndüren ne? Sımsıkı kapattığın kapılarını, kalbinin yolunu bulan hüzünlere, onların koyu mavi serinliğine ardına kadar açtıran ne? Dönüp, dönüp tökezlediğin yollara bakıyorsun, biliyorum! Bildiklerim ağır bir küfe sırtımda. Bildiklerim azap vicdanım en geniş alanında. Bildiklerim bilmediklerimden korkutuyor beni... Bu kadarla kalsın nolur...Biliyorum sen açmazsın hüzünlere açtığın gibi kalbinin kapılarını bana... Korkularından bahsetmezsin satır aralarında bile... Tenim tenindeyken aynı düşe gittiğimizde öğrendim sıkı sıkıya gizlediğin hüzünlerini... Kendi hüzünlerimin üstüne koydum seninkileride... Her şeyin çözümü nasıl açıkca karşımızda duruyor apaydınlık. Sırasını bile lütfetti hayat bize. Bir, bir üstesinden gelmemiz için. Üstelik Tanrı’ nın sana bahşettiği büyük bir güç var tüm bunların üzerine basıp geçmen için. Acılarını, hüzünlerini, sevinçleri seni sen yapan her şeyi yani benliğini bedeninde taşırken aynı özenle bende varım o benlikte. O yüzden büyük hatalarımız ortak hatalarımız oldu. Bu sebepden nefretlerimiz aynı oldu. Bir ince çizgi kadar uzak olmadık hiç bir şeyde. Esirgeyemedik düştüğümüz hatalardan kendimizi. Sende ne varsa ben ona koştum. Bende ne varsa hiç birinden vazgeçmek istemedin. En canını yakanı bile red edişime isyan ettin. Büyük hataların iki esiriyiz biz.
YORUMLAR
eğer gördüysen göstermekte o denli kolay olur hataları. ve bile bile kabullenmemektirdoğru olan. benim bu yaptığım hata dediysen ya da bizim. sen doğruyu bulursan o çok sevdiğini de doğruyla tanıştırırsın. güçlüsün biliyorum seni çok iyi tanıyorum. küçücük bedeninde kocaman, doğru ve sevgi dolu bir yürek var. her fırtına peşine güneş açar gelincik. ve bulduğun doğrulara sım sıkı sarıl sakın bırakma...seni çok seviyorum bunu da unutma...