- 1056 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
TUR OVASI MI ? TRUVA MI ? ( Batur'ca Denemeler )
TUR OVASI MI ? TRUVA MI ?
Osmanlı Türkleri istisna olmak üzere ; Balkanlar’da yaşayan
Türkler’in tamamı Karadeniz’in kuzeyinden, Karadeniz’in
batısına ve Marmara’nın kuzey, batı ve güneybatı bölgelerine
ulaşmışlardır.
Kazım Mİrşan’ın Kuzey Türkleri diye tabir ettiği bu Türkler,
bin yıllardır ve onbin yıllardır bu diyarlarda yaşamaktadırlar.
Uzun boylu, beyaz tenli, yeşil gözlü-çoğunlukla mavi gözlü- ve sarı
saçlı olan bu Türkler beyaz ırkın (brakisefal) en belirgin özelliklerini
taşımaktadırlar. Türkler , bu bölgelere güçlü bir şekilde geldiklerinde
Avrupa’da var olan toplulukların uygarlıktan bir haberlerinin olmadığını
artık biliyoruz...Bu durumda o dönemlerde oradaki insanların
Türkler’e bilgi aktarmaları zayıf ihtimaldir. O yüzyıllarda
Karadeniz’in batı bölgeleri ile Marmara’nın
batı ve kuzey bölgelerinde yaşayan insanların kullandıkları şu
ifade çok önemli ve bu yazımızın temelini oluşturacak özelliğe sahiptir.
Şunu söyledikerini öğreniyoruz...
" TURAN ELİ’NDENİZ, DİLİMİZ URUMCA’DIR. "
Daha sonraki yüzyıllarda ; bu bölgelere yerleşmiş olan Turanlılar’ın
torunlarının ve de Turan Elleri’nden göç ederek yine Hazar ve Karadeniz’in
kuzeyinden buralara kadar ulaşan bu toplulukların, buralarda çok akınlar
yaptıklarını biliyoruz. Bu toplulukların devamı olan Hunlar’ın bundan 1500 yıl
öncelerinde ve yine bundan yaklaşık 1000 yıl önce Kumanlar-Kıbçak-Uzlar’ın
bugün ki, Gelibolu bölgelerine akınlar düzenlediklerini ve Doğu Roma’yı
defalarca batıdan kuşattıklarını ve surdan uzak bazı yerlerde de ayrıca savaşlar
verdiklerini tarih yazmaktadır zaten.
Büyük Kağanımız Atatürk’ün de; 18 Mart 1915’te Çanakkale zaferinin
arkasından “ Truva Savaşının intikamını da almış olduk bu zaferle” demiş
olması da; binlerce yıl önce gerçekleşen bu savaşın mazlum olan ve hileyle
yenilen tarafının da bizim atalarımız Turanlılar olduğunu doğrulamaktadır.
,Turova savaşı Çanakkale’de, yani Çanakkale Boğazı’nın doğu tarafında,
Çanakkale Savaşı ise Gelibolu’da, yani Çanakkale Boğazı’nın batı tarafında
gerçekleşmiştir. Sonuçta her iki savaşın da geçtiği yerin merkezini Ege’nin
kuzey ucu ve Çanakkale boğazı oluşturmaktadır yani aynı bölgedir.
Bin yıllardır bu bölgelerde var olan ve çoğunlukla buralarda hakim olan
bu topluluğun/Turanlılar’ın adının, gerek kendilerinin gerekse başkaları
tarafından bu bölgeye verilmesi en doğal bir olaydır. Bu durumda buranın
ilk adının “TURAN OVASI” olması akla uygun gelmektedir. Daha sonra
söyleyişteki kısaltmaları göz önünde bulundurursak “TUR OVASI”
denmeye başlanmış olabilir. Ovası sözcüğünde de zamanla kısaltma
gerçkleşmesi sonucu “TUR OVA” olmuş olabilir.
Peki Türkçemiz’de sözcük başlarında iki sessiz harf yan yana kullanılamazken,
neden günümüzde bu bölgeye “Truva” denilmektedir? Bunun cevabını
Şöyle vermek mümkündür. Zamanla Turanlılar’ın etkisiyle medenileşen (!)
diğer unsurlar, kendi dillerinde buralara Truva demişlerdir. Bizim
Turanlılar’da, kendi topraklarına onların tabiriyle hitap etmişler, yani
Kendi “TUR OVA” larına “Truva” demeye başlamışlardır.
"TUR OVASI"na ; batılılar “Truva” demenin yanında “TROYA” veya “TROY” da demektedirler. Bunu da inceleyelim. Henüz budunlar/milletler oluşmadan
önceki dönemlerde, “Anadolu’da şehir devletlerinin, 17 krallığın olduğunu
ve bir dönem bunların birleştiklerini ve başlarında da “TROİA KRALLIĞI”
olduğunu” tarih yazmaktadır. İşte bu “Troialar, Turaniler olmalıdır diye
düşünüyorum.” Troia sözcüğünün Troya olarak okunduğunu ve
zamanla Troy olarak kısaldığını düşünecek olursak, Troy’a adını
veren topluluğun bu Turanilerin yani Troiaların olması gerekir.
Bu Turaniler; Hazar ile Karadeniz arasından Anadolu’ya gelmiş,
Bir dönemliğine de olsa Ege kıyıları’na kadar ulaşmış ve yine
Bir dönemliğine de olsa Anadolu’yu genel manada yönetmiş olabilirler.
Bu konularla ilgili kurumlarda çalışanların, Türk Budun’a karşı tarihi ve mutlaka yapmaları gereken , yani yapmakla zorunlu oldukları görevleri vardır.
Bizim Truva diye bildiğimiz coğrafyanın adını “TUR OVASI” olarak veya daha kısa bir şekilde “TUR OVA” diye değiştirmeleridir. Bunu yapamıyorlarsa en azından “Truva” sözcüğünü Türkçe’ye uygun hale getirerek, “TURUVA” şeklinde değiştirebilirler. Bekliyoruz…
www.nafiztancaglar.com
Batur Nafiz TANÇAĞLAR
" Nafi Çağlar BUDUNLU "
18 Mart 2008
İstanbul / Türkiye
YORUMLAR
Nafiz Tançağlar
İlk yorumun sizden geleceğini ve kesinlikle geleceğini düşündüm ve doğru çıktı...Ben de sizin duyarlılığını için çok teşekkür ederim...Ben den de hürmetler...