- 367 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Ne kadar çırpısam ve mahçup olsam da halim!
Ne kadar vezih bir dili vardı
Tüm uzuvlarımı bir bir etkileyerek kendi melalini hüzünle yaşattı
Sessiz ve reinden hissettiğiğm tınılar vardı, ötenin senasından bahsediyorlardı
Ruhum hiç yabancılık yaşamadı,kalbim yaşadığı şaşkınlığı üzerinden hiç atamadı
Her lahzasında feyiz sardı
Sualler sukut ettiren bir nazardı,kalbim inşiraha nasıl adaydı
Neden bu hal yıllar sonra halimin fakirliğinde yaşanan en latif duygulardı
Sanki umutlar kanatlanmış, vecdim anbean artmış, hiçbir esaretimde kalmamıştı
Bir başka alemin içindeydim
Dilegelen terennümler için ne kadar sefildim, neden bilgisizdim
Müddetin ramında olan bir nefestim,nasıl bir hesabı fark edemeden tükendim
Nedamet zamanıydı, hıçkırıklarım durmuyor,medet etmek kifayet etmiyor dedim
İçimde sakladığım nehiyler
Kalbime reva gördüğüm lekeler, o an günyüzüne çıkıyordu
Ne kadar çırpısam ve mahçup olsam da halim buna kifayet etmeye erişemiyordu
Zaman zaman sual ettim, acaba rüyada mıyım dedim ve neden kendimden geçtim
Ahir zamandan bahsederler
İçinde yaşadığı vakti, neden hakkıyla akledip bilemezler
Alıp götüren zamana, hesap edilemeyen feryada,ah ettiren hicrana ne söylerler
Vah etmekle, keşkeler güruhuna girmekleve böyle teselli olmayıda ihmal etmezler
Her nefesin aziz olduğunu
Hidayetin elbette ki bir vakti olduğun, mağfiret edildiğini göremezler
Can çıkmadan,tevbe kapısı kapanmadan nihayet’e kal edilmez, ilkesini bilmezler
Ulu orta konuşmayı,hukuk adına yıllardır yaptıkları katliamı, neden düşünmezler
Mustafa CİLASUN
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.