- 1366 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
BABAANNEME MEKTUPLAR....(9)
Rodopların Asil Kadını....
Gecenin, ileri saatlerine rağmen yine aklıma geldin...Sana bu satırları yazmadan uyuyamadım...Hatırlarsın...Rahmetli dedem sana takılmadan edemezdi..Bu yüzden zaman,zaman seni kızdırırdı..Sende ona edep ölçüleri içerisinde söylenirdin,söylenirdin...
Babaanneciğim kızmazsan sana bir şey belirteceğim..Dedem Anadoluya gelmekten hiç
şikayet etmemişti,ama sen hiç susmadın, hep oralardan yanık,yanık bahsettin..Sanki sen orada bir parçanı bırakmıştın...Sanki oralardan koparılmış bir çiçektin sen...Bugün bunu düşününce ben dedemle senin aranda bu tesbiti rahatlıkla yapabiliyorum...
Mari !.gelin bana bir tas su verirmisin.. Cümlesinden sonra,bir memleket türküsünü senden yanık,yanık dinlerdik...Hemde çok büyük bir keyifle...
Hatırlarmısın,bu günki gibi belleğimde, çiflikte yenidoğan köpegi kuçe,kuçe çağırp
beslerken,benimde seni takip ettiğimi farkedince...Annemi hatırladım deyip, çok severdi böyle hayvanları sözlerinin sonunda gözlerinden birkaç damla yaşın geldiğini...
Belki köyünüzün belalısı İbramı hicvederken kıpkırmızı kesilen yüz hatlarındaki,asalet,
hiddet,başkalık büyülerdi bizi,ilgi ile dinlerdik bitanemi:
Sevgimi kurtaramadım İbram köpekten , sözleri çocukluk günlerine kadar götürürdü seni..
En sevdiğin yemeklerden biri kaçamaktı..Birdiğeride sabahları iki üç günde bir, tepsiye döşenen ana maddesi mısır unu,peynir ve tereyağ olan o müthiş taamı biz de çok severdik...Adıda yazma kaçamaktı..Şahsen yazma kaçamak gününü ben, iple çekerdim..
Dedemde bu yemeği sevdiği için hiç atışma olmazdı aranızda....Ama...
Rahmetli dedem seni kızdıracağı zaman ;
Mari! papara mı,mamaliga mı yapıyorsun?cümlesini kurar,sende onun gözlerinin içine ters,ters bakardın....O gün için anlam veremediğim o şifreli atışmalar beni nerelere götürdü bilemezsin...
Aslında birer yemek çeşidi olan papara ve mamaligayı ben hiç yedigimi hatırlamıyorum..
Ama dedem bu iki kelimeyi söyleyince senin tepkine de anlam veremezdim......
Şimdi sana bir sırrınızı daha çözdüm desem...Torununa inanırmısın?Bana neymiş o sırrımız dediğini duyar gibiyim...,
Hiç ısrar etme, çözdüğüm şifreleri bu mektupta açıklamayacağım..
İstersen onu bir dahaki mektubuma bırakayım ,birazda sen merakta kal...
Bakalım torunun seni çok dikkatlice takip edebilmiş mi...?
Verdiğin ipuçları ile doğru yerlere ulaşabilmiş mi...?
Heyecanlandın değil mi?Biraz sabır lütfen...
Bu arada tütün konusundaki uzmanlığına da diyecek yoktu hani..Kaliteli tütünlerin rakımı
200 metreyi geçmeyen kıraç alanlarda yetiştiğini belirtir..Daha sonra dağ bölgesi tütünlerinin en son olarakta ovada yetişen tütünlerin değerli olduğunu bildirirdin..Bir
sohbetinde köyünüz Mahmatlının en aranan tütünleri ürettiğini,çünkü konumunun
kıraç bir coğrafyada bulunması üretilen tütünleri değerli kıldığını belirtmiştin..İlave etmiştin Yenice Tütünlerinin değil ülkede,dünyada ün yaptığını anlatmıştın..Hatta rahmetli
ninenden dinlediklerinle Yenicede sen doğmadan yıllar önce çıkan bir yangınla şehrin kül olduğunu kentte ayakta birkaç yapıdan başka bina kalmadığını,bu afetten sonra tütün
üretim üstünlüğünün Yeniceden Dramaya geçtiğini hüzünle anlatmıştın..İlave etmiştin
rahmetli dedenin dedesi Hacı Hafız İsmail Efendinin de Kazada bulunan evinin ve değer
verdiği bir çok el yazması kitabınında bu afatta yok olduğunu,bir kaçını dedemin özenle
sakladığını elemle anlatmıştın..
Bu konuyu da özenle araştırıyorum.Çok değerli bilgiler edindiğimi şimdiden söyleyebilirim..
Selam ve dua ile...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.