- 547 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Düş Ortası
Sanırım, evvela yapış yapış olan düşlerimi, zedelemeden ayıklamalıyım. Bütün düşlerim kördüğüm oldu çünkü. Ancak, düğüm olmuş düşlerimi büyük bir itinayla ayırmalıyım. Çünkü biliyorum, zaman ilerledikçe çok daha zor kapanıyor düş yaraları…
Düşlerimi güzelce istifledikten sonra üstlerindeki tozları almalıyım. Bazılarına ihmalkarlık ettim. Bana sitem dolu olmalılar. Nede olsa yıllarca taşıdılar yüreğimi, beni mutlu etmek adına. Şimdi anımsıyorum da hepsi birbirinden pırıltılı düşlerdi gerçekten. Hepsinin ayrı ayrı emeği geçmiştir ruhuma. Düşlerim diye söylemiyorum bir o kadar da ketum, kadirşinastırlar. Bir an olsun ihmalkarlığımı kalbime vurmamışlardır. Ama şimdi onları kucaklama zamanı. Ancak böyle ağrılardan kurtarabilirim düşlerimi…
Siz de bilirsiniz, yaşam düşler üstüne inşa edilmiştir. Dostluklar, iki düşün birleşip büyümesiyle beslenip büyür. Aşklar iki düşün tomurcuklanmasıyla açar, gülümser. Bütün keşiflerin ana damarı düşlerdir. Ve bütün hayal kırıklıkları düşlerin solmasıyla başlar. Bütün ayrılıklar, düşlerin yön değiştirmesiyle gerçekleşir. Düş-ündükçe düş oluruz. Düş-ündükçe doğurganlaşır düşler. Yani varsa yoksa düşler!...
Siz! Siz istemez misiniz düşlerinizin kadınını, erkeğini bulmak? Ve onun sizi son nefesinize kadar mutlu etmesini arzulamaz mısınız? Ya siz! Siz istemez misiniz istediğiniz uzak doğu yolculuğunu yapmak? Siz demiyor muydunuz bu yolculuk cennete gitmekle eş değer diye? Peki ya siz? Siz düşlemiyor musunuz aşık olduğunuz insanla el el tutuşabilme ihtimalini? Bunun için her şeyimi veririm diyen siz değil misiniz? Ve siz! Oradaki! Saklanmayın lütfen! Düşlerinizden kaçmayın! Ne kadar kaçarsanız o kadar kayganlaşır mutluluk yaşamınızda. Sonra o kaygan mutluluk zemininin üstünde düşüverirsiniz birden…
İşte ben de böyle bir düş ortasında farkına vardım düş sancılarımın. Böyle bir zamanda düşlerimi eskittiğimi anladım. Anladım ki nasıl onlar bana sadıksa bir yaprağın çiçeğine bağlı olduğu gibi, ben de düşlerime sıkıca sarılmalıyım, vefakar olmalıyım. Ancak o şekilde dindirebilirim onların sancılarını. Ancak o şekilde hak ettikleri gülümsemelere kavuşabilirler…
İtiraf etmeliyim ki birkaç mevsimdir nankörleştim, bencilleştim onlara karşı. Sadece derin mutsuzluk vakitlerimde medet umdum onlardan. Mutluyken umursamadım bile onları. Görmezden geldi kalbim. Gerçekleşmedi diye hiddetlendiğim düşlerden de af diliyorum. Fakat şimdi vefalı olma zamanı. Hem ruhum hem de düşlerim kurtulmalı bu kederli sancılardan…
Hem böylelikle tertemiz, bulanık olmayan kardeş düşler getirebilirim onlara. Böylelikle bir düş, bir düşün mutluluğu olabilir. Ama dedim ya, şimdi düşlerle bir olmanın, gönül almanın zamanıdır. Tıkanmış düşlerin arasını coşkumla doldurmalıyım. Doldurmalıyım ki mutluluğa ulaşabilsinler kolayca. Biliyorum ki onların bana benim de onlara ihtiyacım var, adına yaşam denilen bu süreçte. Bir daha kurumalarına, solgunlaşmalarına izin vermemeliyim. Onlar ruhumun bir parçası. Ben onlar olmadan yapamam…
İşte böyle bir düş ortasında, düşlerle gerçeği ayırt ettiğim bir zamanımda anladım tüm bunları. Anladım ki gerçek düşsüz, düş gerçeksiz olamaz. Anladım ki bir düş aslında bulutla çiçek , yıldızla dilek tutan kalp arasında ki sevgi bağı. Ve hissetim ki düşler benden, ben düşlerden bir parça. İşte böyle bir düş ortasında, düşlerimin sancısının dineceğini bilerek bir düş göreceğim bu gece…
Oktay Coşar
YORUMLAR
Ben düş ortaında kaldım. Hani bir düş yakalayacaktık ve saklanacaktık içerisinde?:)) Örtmüyor bazen, ev sahibi yokken yerinde misafirlik sadece kuşkunun koltuğu olabiliyor sanki.
Marcel gibi düşünce düğümleriyle dolu ve çok güzel bir çalışmaydı. Tebrikler kardeşime