Ferhat’ın Şehit Oldu Gülyara
hayrettin taylan
-Pürüzüne takılı bahtımın kablosu.Elektriği kesilmiş bir Mecnun gibiyim. Gözlerindeki ışıltıyla aydınlanıyor ruhum.
Yalnızlık aşktan katıdır. Katmanlarını biliyorum.Sen uzayın orasındasın biliyorum.Bulutsuzluk özlemim ondan olmalı. Sözlerin gözlerinden önce geliyor bana.Benimle ilgili kullandığın her cümle sızılıp geliyor.
-Çok bilindik aşka silindik. Ağlayanların arasına biz de katıldık.
Oğlu şehit olmuş bir annenin gözyaşlarına biz de katıldık. O gün daha da dertlendik. Biricik yavrusunu kaybetmenin dayanılmazlığı ve sonrasızlığı nasıl anlatılır ki?
-Sen hiç şehit oldun mu ki ? Ya da her şehit cenazesi sonrası içimizdeki öfke kadar öfkelendin mi bana.
-Bir anne yüreği kadar kanadı mı yüreğin.Bir çapulcunun tuzağına düşen o gencecik filizlerin ömürlerini hangi gözyaşları yeter ki?
-Her gün ölüme yakın sevdalar yaşarken ,sevdiğini düşünemeyen o gençlerin sevdasıyım ben.
-Sınırda ölümle kalım arasındaki cehennemi yaşarken biz kendi cennetimizden kovulmayı sevdik.
-Herkes kendi acısı, hıncı kadar konuşuyor.Bilinç yok, suçlamak o kadar basitçe ki.
-Beyinleri sorgulayışta zorlanıyorum.
-Şaşırmaya gerek yok. Gereksiz bir kipti bu acıyla çekimlenen.
Kim için maşa olduğunu bilmeyen zavallıların ,kim için yaşadığını,kimi sevdiğini bildiği halde bu kadar basit ölümlere teslim edilmesi doğru mu ki?
- Şimdi gel de Ferhat olma. Sen ve acılar Şirin olup dağlarda bağrımızı yakarken.
- Yürek silahımızı almak yerine, bilinç ve sosyal filtremizi almak doğru olmaz mı?
Akan kanla beslenen azınlık sülünlerinin vicdanları satın alınmıştır.Taşla en kötü pisliğin karışımına çevrilmiştir.
-Bu beyinlerin çevirmenleri olan derin sülünlerin oyunu bitmeli.
Sürekli acılar doğuran bu uluslar arası derin oyun bitmeli. Ağlayan analar da gülmeli ,gülmeyi unutan sen gibi, ben gibi Gülyara.
-Sen bir aşka anne.Birisi bir şehide anne, birisi zındık bir eşkıyaya anne. Dünya böyle karışık pizza gibi farklı tatlar, acılar, renkler, resimler sunuyor.
-Sen orda mayınları döşe.Bir gün bende basarım sevgili. Yüreği ağlayan anaların aşk evladıyım. Bağrında milyonlar barındıran vatanın tükenmez kalemiyim.
-Herkese, her sevdaya, her fikre,her ömre yer açtık.Biz olmaya büyüdük. Yar saçların neden dağınık.Bırak şu ağlamayı.
-Efil efil esen rüzgarım dokunsun saçlarını. Ben oradayım, esen yelin, ağlayan anaların, bitmeyen acıların, yaraların, akan kanın, boş kovanları bir de senin yaralı yüreğindeyim.
-İnsan olmaya biraz fazla, senli kalmaya biraz azım işte.Dağlar , öyle mi ki? Altında binlerce gizem barındırır. Aslında insan ile dağ benzer. Dağın altında her şeye rastlarsın.Su, maden, petrol, gibi sonsuz cevherle,üstünde yeşillik, taş gibi görünen örtü. İnsana ne kadar benzer.İçimizdeki cevherler, dışımızı süsleyen fizik.
-Şimdi bu dağların bağrında Ferhatlara tuzak kuran hainlere kızıp yaramı ihmal etme.
-Hayat kendince akar.Durmayı bilmez. Sen sevdasın, sen aşka büyüyen acının son resmisin.Ağlamayı bırak.Bu toprağın her karışında şehitler var.Karış karış aşk ve kan kokuyor.Bu sevda bitmez bilesin Gülyara
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.