- 1567 Okunma
- 5 Yorum
- 0 Beğeni
HACCA GİTME!..
“Hacca gitme, hacet bitir” diye bir söylem vardır bilirsiniz. Yani öncelikle haceti olanlara yardım, çare…
Zaten Hacca gitmenin de kurallarından değil mi bu?! Önce ailemiz, sonra komşumuz, sonra mahallemiz, şehrimiz ve ülkenin tümü, en son da dünya ülkeleri, hiçbir ihtiyaç sahibi kalmadığında, göğsümüzü gere gere, gönül huzuruyla gidebiliriz! Çünkü İslam’ın özünde, merkezinde insan var ve insana yardım, ibadetlerin en büyüğü. İnsanı hoşnut etmek, mutlu kılmak Allah’ı hoşnut edip mutlu kılmak aynı zamanda…
Demiyor mu zaten, bana olan borçlarını, hatalarını, eksikliklerini affedebilirim ama bana kul hakkıyla gelme! Unutmamak da gerek ki hepimizin birbirimiz üzerinde hakları var! Güzide Peygamberimiz de demiyor mu, “Komşusu açken, tok yatan bizden değildir!” “ Evinizin önü, arkası ve yanlarından 40 mahalleden sorumlusunuz!” O halde, eller cebe, iki dilim ekmeğimiz varsa, biri ihtiyaç sahiplerine…
Bir kısmını, varsa çevremizdekilere, kalanı açlıktan ölen, sömürülen Somali’ye. Şayet varsa bir miktar vicdan, bir miktar acıma duygusu ve insan sevgisi, Somali’ye…
Biz bir gün, üstelik 24 saat de değil, aç ve susuz dayanamayıp kıvranarak oruç tutarken, onların aylarca aç oluşlarını ve neler hissettiklerini, yaşadıklarını düşünelim! Klimalı evlerde, serin serin bir yaz geçirir, tenceremiz her gün kaynar, alışveriş arabalarımız küçük dağ yığınları oluştururken, Afrika’nın sıcağında, aç susuz, bir dal parçalık gölge, bir evim diyebileceği dam altı bulamayanları düşünelim!..
Biz çocuklarımıza, beğenmedi, sevmedi, diye çeşit çeşit yiyecekler, dondurmalar, çeşitli içecekler sunarken, çocuğuna verecek bir bardak su, bir kaşık yemek bulamayan bu insanları, Müslüman kardeşlerimizi düşünelim!..
Çocuğumuzun çok istediği pahalı bir giysi, oyuncak ya da yiyeceği alamadığımızda, içimizin nasıl acıdığından yola çıkarak, çocuğumuzun kucağımızda açlıktan ağlayarak, gün be gün eriyerek, kollarımızda can verişinin kahroluşunu düşünelim!
O çöpe attığımız ekmeklerin, yemeklerin bile, onlar için ziyafet olduğunu düşünelim!..
“Hacca gitme, hacet bitir” söylemiyle ele alınışı da yanlış anlaşılmasın lütfen, harcamalarımız ve gideceğimiz yerler, Hacla sınırlı değil şüphesiz, En önemli ziyaret mekânı ve ibadet boyutlu oluşla, önemine vurgu adına, o şekilde ifade edilmiş olsa gerek!
Muhakkak ki tüm keyfi yurt dışı gezileri, lüks otellerde tatilleri ve bilumum aşırıya kaçan lüks tüketimi, müsrifliği de kapsamakta!..
Sahi, siz hiç açlıktan ağladınız mı ya da bayıldınız mı?!
Düşünelim derim ben!..
p.r.alkan
SOMALİ’YE 5 TL YARDIM İÇİN
AFRİKA yaz 5601 - (Diyanet)
AFRİKA yaz 2868 - (Kızılay)
Ayrıca her bankadaki hesaplara da yatırılabilir.(Öncelikle de yakın çevremizde açlıktan bayılacak durumdakileri göz ardı etmeksizin!)
NOT.
Bu yılki beden sağlığının zekâtı olan fitre miktarı kişi başına en düşük 7,5 Tl, üst sınır yok, maddi olanağa göre…
Tutulamayan oruçların fidyesi de aynı miktar olup 7,5*30= 225 Tl alt sınırıdır, üst sınır, yine maddi olanağa göre…
Ayrıca varsa mal, mülk, para ve altının da zekâtı…
YORUMLAR
perihan reyhan ALKAN
okuduğum yazı bizlerin yardıma muhtaç olan insanlara yardım edelim mesajını veriyor. eleştirileri görünce doğrusu şaşırdım buradan ben kesinlikle hacca gitmemeyi değil aksine şu an zor durumda bulunan kardeşlerimize yardım etmeyi anladım.. ellerinize sağlık.. Rabbim nice muhtaçların dertlerine derman olsun
T-REHBER tarafından 8/10/2011 2:18:22 PM zamanında düzenlenmiştir.
perihan reyhan ALKAN
Ben bu hadisi hiç duymadım ama adaşım hanım efendiyi çok iyi anlıyorum..Evet sadaka mekanizması ya da zekat en yakınından en uzağına doğru tasnif edilmiştir dinimizce, söyleyecek sözüm yok buna ancak, Somalide açlık karşısında ölüm yaşanıyor hani hep deriz ya "Allahım kimseyi açlıkla imtihan etme" diye Bu kadar zor imtihandan geçen bir milleti görebilmek de bizim imtihanımız..Türkiye'de yoksulluk var.her yerde var tüm dünyada, yoksulluk insanlık tarihi kadar eskidir.. zenginler, yoksullar, orta halliler..vardı, varlar, var olacaklar..bu Somali halkını görmezden gelme lüksünü bize vermez atıyorum 15 lira zekatın varsa 10 nu hısım akrabana 5 ini oraya ver içine sinmiyorsa ama kestirip atma elini uzatana çek elini deme.bu vebali alma boynuna..vermiyorsan verme..Allah herkese her sevabı nasip edecek değildir..bu yüzdendir ki .ben de varken ötekine bakamam zihniyetini anlamıyorum..bu ambulansta gitmek zorunda olanla ticari taksisinde gitmeye çalışmak gibi bir şey..Elbette öncelikler vardır..ölümün önüne geçecek mazeret ancak kaale almamaktır bana göre saygılarımla
perihan reyhan ALKAN
DEVLETİN TOPLADIĞI YARDIMLARIN BİR KISMINI GÖNDERMEDİĞİ MALUMUNUZ.BU ŞARTLARDA DEVLET VATANDAŞINA YANLIŞ YAPARSA , VATANDAŞIN DEVLETE YAPTIRIMI NASIL OLUR.
YAZINIZIN GENELİ HAKKINDA YORUM YAPMAK İSTEMİYORUM.
"“Hacca gitme, hacet bitir” BÖYLE BİR HADİS YOK. Bu uydurmada olsa kaynağı yok. Ancak yazınızın genel çerçevesine katılıyorum. Türkiyede açlar ve hastalıklardan milyonlarca insan hastahanelerde kıvrabırken, laç alamazken, ne somaliye nede filistine yardım düşmez. nede hacca gidenin üzerinden bu vebal gitmez. Umresi veya haccı kabul olunurmu onu allah ve vicdani bilir.Ama bu ibadet suya düşer. Bu memleket aç. Kenyaya tanzanyaya veya afrikaya bu ülkeden yardım caiz değil. Afrikayı sömüren şerefsiz devletlere karşı yaptırım uygulanmalı.olarla sorunsuz diplomsi buna dayandırılmalı.
saygılar.
perihan reyhan ALKAN
kizilbaba
Sizin vurgu yapmak istediğiniz alanı gayet iyi anlıyorum. Benimde vurgu yapmak istediğim şudur;
1.Bir yanlışı söylyebilmek için veya bir doğruyu haykırabilmek için, ASLA BİR HAKKI ÖRTMEMEK GEREKİR. VEYA DİNİ BİR FARİZAYI YOK SAYMAMAK GEREKİR.
Din kurallarını Allah cc, ve Resullah saa. koyar.Ve bunun için bir vazgeçilmez Kuran-ı Kerimimiz var. Allah cc, Muhammed saa. ve Kuranın hükümlerini hiç bir kimse değiştiremez.
2.ZATEN HAYKIRMAK İSTEDİĞİNİZ/MİZ yanlışlıklar ve hataları haykırmaya islam mani değil. yeter ki uslubunu bilelim.
3.Peygamber efendimiz saa. bir hadisinde buyururki; " men kezebe müteammiden, fel yetebeveh makğedehu minennar."-- " kim bana ait olmayan bir sözü bana dayandırır uydurur ve söylerse, cehennemde yerini hazırlasın." ben bu ikaza istinaden, değer verdiğim bir hanımefendi olarak sizi ikaz etmek istedim. Yoksa sizin bildiklerinize veya duyduklarınıza müdahele edecek kadar haşa küstah değilim.
4.Hadis, Tefsir,fıkıh,Kelam, akaid,hitabet, ve bir dizi islam ilimleri konusunda, sünni- caferi- şia- alevi mezhepleri hükümlerini en az bir müfti efendi kadar, veya dede kadar bilme kabiliyetine haiz eğitim aldım.
Özür dilerim efendim.İnşaallah saygıda kusur etmemişimdir.Aslında kolay kolay yorum yazmamaya dikkatederim. ancak sizi özellikle tüm yazılarınızı takip ediyorum. sizde gönderiyorsunuz zaten..facebook da ilke basin yayın da benim hanımefendi.
Gerekirse yorumlarımı silebilirim.
Saygılar..
perihan reyhan ALKAN
Benim vurguladığım doğru,islamın da doğrusu, yani ben koymadım o şartları, İslam söylüyor, hacca gitmeden önce, şu şu şartları yerine getir diye. Ayrıca ben bir yanlış, çirkin ya da İslama yakışmazlığı, İslama sokmak maksadıyla, tam tersi bir söylemi Peygamberimize mal ederek, insanları yanlışa götürme, doğruların üstünü örtme, İslama ve güzide peygamberimize leke sürme adına ve de kasıtlı söylemiş olsaydım haklıydınız. Ben de biliyorum, söz isnat etmenin bedelinin cehennem olacağını ama daha önce de değim gibi, kasıtlı ve kötü amaçlı bir söylem değil, İslam ön koşul koyuyor, bu söylem de bu gerçeğe vurgu yapıyor, yani o söz de, ben de, Hacca gitmeyin, onun yerine yardım yapın demiyoruz. Önce bu şartı yerine getir, sonra git diyoruz! Allahın da dediği bu... Farklı ya da haşa Allahın emrine karşı durarak alternatif sunmuyoruz.
Daha önce de ifade ettim,ben hep bu güne dek hadis diye bildim, öyle söylendi, araştırdım da ama rastlamadım, art niyetli olmadığım ve hacca gitmenin şartlarıyla örtüştüğü için de belki de diye kullandım, keşke kullanmasaymışım ama Allah niyet ve düşüncemi biliyor, Bilinçli ve kasıtlı bir suç işlemiş değilim. Hem zaten o nedenle de dualarımızda, bilerek ya da bilmeyerek işlediğimiz suçlardan affımızı istemiyor muyuz?
Uyarınız için de teşekkür ediyorum lakin siz buradaki herhangi biri olmayışınızla, isterdim ki yazımı gördüğünüz anda, yanlış gördüğünüzü,kulağıma fısıldayarak düzeltmemi temin edesiniz.
Ben de sizin boyutunuzda olmasa da,Hadis, Tefsir,Fıkıh,Kelam,Akaid ve Hitabet dersleri aldım. İlk Cuma hutbemin de konusu, İSLAMDA KADIN HAKLARI ve ayrıca ZEKAT dı. Bu söylemi orada da kullandığımda, maksadım anlaşılmış ve tepki de almamıştım. Sanırım burada zeminin ve zamanın darlığından ve de sadece yazıyla iletişimde oluşumuzdan yanlış anlaşıldım.
Özetle ben, yardımlaşmanın haccın öncesindeki koşul olduğunu vurgulamak istedim,islamın da dediği gibi...Hacca gitmeyin, onun yerine yardım yapın demedim. Ben kimim ki, haddim mi, Allahın buyruğuna karşı gelip alternatif sunmak.
Allah amacımı biliyor, yazdıklarımla ne demek istediğimi de, o nedenle beni suçlamayacaktır sanıyorum, kendisi bilir yine de gerçeği ama...
Diğer arkadaşa da dediğim gibi, bin pişman oldum bu yazıyı yazdığıma, bu kadar farklı ve yanlış anlaşılacağımı tahmin etsem hiç yazmazdım, hele de hakaretler, saygısızca isnatlarda bulunup hiç de haiz olmadığım yaftalanmalarla karşılaşmak beni çok üzüp incitti doğrusu.
Neyse her şeyin gerçeğini olduğu gibi, bu olayın da gerçeğini Allah biliyor ve O'nun bilmesi de bana yeter.
Selam ve saygımla Allaha emanet olunuz ve Allah her daim yanınızda ve de ellerinizi tutuyor olsun efendim.