- 1015 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İÇSEL YALNIZLIK DAİMİDİR..
İlerledikçe zaman...
Daha hızlı farkediyorum.
Hiç kimsenin vazgeçilmez olmadığını...
Birinden vazgeçmek benim için,
O bitirdiğinde mümkündür. Yani "asla vazgeçilmez listesi yapmam" diyemem.. Bazı anlar oluyor ki gerçek anlamda yanılabiliyorum... Ama şunu biliyorum.. Kimse benim için vazgeçilmez değil.. Çünkü ben kimse için vazgeçilmez değilim..
Hep derler ya "Yalnızlık Allah’a mahsustur" diye.. Ne kadar doğrudur bu? İnsanlar her daim kendileriyle başbaşa değil midir ki? Yalnız olmasak vicdan sahibi olamazdık.. Toplumsal varlıklar olabiliriz... Ama bu asla içsel yalnızlığınızı doldurmaya yetmez.. İşte o kendini vazgeçilir kılan insanlar da içsel yalnızlığı büyütürler... Önce bir bardak kadar dolu olan yalnızlığınız, birden bire okyanus olabilir..
Dünyanın 3/4 ü sudur.. İnsan Vücudunun da öyle.. Peki benliğin kaçta kaçı yalnızlıktır? Ben size söyleyeyim.. Tamamı.. O şarkılardaki gibi bir erkek/kadın benliğinizi ele geçiremez.. Eğer ki aşık olmuşsanız bunu karşı taraf için yapmazsınız.. Kendiniz ister ve aşık olursunuz.. "Benliğim seninle dolu" derken en şekilli yalanınızı söylemiş olursunuz.. Çünkü benliğiniz o kişinin düşüncesi ile değil, sizin arzularınızla doludur.. Sonuç: İnsan oğlu bencildir.. Çünkü özünde daima yalnızdır..
Asıl konu şu ki.. Ne olursa olsun.. Kimse mükemmel değil.. Kimse daimi de değil.. Ölümden söz etmiyorum... Bugün yanınızda olan yarın bir başka yerde olursa, sakın sıkmayın canınızı.. İçten içe yalnız olan biri, bedensel yalnızlığa da kolayca adapte olabilir. Dediğim gibi... Toplumsal varlıklarız ve toplum içinde yaşamak zorundayız. Böyle hayatta kalabiliriz.. Ama yalnızlığımızı başkaları ile doldurmaya çalışmanın anlamı yok. Bırakın orası hep boş kalsın.. doldurmaya çalışırsanız, yalnızlığınız alınabilir... Sonrasında ise.. Kendinizi Düşünen Adam’ın yanında bulursunuz..
HİLAL ERTEKİN
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.