- 1770 Okunma
- 20 Yorum
- 0 Beğeni
Sonsuzlukta Gizli Son
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Ününün doruk noktalarındaydı. Hayranlıkla söz ediyorlardı ondan. Gizemli çekiciliğine esir düşmeyecek hiç bir erkeğin olamayacağından söz ediyorlardı. Adını ilahi bir sözcük gibi mırıldanıyorlardı. Ben de diğerleri gibi onunla tanışma planları kurdum. Onun izini sürmek hobi olmuştu. Onun geçtiği yerlerden geçmek için, onu uzaktan izlemek için ve tabi onunla tanışmak için neler yapmadım ki..
’Ne çok su’ dedi. Mavi tülden şalı, o zarif boynunda bayrak gibi dalgalanıyordu. Bu an için neler yapmamıştım, şimdi tek kelime edemiyordum. Bir gemi yolculuğuna çıkacağını öğrendikten sonra borç harç bilet almıştım. Aynı gemideydik, şimdi yanyanaydık ama ben kımıldıyamıyordum, konuşamıyordum. Hayallerimde hep toprak üstündeydik belki ondan ve beni deniz tutmuştu, midem bulanıyordu.
’Beni aramıyor muydun’ sözleri bir sorudan çok şefkatli bir emir cümlesi tonundaydı. Ne dediğimi hatırlamıyorum. Zaten benim dediklerimin hiç bir önemi yok bu öyküde. O konuştu, ben büyülenmiş gibi dinledim hep.
Ona aşık olduğumu söyleyebildim ama, evet bunu söyledim, dupduru ’sizi seviyorum’ diyebildim. Gözgöze geldiğimiz ilk anda iliklerime kadar hisettim bunu.İnanılması güç bir güzellikteydi, tarih boyunca yaşamış tüm ölümsüz güzellerin doğaüstü çizgileri onun yüzünde toplanmıştı sanki,
gözleri karanlık göller gibi kopkoyuydu ve bu gölleri gölgeleyen kirpiklerini kırpıştırarak bana, taa içime işleyen bakışlarla baktı.
’Bana aşık değilsin’ dedi.’Filmlerdeki kadına aşıksın, bir hayale’. Sinema artistiydi bu doğru ama filmlerdeki kadın, bu kadındı.O soylu yüzü, elleri, kuğu boynu ve koyu bakışlarıyla karşımdaydı..
’Aşk, aşklar insanların ateşle arzuyla, tutkuyla , hasretle yanması için yüreklerine gerekli besin maddesi gibidir. O besin maddesi, yaşam için gereklidir’.dedi cümlesinin devamında
’Ben bu besin maddesine aşığım, aşka aşığım o yüzden bu mesleği seçtim tek bir hayat doyuramazdı beni yüzlerce aşk yaşamalıydım ve hayat bu arzum için çok kısa o yüzden hep aşk filmlerinde oynadım. Filmlerdeki aşkı yaşadım, aktöre aşık oldum, gerçeğe taşıdım. Aşkları emen vampir gibi emdim.Tutkulu güçlü bir şeyler yakaladım mı bırakmadım, bu aşka hayat veren neyse o şeyle beslendim . Kadavraya dönünce, fırlatıp attım. Senin gibi hayranlarım arasından seçtiklerimde oldu. Bendeki gizemle, şeffaflık ve hayalcilikle sahicilik birbirine girdiği için yaşanılan anlarda, hep arzulandım, ünüm katlandıkça katlandı..’
Onlarca hikaye anlattı bana, çeşit çeşit adamlar. Hepsi bu rüya gibi aşklarda bir başkası olma arzusunu onun sayesinde doyurmuşlar, film gibi aşk yaşadıklarını düşünmüşler. Birer, birer sınıfta kalmıştı sonra hepsi..
’Renkli elma şekeri peşinde ki çocuklar gibi peşime takılıyorlardı, elde ettiklerini zannettikten sonra ise birdenbire büyüyorlardı.Elma şekeri isteyen çocuk ben, elma şekeri onlar.Aşklarını hemen unutuyorlardı.Oysa benim için aşk ......’
Konuşmasının ritmiyle kendimden geçmiş, gözlerinin içinde kendimi yitirmiştim..Aşklarını, heyecanlarını, tutkularını, ızdıraplarını ruhumda hissetmiştim.Bir beyaz kağıt kadar boşalmış zihnim, onun anlattıklarıyla dolmuştu. Ve sorguluyordum, bütün bunları bana neden anlatıyordu..
’Ne çok su’ dedi tekrar, ilk cümlesindeki gibi. Bir bomboşluk duygusuyla çıkmıştı kelimeler. Yanyana denizi izliyorduk. Benim sesimi duymamıştı doğru dürüst.
’Neden gidiyorsunuz Amerika’ya’ dedim. Dalgın, denizi izleyerek
’Amerikaya herhangi bir şey için gitmiyorum’ dedi.
’Sadece gidiyorum’.
Bana daha bir yaklaştı, bana baktı.
’Biliyor musunuz kediler ölülerini gizlerlermiş. Öleceğini anlayan kedi ortadan yok olur, on yıllık sahibi bile cesedini bulamazmış, sadece ortadan kaybolurlarmış’
Gözlerimin içine diktiği kararlı bakışlarda ne bir duygu, ne bir pırıltı vardı. Buz gibi bakarak garip bir gülümsemeyle söyledi bunları.
Sustuk uzun süre, sessizliği yine o bozdu.
Ben bir film yıldızıyım, bir artistim, yerimde olmak isteyen kimbilir ne çok kadın vardır.
’kimseye dilemezdim ben olmayı
ancak ben katlanırım, kendime’
Bunları adını hatırlamadığım bir şairin, şiirinde okumuştum. Şöyle devam ediyor.
’bu kadar bilmek, bu kadar görmek
hiç bir şey hakkında hiç bir şey söylememek’..Yutkundu..
Tekrar bana döndü.
’Sen yazarsın beni anlamalısın. Ben anlayamıyorum.
Sonbaharda ağaçlar nasıl yaprağını dökerse içimde birşeyler dökülüyor.Vücudumun içi, kalbimin içi taş duvarlarla çevriliymişte şimdi yerinden oynuyor her biri. Hiç kimse, hiç bir aşk bu yıkımı durduramıyor. Kalbimde kocaman bir göl var sanki ve o göle bir taş atılmış her an büyüyen dalgalar oluşmuş, her saniye büyüyen bu dalgalar içimi okyanusa çevirmiş gibi hissediyorum..’
Denize döndü tekrar.
’Benim aşklarım, rüya gibi hayatım ve yarın doğacak güneş düşkünlükten başka bir şey değil. Asıl gerçek sonsuzlukta, işte bu karanlık sularda gizli..’
Sonra ağzının kuruduğunu içecek birşeylere ihtiyacı olduğunu söyledi.Meyve suyu getirmemi rica etti. Geri döndüğümde orada yoktu. Sanki hiç varolmamış, sanki onu hiç görmemiş, onunla hiç konuşmamış hissini o kadar derinden hissetim ki ayakta rüya görmüş biri gibi geri dönüp gidecektim neredeyse. Akıl edip güverteden aşağıya, denize bakmasaydım.
Biraz evvel boynunda salınan şal, dalgalar arasında bir görünüp bir kayboluyordu.
İntihar eden sıradan biri olsaydı gazeteler günlerce intihardan bahsetmezdi.Sevdiğim kızı vermediler, iflas ettim, hayatta hiç bir şey istediğim gibi olmadı şeklinde sıradan sebepler bulunur ve intiharda, intihar sebebi de sıradanlaşır bir gün ve küçücük bir yer kaplardı gazetelerde.
Cesedi bulunamadı.
Onunla, o gemide yolculuk yapan herkesle konuşuldu, binlerce şey yazıldı intiharı hakkında.Hayatı gibi ölümü de hayallerle, bin bir çeşit hikayelerle süslendi.
İntihar etmediği inzivaya çekildiği de söylentiler arasındaydı.
Hep seçen olan kadın beni görgü tanığı olarak mı seçmişti.Ama onunla konuşmamızın rüya mı gerçek mi olduğu ayrımına bir türlü varamadığım için,hiç kimse ile konuşmadım bunları..
Bana sen yazarsın, beni anlarsın demişti. Yazar olmam onu anlamalıyım anlamına gelmiyor..
Asıl gerçek sonsuzlukta gizli.
YORUMLAR
Eğer bir yazı okutturuyorsa mayası muhakkak kuvvetlidir.
Eğer bu yazı bir apartman dairesiyse, emin olun üst katlarda oturuyorsunuz...
çöldeki kelebek
Teşekkür ederim
Konu, tema kurgu ya da final demiyeceğim size evet bütünsel olarakta güzeldi yazı
ama beni en çok etkileyen, Yazarın dilini kullanış biçimi ve sıkmayan, yormayan kendine özgü yörüngesine çekiş biçimi..
Yani şöyle...ne yazsa okunacak gibi.
Kutladım Güne yakışmış yazınızı Sevgili Nilgün
İlhamınız bol olsun
çöldeki kelebek
pek memnun oldum
Teşekkür ederim
Nilgün Hanım, sizi burada görmek çok güzel
can-ı gönülden kutluyorum, yeniden okumak için döneceğim..
sevgiyle...
çöldeki kelebek
Her zaman beklerim
sonsuzlukta gizlenen gerçek şimdiki zamanda demler içindeki ay düşüren sancılarını...
kutlaıdm...
çöldeki kelebek
yorumunuz değerliydi
teşekkür ederim.
çöldeki kelebek
selam uzaklara
‘Ama kedi sever gibi sevmemeliyiz sevdiklerimizi.’ der Bilge Karasu.
Keşke sevebilsek,demekten öteye gidemiyorum ne yazık ki; çünkü kedilere çok başka sıfatlar taktık.
Onlar artık evimizin uğursuzudurlar,Onları sevemeyiz,onları okşayamayız…
Yine içinde kedi geçen bir hikaye.Her zaman derim: sırf bunun için sevebilirim hikayeyi.
Hele ki iyi sığdırmışsa kediyi cümlelerin arasına. Ne âlâ.
Son zamanlarda hemen hemen her gün şiirlerinde demlendiğim bir şairden böyle bir hikaye okuyunca ve günde de görünce çok mutlu oldum.
Herkes okusun, herkes bilsin.Çünkü çok farklı bir kalem.
Tellallara sesleniyorum,ahaliye duyurun!
…
Evet, kedilerle ilgili söylemler çok hoş.
Sürükleyici bir anlatım söz konusu.Yer yer kullanılan bazı ifadeler,yazıyı yüceltmiş.
Hep olsun istiyorum böyle söylemler; çünkü daha bir renk katıyor yazıya.
Zaten olması gerekir,diyorum.Sadece bir düz yazı okumak istemiyorum,başka alanlara da sürüklesin istiyorum.
Ve öyle oldu.
Kıssadan hisse:
Sessizlik…
Harun Aktaş tarafından 7/31/2011 1:07:39 PM zamanında düzenlenmiştir.
çöldeki kelebek
o erdemli nefsi müdafalarıyla..
Kedim Mia size sevgilerini iletmemi istedi..
Ve bu güzel yorumunuz için bende sevgi ve selamlarımı yolluyorum
Teşekkür ederim Harun bey
çöldeki kelebek
O sevgiler benden de size..
Teşekkür ederim
Hep söylüyorum bunu ama doğru.. Bir çok yazarı, yazıları güne geldiğinde okuyabiliyorum ancak.
Bana hitap edenleri de takibime alıyorum. Çok güzel bir yazı okudum az önce, kurdeleyi hak etmişti bence de.
Daha nice güzel yazılarınızda buluşmak dileğiyle,
Sevgiler bırakıyorum sayfanıza..
çöldeki kelebek
çöldeki kelebek
Teşekkür ederim
Evet, bu güzel oldu. Bu yazarı daha çok kişi okumalı diyordum bugün...
Başarılarının giderek artması temennisiyle.
Tebrik ediyorum.
çöldeki kelebek
Kaleminize aranızda yoğunlaştığım ilk günlerden beri hayrandım
şimdi de yüreğiniz.....
Çok teşekkür ederim
çöldeki kelebek
Teşekkür ederim Aysel hanım
Bu kaelm i iyi izleyin derim ben size
yazar bir kere kendine dürüst.Dili geçmiş kulanmadıkları zamanlar şahsına münasip olsa
ama kalem güçlü
biz yazarın şeklini şemalini merak etmeyiz ki zaten
biz onu yazılarıyla alır bağrımıza basar ve başarısını bizimmiş gibi kutlarız..
bu yazarın en güzel yanı;
öyle kibir ve gurur hastalığına yaklanmadan yüreğinin içinden geçen bütün köprüleri dostlarına açabilmeyi başarmış...
bu noktada sözümüz yok
kutluyoruz başarısını ve devamını diliyoruz..
sevgiler saygılar
çöldeki kelebek
kibir ve gurur bizim gibileri ve kalemlerini geriletendir
gerilemeye hiç niyetim yok..
saygımla
çöldeki kelebek
Bu güzel site sayesinde öyküde ve düz yazıda kendimi geliştirebileceğimi anladım.
Teşekkür ederim
Davidoff
Tekrar tebrik ederim kaleminizi.
SEVGİLERİMLE.
Şu an ne kadar mutluyum tarif edemem. Çünkü sizi ve bu güzel yazıyı günde görmek yüreğime huzur verdi ancak daha güzel olanı güne kol kola girmiş olmamız:)) Yüreği pırlanta olan değerli kalem...Sen her payla;iminla ,vg]ler'n en kuvvetlisine layiksin/ Tekrar tebrikler
çöldeki kelebek
Sizin öykünüzle güne kol kola girmek ne büyük mutluluk..
Teşekkür ederim Umut bey
Çalışılmış, düşünülmüş ve hislerle kurgulanmış güzel bir öykü.
Ben Hakkınsesi'ne katılmıyorum ama. Anlatıcı geçmişe ait öyküyü anlatıp bitirmiş son cümlelerde. Ordan sonra günümüze dönmesi gayet normal ve olması gerekendi bana göre. Anlatıcı konu hakkındaki görüşünü söylüyor. Onu da şimdi söylüyor.
Kutluyorum. Başarılarının devam etmesi dileğiyle sevgili Nilgün.
Sevgiler.
çöldeki kelebek
Teşekkür ederim Aynur hanım
Hakıkaktı arayan bır dolayımlı bır anlatımın ızını tasıyor... Yarı sosoyoljık, yarı psıkanalıstık bır anlatımcı metoduyla gercek ve gercek ustu arasında bır yerden metafızık bır tahayyul ıle karsı karsıyayız... Eserler eger hayata tutulan bır ayana ıse yazarın bıze tuttugu aynada gorunen kımdır ve neler gorulmketedır...
Bılıncaltının dısavurumu mı yoksa ruhsal yapının etkıselımı mı kaleme alınmıs guzel bır gecsıle sergılemıs vermek ıstedıklerını...
Yınede daha uzun ve daha derınlemesıne “muayyen bir usul ve düşünceye göre ıncelemekte yarar var.
Emegıne saglık, yenı kleımleerde bulusmak dılegıyle
çöldeki kelebek
Şimdi koyu bir kahve söylüyorum kendime ve iskemlenin altına gizliyorum çocukluk rüyalarımı. Rüzgara teslim olmuş gibiyim, uzaklarda arıyorum sevdayı. Oysa umut yakın hatta burda. Dudaklarım dokundurmuyor kulaklarıma ama insanların her fırsatta haykırdığı maskem bu:))
Güzel bir gözle buluşmuş gibiyim, kahvemi aheste yudumlarken tadına varacağım...
Tebrikler, şiirleriniz kadar ısrarla taşıyor duyguyu yazılarınız ve kelimeler bağlıyor beni, bağımlınız oldum:)
çöldeki kelebek
Teşekkür ederim Umut bey
çöldeki kelebek
Düşüncelerimin yazılmış olduğunu görmek, hem de bej renginde hayallerle, şahsım adına okuma zevkimi arttırıyor..
Yalnız, 1. tekil şahıs ile anlatım ilk paragraflarda geçmiş zamanla anlatım yaparken, sonradan şimdiki zaman gibi anlatım yapması, azıcık şaşkınlık oluşturdu ...
Bir örnek verirsek..
Son paragraf da iki cümle mesela;
'Bana sen yazarsın, beni anlarsın demişti. Yazar olmam onu anlamalıyım anlamına gelmiyor..
Asıl gerçek sonsuzlukta gizli.'
burada son iki cümle di-li geçmiş zamanla bitse daha hoş olmaz mıydı..bir fikir tabi..
'Bana sen yazarsın, beni anlarsın demişti. Yazar olmam onu anlamalıyım anlamına gelmiyordu..
Asıl gerçek sonsuzlukta gizliydi
...'
gibi, mistik bir rüzgarın tonunu yakalayabilmek adına..
Güzel eserinizi kutlarım efendim.../Hürmetle
çöldeki kelebek
Birbirimizi ne güzel destekliyoruz ve hep gelişim adına fikir alışverişi ile
birbirimize yardımcı oluyoruz..
Son cümlenin geniş zamanlı olması bence daha uygun..Çünkü o cümledeki anlam sonsuzluğa yayılmalıydı..
Çok teşekkür ediyorum ilginize.