- 848 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
DAMDAKİ DÜŞMAN
Damda yatmak Urfa insanı için bir zorunluluktur. Çatısı olmayan beton evler geceleri cincıklı hamam kadar sıcak olurdu. Çocukluğumda sinekli mahallesindeki evimizin damında yatmış biri olarak müthiş zevk alırdım. Dam, güneşin batmasına yakın saatlerde kuyudan çekilen serin sularla yıkanır temizlenirdi. Sonra yerlere çullar, keçeler serilir, üzerine şilteler atılırdı. Yemek kazanı ve tabaklar annem ve bacılarım tarafından dama taşınır, yer sofrasında yemekler yenir, çaylar keyifli bir şekilde içilirdi.
Bir taraftan komşumuz Atiye teyzenin hikâye masallarını dinlerdim. Gökteki saman yolunu izlerken boğazıma kadar çektiğim yorganı hiç farkına varmadan uykuya dalmanın keyfini unutmuş değilim. Bunun için yaz gecelerini apartman dairesinde kilimanın altında yatmak isteyen hemşerilerimin keyfine turp sıkmaya niyetim yok. İsteyen istediği yerde yatabilir.
Bazen insanlarımız damdan düşme yüzünden yaralanır veya bir tarafı kırılabilir. Dünyanın hiçbir bölgesinde bana ‘damdan düşeni getiren’deyimine rastlanmaz. Küresel ısınmanın arrtığı, apartman dairelerinde oturan insanların sayısının artması ve damlara kurulan baz istasyonları sayesinde bu dam keyfimiz artık yok olmuştur.
Evlerin damlarında sıkça rastlanır olan baz istasyonlarının, zararları tespit çalışmaları devam ediyor. Alınan mahkeme kararları ve hastalanan insanlara rağmen 3. nesil telefonların çıkışıyla baz istasyonu sayılarının artacak olması ise endişelendiriyor.
Türkiye’nin cep telefonu pazarına girmesiyle baz istasyonu maymunlar cehennemine dönüşmesi çok çabuk oldu. Artık okul, hastane ve evlerin çatılarında gördüğümüz metal çubuklar sanki hep demirbaşlarımız gibi garipsenmez hale geldi. Oysa baz istasyonlarının insan hayatı üzerindeki kalıcı zararları giderek artıyor. Urfa’mızın her semtinde, mahallesinde damların üstüne kurulmuş çok sayıda baz istasyonuna rastlanmaktadır.
Cep telefonlarının ve baz istasyonlarının yaydığı elektromanyetik dalgalarının yaydığı radyasyonun, sağlık üzerine olumsuz etkisi olduğu bilinmektedir. Konunun sağlık açısından önemi göz önüne alındığında, tüketiciler ve özellikle çocuklar bu araçları kullanırken aşırıya kaçmamalı, baz istasyonu ve cep telefonları standartlara uygun olarak imal edilmeli, baz istasyonları anten yerleşimleri, yaşam alanları göz önüne alınarak planlanmalı, periyodik kontrolleri yapılmalıdır. Elektromanyetik dalgalarının yaydığı radyasyonu yaşamımızdan tümüyle çıkarmamız olası değildir. Dolayısıyla, her yeni teknolojide olduğu gibi kullanımında dikkatli davranmak, olası zararlarını gözlemek, bilim ve teknolojiyi kullanarak bu zararları en aza indirmek için çalışmak en akılcı yol olarak görünmektedir.
Mikrodalgaların dokulara iki temel etkisi bulunmaktadır. Mikrodalga dokuları ısıtır. (termal etki) Mikrodalga hücrelerin kimyasını bozar (termal olmayan ya da kimyasal etki) . Mikrodalgaların özellikle ikinci etkisi, yani hücrelerin kimyasını bozarak oluşturduğu etki insan sağlığı açısından önem taşımaktadır. Yapılan araştırmalarda hücrelerin -kimyasal etkiye maruz kalması ile şu sonuçların meydana gelebileceği saptanmıştır;
Hücrelerde büyük moleküllerin (proteinler vb.) deforme oluşu. Hücre zarlarının birbirine yapışmasıdır. Hücre zarlarında delikler açılması. Sinir zarlarının bozuluşu; Sinir zarlarının bozulması ile REM uykusu adı verilen rüya görmenin azalışı, EEG değişimleri, uykusuzluk, sinirlilik, unutkanlık, depresyon, baş ağrısı, baş dönmesi, beyin hastalıkları meydana gelir. Hücre enzimlerinde bozulmalar. DNA tahribi gibi…
Sağlıklı bir nesil için mahkeme kararlarını ve baz istasyonlarına karşı verilen mücadeleler yaygın hale getirilmeli. Yargı ile yasamanın uyum içinde olmadığı ülkemizde, “Yasama ve yürütme yargının kararlarına uymalıdır. Baz istasyonlarını yerleşim yerlerinden kaldırılmalıdır. Bu konuda kamu vicdanının rahatlatacak ve halkın ihtiyaçlarını karşılayacak yasalar çıkarılmalıdır. Mücadele daha etkin bir hale getirilmelidir.
Çocuklarımızın geleceği için baz istasyonlarının zararlarını hemşerilerimize anlatmalı, birkaç kuruş kâr için damların üzerine kurulan ölüm antenleri sökülmeli insan sağlığını etkilemeyen yerlere kurulmalıdır.
Hacı ÇATKIN
03.07.2011
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.