Mevlana ile Mevlam Neylerse Güzel Eyler –Nariçe-

• 10 Eylül 2011 Cumartesi 14:41:28

hayrettin taylan
--------Nariçe-

-Bir duadır haykırdığım ,incindiğim sen kuytularındaki sesler. Hezimetlerinden sonra asi olan asi ırmağımda kirli bir sen akar.
-Yüreğinde oymacılık yapma işim beni mutlu ediyor.Seni seviyor muyum bilmiyorum;ama seni çok seviyorcasına yazmak beni mutlu ediyor.
-Sana gelmek için şarkılar söyler durur.Oysa ben yalnız seni besteler, çalar, susarım.
-Coşkularımda oynayan mutlu çocuk benim işte.Mazlumun ahını alan bir güzelin güzündeyim.Çürük gövdeli aşk ağacının yaprakları düşüyor yaramın üstüne, yarimin üstüne.Kapatması gerekirken tümden çıplak bırakıyor sensizliğimi.
-Mevlana geliyor,Şems yok yanında .Şair sen bensin, ben senim.
Gir koluma iki aşkı ikilemlerin kiliminde dokuyalım diyor.

“Şefkatlice tut elini yaralarımın üstünde… Şefkatlice… Beslediği kuzusu yeni ölmüşçesine hüzünlü duran çoban gibi okşa kalbimdeki yaralarımı. Sufi bir dindarın varlıklara gösterdiği şefkat ve sevgiyle iyileştir yaralarımı…”
–Mevlana dedim yukarıda Mevlam var, Mevlam şahittir ki bu içimdeki yaralarımın meftunu bensem, giden günahkardır.
Mevlana:
-Bu kadar seveni terk etmek en büyük günahtır .Bu güzelin günah- kebirleri artıyor.Bu da kibrin kibritine k’av olmaktır.

-Çare çırasını yakmış. Özüm aydınlık, gözümden sana akan mistik bakışlar.Gözbebeklerim içindeki bebeğe oyuncak sevgiler almış.
S’alıncağımız nefsimizin yanında. Nefsim ile hevesim arasında mayınlar. Ben biraz karışıyorum ben’e.

- Bir kuşun kanadında umudum, düşlerime düşmek üzere.Karışıklığımı giderecek sözlerin gerek.
Umudun sandalı gelir damlaların sahiline.Biraz beni de ağlatır
-Gitsen çok uzakların tuzağına, beni alır mısın ağına ya da gönül bağrına.
Ev sahibi sen ,dünya boşuna.Misafir olarak kabul etme, evinin direği yapsan.Ev her acının depremine, felaketine karşı feleğimle ayakta dursa , kabul edecek misin?
-Yoksa git Mevlam yolunu açık etsin ilahisini söyleyecek misin?

-Bak Mevlana ,bak aşk pirim anlamıyor bu Şems’in şemsiyesi altında damlalarını akıtan aşkın ayrılıkçı güzeli.
Mevlana:
- Senin bir saman çöpü kadar değer vermediğin yıkık gönül, arştan da üstündür, kürsüden de, levhadan de, kalemden de.
Hor bile olsa gönlü hor tutma, o horluğu ile gene de pek üstündür.
Yıkık gönül Allah’ın baktığı varlıktır. Onu yapan can ne kutludur.
Kırılmış, iki yüz parça olmuş gönlü yapmak Allah katında hacdan da, umreden de değerlidir.

Duydun mu içimde ağlayan çocuk viranlarında aç, susuz, sensiz.
Günahın var yanıbaşımda.Aşk mamasına alıştırdığın bebek, ağzında seni seviyorum emziğiyle gönül salıncağında ağlıyor.
-Gelsin Nariçe, gelsin gözlerimde büyütsün beni.Ben bakışların çocuğuyum.Ben mistik etiklerin eteğinde sözsüz büyürüm;ama aşksız büyümem diyor.

Damların sordum kuruyan yaramın hatırını. Neden böyle kabuk bağladınız:
-Aşk, kanayan yaraya sevgilinin damlalarının karışımıyla oluşan karışık demler çeşnidir dedi.
-Sen kanayan ol, ben de damlayan.Karışalım böylece .Kanasın, dökülsün uzak kalışımız aşka.

Böyle sonbaharı ateşe veren sözler söyleyip durdu.
-Dereler çoşmuş içinde belli.Dicle olmaya gidiyorsun.Bense özümle, seni sevip bekleyen iki gözümle Fırat’ım.

-Yarın Mezopotamya ,yarin Basra. Haydi akalım , haydi yakalım suları.
-Hüzün derinlerde kalsın, temizlensin buluşmalar.Yıkansın vuslatın bağrı. Bağrı yanık türkülerin dilinde dilimde seni söylesin.

-Ben ulaşılan sevdaların Şems aynasıyım dedim.
Mevlana sus biraz dinle beni aşktaş dedi:

- Yüreğim…
Toparlan gidiyoruz “Yâr” deyip susalım, “Yâr” dandır deyip razı olalım!.. Biz kısaltmadık aşkı…Takdire boyun eğmek gerek yüreğim!.. Kader, güllerimizi eğse de; Elhamdülillah, diyelim…
-Şükrü bilmeyen Şükrü olmuşsun.Asi olan asinin dili olmuşsun.Bir tesellinin tespihini çekmeyi bırak dercesine. Beklemeyi şifreledi kadim dostum.



Bir düş kendi düşlerini düşüncelerimin sepetine bıraktı.Usumda döllenen aşkın usanmadıklarıma ulaştırdı.

Sevdan ilmek ilmek işlenmiş içlerimin ta içine.Dinmez bir sızının sözlüğü olup narımı suluyorsun Nariçe…
Tanelerin döküldü fig’anıma .Şimdi her adımda senden bir iz,senden bir tane aşk.
-Tane tane seni topluyorum,görelim Mevlam neylerse güzel eyler .

Beğen