Uzaylı Mitat
Kendimi bildim bileli sınır tanımadım düşüncelerime,alabildiğine uzattım derinlere ve yukarılara uçtum.
Daha ilkokulda bir çocuktum komşumuz Sağlık Memuru Mitat amcanın "uzaylı" olduğunu söyleyip arkadaşlarımı inandırdım.
Elindeki aletle akrabalarının bulunduğu " Guotosantrion" ( gotusandriyön okunur) adlı gezegenin belediye başkanı ve Candarma komutanı ile görüştüğüne bizzat şahit olduk arkadaşlarımızla.
Konuştukları lisanın dünya lisanı olmadığını o zanladık zaten.Bizimle ve babalarımızla konuşurken normal dünya lisanı konuşuyor,dünya lisanıyla küfürler edebiliyordu.
Fakaaat, o Guotosantrinlu biri görünce hemen dilini değiştiriveriyordu. o konuşurken arkadaşlarımın gözündeki endişeyi görüp sevinçten geberiyordum ,anlatamam vallahi.
Mahallemizin en temiz çocuklarından Mikail ve Rıza ile bu konuda derinlemesine araştırma yapınca bazen "sağlık memuru" bazen de (bahçeye düşen topumuzu kestiğizaman ) "sünnetçi diye hitap ettiğimiz bu "uzaylı" nın yalnız olmadığını tespit etmek hiç de zor olmadı.
İlçenin pazarında bir satıcı ile "Guotosantrion" ca konuşurken bizi karşısında kurbağa gibi gözlerle görünce hemen lisanı dünya lisanına çevirip bizi şüpheli gözlerle bakıp adeta "eyvah Guotosantrionlu kardeş yakalandık!" dedi sanki.
Konuştuğu aynı planetdaşı insan kılığındaki canlı masmavi gözlerini bize çevirinve Maahallemizin kahraman ve tertemiz çocuğu Mikail başladı büyük sesle ağlamaya.
Haklıydı belki zira oraya gerlirken ( bundan sonra kısaca Guto diyeceğim uzaylılara) Guto’ların insanın gözüne bakarak göz bebeklerinden içeri süzüldüğünü ve organlarını ele geçirdiğini okuduğum önemli bir Amerikan ansiklopedisinden İngilizceden tercime ederek teferruatlı bir şekilde anlatmıştım.
Bu durumda göz teması sağladığı Goto’nun organlarına uzandığını hissedince mahallemizin beyaz ve temiz çocuğu Mikail,içerisinde gezen uzun solucanımsı organın Goto’ya ait olduğunu anlayınca ağlamaya başladı tabiatıyla,bir de altını ıslattı ama biz onun korkusundan yaklaşık otuz beş yıldır bu konuyu açmayız,tırsarız biraz.
Önceleri gizli buluşmalar ve şifreli kelmelerle irtabat sağlayan bu Guto’lar ilçemizde çoğaldıkça alenen Guto dilini , selamını kullanmaya başladı.Biz bu ülkenin Cüney Tarkın’dan sonra en duyarlı ve kahraman evlatları olarak olaya müdaahale etmeye karar verdik ve harekata geçtik.
Bir gece Sünnetçi Matat’ın evinin altında sipere yattık .Mita’ın misafirleri vardı.Hararetli konuşmalar oluyordu evin içinde.
Mitat’ın hanımı " Benim koccam Aristu’dur nedir ondan dehha zekki bi kerrem.Aristuya karisi dese git çarşıdan iki kilo patates al bi de köle alabilir,immkanni yok alamaz" ve kadının sözü kahkahalarla kesiliyordu.
Demek köle almayı düşünüyorlardı.
Evet bizim ilçemizin değerli şahsiyetlerini köle yapacaklardı.
Buna asla izin veremezdik.tarih bizden sorardı bu gafleti günü geldiğinde.
Gece uzayın bütün ışıkları ve lambası üzerimize ayarlanmış bizi takip ediyordu. Zaman zaman uzay gemileri bulunduğumuz istikamette geçişler yaparak muhtemelen uzaydan resimlerimiz çekiyor Guotosantrindaki ana üsse gönderiyor ve üzerimizdeki techizatın nev’ini merkezden gelen sinyallerle Sünnetçi Mitat kod adlı Guto’luya gönderiyordu.
Biz olayın idrakindeydik. fakat millet uyuyordu .
Öncelikle milleti uyandırmak zorundaydık.
yarın öbürgün ilçemizin üzerinde kova uzay gemilerinin kapıları açılıp uzaylı muavinlerin "eveettt beyler son durak" diye bağırdığını duyduğumuzda geç kalmış olacaktık.
Onun için evvala bakkal Dursun memleket meselesi için kullanılacak olduğuna ikna edilerek yirmi tane çizgili kağıt temin ettik.
Kırmızı tükenmez kalemlerle ;
Büyük Türk Milleti
Vatanımıza kasdetmek isteyen bir gurup uzaylı şu anda ilçemiz sınırları dahilinde anarşist ve işgalci gürüşimlerde bulunmaktadır.Özel uzay lisanı kullandıklarından ne dediklerini anlamıyor olabilirsiniz. Fakat bütün gayret ve çalışmaları öncelikle memleketimizin en güzide yeri olan ilçemizi ele geçirmek akabinde bütün memleketimizi işgal ederek müstemleke haline getirmektir.
Aziz Milletim !
Yarın geç kalmamak için behemahal memleketimizin müstesna vatanperver hgençleri tarafından kurulan U.M.T ’ye destek ol !
İlçemizdeki Uzaylılar Sünnetçi Mitat,Pazarcı Halil ( Öküzcü Halil abi olarak bilinir), Mal Müdürü Salih Zeki ve Hastane hademesi Piç Nazmi’dir.
U.M.T Genel Merkezi."
içerikli bir ilan hazırlayıp evlerin kapılarına uhu ile yapıştırınca olan oldu.
Olanların devamını anlatmak istemiyorum.
En azından hakikati anlatmam biraz zor olur.Sadece olayın iç yüzünü biraz izah edeyim de aslında ne olduğunu anlayın.
Sabah Sünnetçi Mitat kapıyı çaldı. Zil çalarken Sünnetçi olduğunu anladım.Zİra elini zilin düğmesinden kaldırmadan kapı açılıncaya kadar "cik cik cik cik cik cik " sesleriyle inledi salon.
Kapı açılınca Sünnetçinin sağ elinde sıkı sıkıya tutulup yukarıya doğru kaldırılmış bir kulak görünce alt tarafta mahallemizin ödlek ve muhbir fırlaması Mikail olduğunu tahmin ettim.
Babam " Hayrola Mitat Bey " dedi.
Mitat Sünnetçiyi eskiden beri sevmezdim. Beni sünnet ettiğinden beri ise aşırı şekilde sinirleniyordum onu görünce.Bir gün bana bakıp "Len dürzü nasıl lan senin şeyin" deyince kızları kikir kikir gülmüş ben ise mos mor olarak başım önde kaçmıştım.
O gün karar verdim "Sünnetçiden intikam alıcam" diye.
Bir de güya benim hakkımda " O dürzüyü zaten sevmezdim,elime düştü sıpa, ben de fazladan kestim,oh olsun" dediğini söylediler.
"Hayır değil abi senin bu dürzü..." ile başlayıp " bacaklarını kıracam" ile bitirdiği sözün akabinde babamın şaplağını ensemde önce duydum.Sonra hissettim.
İşte o günden sonra yaklaşık üç gün yaramazlık yapmadan hakikatten nadim bir çocuk portresi çizip anamı babamı ve komşuları ikna pozisyonuna getirince bazı serbestlikler ve tavizler tanınmaya başlandı.
Artık sokağa çıkabiliyor ,oyunlara iştirak edebiliyordum.
Fakat daima bir çift açık mavi gözün üzerimde olduğunu hissedip arkama baksam Sünnetçi Mitat’ı beni öldürmeyi arzulayan bakışlarıyla yakalıyordum.
O zaman ben de başımı gökyüzüne kaldırıp elimi alnıma götürüyor bulutları seyrediyordum. Buna da çok kzıyor üzerime yürüyordu. Ben de kaçıyordum .Bu kovalamaca aylar sürdü.O beni kovaladı ben kaçtım. Hiç yakalayamadı. Ben gökyüzüne bakınca ,uzay gemilerini gözlediğimi anlıyor vr sinirleniyordu.
Ta ki Sünnetçi Mitat tayini çıkıp ilçeden ayrılacağı güne kadar bu hal böyle sürdü gitti.
U.M.T kapılara kağıt yapıştırınca bir dedikodu başlamış meğer ilçede.
"Sünnetçi var ya Cin’miş","Adam aslında evliyaymış gece uzaya yükselirmiş" , Mitat abi MİT’miş,akşam sinyal gönderiyomuş merkeze" ve en dehşetlisi de " Sünnetçi Mitat uzaylıymış yeni doğan bebkleri yiyerek yaşarmış bunlar,onun için hastaneye girmiş" açıklamalı dedikoduydu.
İnsan içine çıkamaz duruma gelmişti zavallı Mitat .
Biz de ,morartılar geçene kadar insan içine çıkamadan Mikai,l,ben ve Rıza öylesine moralsiz oyunlar oynadık günlerce.
Bir de Pazarcı ile konuştuklarını yazdığımız kağıt elime düştü o gittikten sonta .
Kağıtta Uzaylı Mitat’ın uzaylı lisanıyla " Xalo Xelil Karete çewaye, Gelek sax be xwude ji te razibe....Eva Dürziye me nine ...Xwude dı zane ka peşika çiye " dediği yazıyordu.
YORUMLAR
Sitenin tebessümden sorumlu bakanı...
Her zaman kaliteli mizahı sevmişimdir. En çok da kendi kendine gülene gülmüşümdür . Ve evet ağlatmak kolay, güldürmek zordur. Siz zoru başarıyorsunuz. Kutluyorum. Saygılar.
NOT: Dipteki dil nece, Lazca, Kürtçe? Anlamı ne..
Aynur Engindeniz tarafından 7/13/2011 11:31:15 PM zamanında düzenlenmiştir.
erolabi
Mitat amcayı asalında severdik..
bizimle futbol oynardı.ama disiplini de severdi..
o zamanlar milliyetçi bir partinin yolda bildirisini bulduk ve aklımıza "komonisler" i silip mitat anmacı yazmak ve uzaylı olduğunu yazmak geldi.
elle yazdık.
adam kahveye çıkamadı kaç gün.herkes uzaydan atılmış diyodu hakkında..
kürtçe ..
"haili dayı nasılsın eyimisin....sağol iyiyim...bu bizim dürzü değil mi...yine ne işler çeviriyor " diyor
saygı ile.
:)))))
abiii...
:))))
anlamıştım inan ki kürtçe konuştuğunu:))
sevgiler abimm..
erolabi
saygı ile değerli kardeş.