- 809 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
AK KANATLILAR
Gurbete yolculuk var, ay mahzun durur semada. Yolculuk var zemheriden, bir makamın aydınlığında sonsuzluğun diyarına. Şafağın ardından, göklerde dalgalanan bir bayrağın aşkından bir aşka yolculuk var. Ak kanatlı atların yolundan, lale bahçelerine açılan kapılar var.
Bu kapının ardında bir annenin gözyaşlarıyla sulanmış fidanın, sonbahardan sonra yeni bir bahara hazırlanmak için yapraklarını dökmesi var. Bu yapraklar şehitlik kokar. Bu yapraklarda gizli bir sır var, vatan aşkından başka bir aşk… Bu aşktan yeni bir mana doğar. Bu mana ki kulaklara gölgeler aleminde, cihanı fısıldar.
Bu fısıltının ardından ikbale erdirecek olan bir kuş doğunca, firkatten visale doğru, ak kanatlarda o yolculuk başlar. Göğün meşalesiyle, kör vadileri bembeyaz bir ışık kaplar. Bu ışık ki Mehmet in gönlünde nöbet tutar. Süzülür durur ay gibi vatanın üstünde. Uzaklardan kulak verir gönlüm hüzzam kokulu bir sese. Yüreği yangın yerine dönmüş bir annenin hasret kokan, kınalı kuzusuna yaktığı türküsüne.
Eledim eledim höllük eledim, aynalı beşikte canan bebek beledim... Gitti de gelmedi canan buna ne çare, yandı ciğerim de canan buna ne çare.
Bu yangının alevleri uzanınca güneşe, güneş kıskanıp doğmak ister bir an önce. Geceyi yırtar şafak. Sonra göğe bir merdiven çizilir, mavi gözyaşlarındandır her bir basamak. Gerçek oluverir bir anda çöllerde görülen serap. Tevhit yıldızlarından inciler saçılır etrafa. Düşlerin yamacında kızıl fırtınalar dinince, kalbinde vatan saklı aşıklar, diriliş orduları kurar. Bu ordular aşklarını umudun iksirine salar. Gönül coğrafyasının iklimiyle gelen bu iksirden sonra gözler uykuya dalar.
Uyandıramaz bir daha bu uykudan artık hiç kimse. Ne analar ne nişanlılar ne de artlarından bakakalan süt kokulu evlatlar. Uykuya haber veren mektuplardır geriye kalan.
Denizleri kaplar, vatana hediye edilen kan. Aydınlanmıştır artık her bir yanı şehitlerle kaplı, Mehmet e yar olmuş vatan.
Şehitler ölmeyen kahramanlar, gezerler seher vakti. Onlar ki ak kanatlılar, bayrağı onlar dalgalandırdılar. Kaçarken kurtların karanlıklarından, onlar vatan aşkının hevesiyle, annelerinin nefesiyle kanatlandılar. Soğuk üfleyen şubat nefesine, meltemi üflediler. Yüreklerinde tomurcuklanan fidanlardan, geleceğe gönderdiler.
Gündüzün geceyi yırtmasıdır şehitlik, ölüme meydan okuyan yiğitlerin hikayesidir. Ruhları şad olsun…
VİSAL RÜZGARI
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.