İŞİN ASLI

• 15 Aralık 2007 Cumartesi 20:27:12

15.12.2007 Tarihinde "İfade Özgürlüğü ve Örgütlenme Hakkı" üzerine bir panele katıldım.Yine devletin bazı kurumlarına sitemle karşılaştım maalesef.Çünkü millet olarak iki önemli özelliğimiz var; bol bol şikayet etmek ve öz eleştrıriden kaçınmak.Söz aldım ve şöyle konuştum;
"Kanaatim o ki toplum üç kesimden oluşmaktadır,Siyasetçiler-Bürokratlar-Sivil toplum .Bu üç kesimin efendisi sivil toplumdur diğer iki kesim ise hizmetkar sınıfını oluşturmaktadır.Sivil toplumun bu iki kesimi kontrol altına alması için bilgili ve nitelikli olması lazım.Aksi takdirde siyasetçilerin kabaran iştahını ve bürokratların kaba davranışlarını dizginlemek kolay değildir.Bu bilgilendirme çalışmaları da ancak STK ları tarafından yapılabilir fakat STK ları bu konuda pasif çalışmaktadırlar.bu salonun bu gün yarı dolu olması da buna işarettir.katılımcı demokrasiyi beceremiyoruz.Platformda konuşmak kolay önemli olan sahaya inmektir halkla bütünleşip arkasına alabilmektir.Bilindiği gibi toplumun lehine olan projelere Avrupa birliği fonundan destek verilirken konferans panel tarzı çalışmalardan ibaret olmaması şartı getiriliyor çünkü bu tür etkinlikler pek yarar sağlayamıyor belki bilinçli olanları bilgilendirmede fayda sağlar ,o kadar.Hak arama bilincini vatandaşlarımıza anlatmak için Mazlum-der bir ekip hazırlığı içindedir. iki aylık bir kurs açmış, çalışmaları devam ediyor.Umarım diğer dernekler de bunu örnek alırlar.Geçen sene Melik Ahmet Lisesi Müdürü olarak Meslek Odalarına kendilerini öğrencilerime anlatmak için resmi yazıyla müracaat ettim, ayrıca Baroya iki defa bizzat gittim neyse bir avukat gönderdiler ne yazıkki bir sınıfta iki saatlik bir tanıtım yapıp fotoğraf kamera çekimi yaptılar devamı gelmedi .Halbuki öğrencileri yetiştirirsek,geleceğin siyasetçileri de bürokratları da kendileri olacak ve toplum nispeten rahatlayacak. başka bir ifadeyle bu bir kültür meselesi,daha toplum olarak bizim birbirine tahammülümüz yoktur, acaba ben "Bismillahi Teala" diyerek konuşmama başlasaydım salondaki katılımcılar nasıl karşılarlardı? Bunu özeleştiri olarak aktarmak istedim.Saygılarımla.