HAKLAR
Başkanıma selam olsun” diyor içimizden biri.
Bilmiyorum bu sözü içten gelerek söyledi, bilmiyorum kerç olarak. Ama söyledi işte.
*
“Salı gününe rendavu vermiş sayın Başkan. Adamını da alıp gelecekmiş.”
“Seneler oldu, diyor biri: Hani gezmiştik te yerinde görmüştük. . Hani noksanlıklar hemen yapılacaktı. Ne oldu?”
“Bence öyle değil. Durum bildiğin gibi değil, demek istedim. Başkan, konuşmanın ortasında söze giriyor.”
“Kendinin alanına girdiğini biliyordu da giriyor.”
“Hiç te kötü niyetli birine benzemiyor. Değil, aksine iyi niyetli ama adamlarının güdümünde. Güdümünde değilse bile çabuk kanabilen saf biri. Yani herkesi kendi gibi görüyor.”
İçimizden biri diyor ki:
“ Bir sırada yedi apartman var. Yani 420 kişi oturur bir sırada. Eğer o apartmanların önünü asfaltlarsan 2000 kişiye hizmet edeceksin. Şehrin başka bir mahallesinde bu sayıya ulaşmak için 10’a yakın sokak gezeceksin.”
Biri söze atılıyor:
“Burada yaşayanlar Belediyeye vergi vermiyorlar mı ki…”
“Bizlerin vergisi Belediyeye geliyor. Belediye paramızı başka mahalleye harcıyor. Yani haklar bir birine girmiş durumda.”
Biri de burada sözü alıyor:
“Bu hakları ancak hac kurtarır.”
”Hayır diyor öteki, hac ve umre kurtaramaz.””
.