SATI KADIN’IN BİZE HATIRLATTIKLARI
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Kazan Ovası’na adını veren ve bir yaz günü Atatürk’ün gelişiyle tarihte yerini alan Kazan köyü, hemen bütün siyasi atmosferinde önce Satı Kadın havasını teneffüs ettirir.
Satı Kadın; hayatı ve siyasi döneme geçişi itibariyle sık sık kendisinden bahsedilen bir hanımefendi. Lider veya önder sıfatını taşıyan insanların dikkatini celbetmek ve onların liyakatını kazanmak kolay değil. Ama, konuşmaları, misafirlik hassasiyeti, davranış biçimi ve ümitvar oluşu itibariyle Satı Kadın, Türk Milleti’nin büyük önderi Mustafa Kemal Atatürk’ün gönlünde yer edinmeyi başarır. Tarih bizi; henüz Cumhuriyet’in başları sayılan 1935’lerde Meclis’te yer alan ve ilk öncü kadın milletvekili kimliğiyle kadınlardan sorumlu olarak görevlendirilen Satı Kadın’dan haberdar etmektedir.
Burada uzun uzadıya Satı Kadın’ın malûm olan hayatını anlatmaktan ziyade, onun açtığı çığırda yürüyememenin ne derece önemli ve sıkıntılı olduğuna dikkat çekmek istiyorum. Bugünkü topluma şöyle bir bakınız. Daha ziyade toplum içinde gözde olmaya heveslenen, bunun için de her türlü rezaletten şöhret çıkaranları bir inceleyin. Meselâ Semra Kadın’ı; evlâdını kendisine gösterilen geçici itibara kurban verecek kadar işi berbat bir noktaya götüren anayı. Halâ aynı rezalete talip olan, aklı şöhrete çalışan, yeni bir izdivaç ile buluşmaya çabalayan ve edepli bir hayatın faziletini de umursamayan biçareyi.
Meselâ, bir çok meselâ içinden Tuğçe Kazaz gibi; model diye arandıkça kendisini cevahir mihengine oturttuğunu zanneden zavallıları, ki ilâhi adalettir varıp Hıristiyanlığı seçenleri. Kısa sürede adı sanı yok olan geçici dünyalıkları ve magazin sayfalarının süsünden öte maharetleri olmayan nâzeninleri..
Daha sayalım mı? Üç-beş koca yetmeyen cadıların yeniden taze oğlan avlama sanatından, birkaç yıllığına namusunu komprador moruklara pazarlayan ve Anadolu kadınının ‘şıllık’ diye tarif ettiği nam-ı diğer manken ya da modellerin patron tavlama meziyetine kadar sosyete rezaletlerini bir bir deşifre edelim mi? Gerek yok, ihtiyaç da yok.. İslâm ahlâk ve adâbında bu türlü rezilliklere yer olmadığı gibi, bütün bunlar Osmanlı ve Türk kadınının da mizacından emsaller değiller. İlimce cahile yakın olsa da, yaşama üslûbuyla düzgün ve edebli bir köy muhtarı kadın, bana göre, kadın görünerek bu topluma zarar veren en ilimdar kadından daha değerlidir. Öyle olduğu içindir ki Atatürk’ün gözüne girerek milletin özünde yer edinen Satı Kadın, Kazan Bölgesi’nin Susuzlu eski vekili Şerafettin Yüksel’den tutun da, yakından tanıdığım hayırsever insan Hamdi Eriş’e kadar, bir çok milletvekilinden önce ismine müracaat edilen bir değerli siyasidir. İlk öncü kadın işte O’dur. Çünkü onun takip ettiği yol, bu milletin varlık sebebi olan nesilleri yetiştiren her Kadın Ana gibi, asaletli bir yoldur. Asaletinde Nene Hatun’luk, sefaletinde Kara Fatma’lık vardır ve şeceresinde üç kuruşa, Morukları Evlendirme Merkezleri’ne post serip hafiflikler yapmak yoktur.
Keşke, ekranlarda boy gösterme adına cemiyet kamburluğundan öte maharetleri olmayanlar da, cahil kalsalardı da, -vekil olamasalar bile- bir şekil olabilselerdi..
YORUMLAR
satı kadının ayağından kesip attığı tırnakları bile olamazlar...vücutlarını pazar tezgahında sergileyen adı al ve kullan beni meyveleri ....kadına benzeyen fakat kadın olamayan insan müsvetteleri......fiatlarıda günden güne düşerler....kalemin kaviliğini biliyoruz ara versede vazgeçilmeyenlerdendir...özlemişim ustam saygılarımla
bekirce
Selam ve dualarımla
Tarihimizde önemi yer tutan Satı kadın gibi bir değeri bizlere hatırlatan yazınıza tebrikler ve çok çok teşekkürler.
Hak ettiği yerde görmek büyük mutluluk.
Selam ve saygılar...
bekirce
Teşekkürlerimle selâm ve dualar olsun efendim
Millete hizmet bacağını açmakla değil, asaletiyle, namusuyla milletine öncülük etmekle olur... Geleceğimizin gençleri de; keşke mankenleri değilde, Satı Çırpan gibi önemli işlere imza atmış, kişilikli insanları örnek almayı becerebilse... Değerli bir görüş ve mantıklı savunma... Allah, sizin gibi düşünenleri milletimizden eksik etmesin...
bekirce
"Asaletinde Nene Hatun’luk, sefaletinde Kara Fatma’lık vardır."
Hayatımda okuduğum en çarpıcı kadın tanımlamasıydı. İyi ki farkettirmişler sizi bize. Kısa fakat öz bir şekilde, film sonlarında görünen dervişler gibi, diyeceğinizi ala bir şekilde dediniz ve çekildiniz.
Harika!
Alkışladım.
bekirce
Muhteşem!..Böyle tarihe mal olmuş değerlerimizi dile getiren Usta Yüreğe teşekkürlerimi sunuyorum.Var olunuz Üstadım.Ne tarafa dönsek zehirlerin salgılandığı bir dönemde dik duruşunuz ve seçiminiz bizleri gururlandırıyor.Allah'a emanetsiniz.Saygılarım sonsuz...
bekirce
Her daim bana destek vermenizden dolayı size çok teşekkür ederim.
Nasılsınız efendim? İnşallah iyisinizdir.
Selâm ve dualarımla saygılarımı sunarım efendim..
Kadın öyle ayaklar altına alınmaya çalışılıyor ki bu zamanda.Dizi sektörü,magazin sektörü ,sinama sektörü kadın sadece alışveriş çılgını,modayı takip eden vede aşk ,sevgi kisvesi altında şehveti öne sürülen kişiliğe büründürülmaye çalışılıyor.
Çok güzel bir konuya değinmişsiniz kaleminiz daim olsun.
Saygı ve hürmetlerimle.
bekirce
Çok teşekkürler kardeşim..