- 595 Okunma
- 3 Yorum
- 1 Beğeni
Evcilik
Yaşam aynı zamanda bir oyundur diyenlerdenim. Pay etmeyi, sevmeyi, sahiplenmeyi, kıskanmayı çocukluğumuzdan miras oyunlarla öğrendik ilk. Çocuk olmak oyun oynamakla denkti. Hangi yürek çocukluğunda oyun kelimesini duyunca kalbi pır pır etmezdi ki!...
Kahkalarımız oyunlarımızın içine karışır, gizlenir, gelecekteki oyunlarımızın kapısını aralardı. Eğer oyun yoksa gün içinde suratımızı ekşitir kahkalarımızı ustaca gözyaşlarına çevirirdik.
Her şey oyundu bizim için. Boş bir kağıdı alır, katlar sonra yarattığımız şekle bakardık dakikalarca. Renkli topumuzu yuvarlar gittiği yere doğru coşkuyla seyreder duvara çarpıp durunca da sevinçle el çırpardık gülümseyerek.
Oyuncak bebeklerimizin saçlarını tarar onların annesi olur, saatlerce konuşurduk onlarla. Gün ortasında birden isim koyduğumuz bebeğimizin yanı başımızda olmadığını fark eder endişeyle kolaçan ederdik etrafı nerede diye? Bulmalıydık çünkü biz onun annesiydik. O bizim biricik yavrumuzdu. Onun başına bir şey gelmesi demek çocuk yüreğimizin incinmesi demekti. Çünkü koşulsuz saf , bembeyaz seviyorduk sahip olduklarımızı..
Kıskanmak çocukluğumuzdan vasiyettir. Eğer komşu çocuğu bizden habersiz oyuncağımızı alırda severse hemen nemlenirdi gözlerimiz. Çünkü o bizimdi. Biz sevmeli biz konuşmalıydık oyuncağımızla. Kıskanmakla paylaşmak arasındaki çelişkininse farkında bile değildik o zamanlar.
Çocukluğumuzun ikinci mevsiminde ise çok daha usta işi oyunlar oynamaya başladık. Geleneksel, çocuktan çocuğa geçen oyunlardı bunlar. Kuralsız,özgürce,doğaçlama oynanan oyunlardı. Yetişkinken de bu oyunların benzerlerini oynayacağımız oyunlar…
Bunlardan biri de “evcilik” ti.. Oyunun kurallarını öğrenmekte hız zorluk çekmedik. Çünkü zaten ailemiz bu oyunu yanı başımızda oynuyordu. Eğer iki çocuk oynuyorsa biri anne biri baba olurdu. İki kişiden fazla olunduğunda ise yaratılan aileye çocuklarda eklenirdi…
“Sen anne olacaksın ben baba olacağım sen de çocuk olacaksın!”
“Anne ne yapar?”
“Çocuklarını sever.”
“Baba ne yapar?”
“Çocuklarını sever”
“Çocuk ne yapar?”
“Oyun oynar!...”
Evcilik oyunu yaşamın bir provasıydı. Oyun oynanırken her çocuk ailesinde yaşananlardan gözlemlediklerini katardı :
“Hişt! Yapma bakayım! Cısss!..”
Cısss dendi mi bilirdik ki o objenin bize zarar verme ihtimaliyle “sansür” uygulanmış.. Sonraki yıllarda daha bir çok kişi türlü yol ve şekillerle bize “cısss” diyecekti. Ama yadırgamayacaktık çünkü biz “ cısss” lara alışkındık!...
Ve gün oldu harman döndü, sevdik, sevildik. Yaşamımızı, sevdiceğimizle aynı yastığı paylaşarak sürdürmeye karar verdik. Artık evcilik o gün içinde bitecek bir oyun olmaktan çıktı. Her seferinde bir başka komşu çocuğu anne, baba olmayacaktı bu sefer. Ne minik çatal kaşıklar ne de oyunun tam ortasında biri bize “ hadi yavrum eve gel geç oldu” diyecekti…
Anladık ki oyun ile gerçek arasında ciddi, kalın çizgiler vardı. Çok mutlu olduk çok ağladık. Ama oyunları hiç unutmadık.. Bazen her şeyin bir oyun olarak kalmasını istedik. Bize yaşatılan oyunların içindeki şartsız coşkuları ayıklamaya çalıştık..
Ama ben yaşam aynı zamanda bir oyundur diyenlerdenim.. Lafı uzattım af ola! Gitmem gerek yaşam çağırıyor. Oyun oynayacakmışız!...
Unutmadan son bir şey daha; Shakespeare’in “ Biz düşlerle aynı hamurdanız” cümlesinin bir kelimesini değiştirmek istiyorum izninizle ;
“Biz oyunlarla aynı hamurdanız…”
Oktay Coşar
YORUMLAR
Bir zarf tan annemin öpücükleri çıksa , Bir kavanoz dolusu çocukluğumun kahkahalarını saklamış olsam ,gözyaşlarım dizlerimi kanattiginda o kavanozdan bir parmak sürsem.hep cocuk kalsam !
Babam'a gene tekrar tekrar sorsam,hani kırmızı kar yağacaktı neden yağmıyor dediğimde büyüdüğün de yağacak sözüne karşılık ,evet baba ben büyüdüm yüreğime kırmızı karlar yağdı demesem .ben hep cocuk kalsam!
Büyüdüğümde ne olacaksın sorsan
Boyacı olmak istiyorum ben
Geceyi saklamak beyazın ardına
Çiçekleri boyamak solmasınlar diye
Uçurtmamın kuyruğunda
Fırçalarım elimde
En güzel maviyi ben sürsem gökyüzüne ...
Ebem kuşağı çıksa biz altından gecsek ,sahi donermiyiz çocukluğumuza ? Reçel kavanozlarına gizli gizli parmaklayip elimize bulasan reçelleri yalasak aynı tadı alirmiyiz?
Gördüğüm her cocuğun gülen yüzünde kahkahalarımı ipoteklemistim !!!
" Dünya bizim cocuk kahkahalarınızı nereye sakladın "
Ki bulamıyorum ..