yüreğin varsa oku
Kaprislerin, intizar kapısında, ölümünü diliyorum bu akşam.
Yüzyılın tepesinde yanacak isyan ateşinde yanmasını istiyorum.
Yar dediğin öyle kaprisin perdesinden bakmamalı dostluk sokağına, camı sonuna kadar açık, yüreği penceresinden görülmeli.
Ya sevmeliyüreğinden, ya da yüreği almalı bedeninden. İğreti hissedişler aşka ihanettir. İstemem öyle yar deyip puslu havada aşk kokusu arayanları. Dostuuum deyip bahar bekleyenleri.
Aşk, fırtınaysa yar ile beraber olmalı. Eşkıya isyanına benzemeli yani. Baskın üstüne baskın da yese pusuyu yırtıp geçmeli. Ve ulaşmalı yare.
Yüreği isyan kaldırmayanların ne işi var kalbin dağlarında. İsyan ateşinde yanmayı göze alamayanlar ne diye dostun ateş çemberine girmeye çalışır, bilmem ki.
Dostun ölümü, yarin kaşlarında göçük meydana getirmemeli. Yar dediğin öyle delikanlı olmalı. Küçük fırtınalarda titanikleri batıranlar, okyanuslarda aşk avlayamazlar.
Ben okyanusun aşkını, yüreğini arıyorum, ırmaklar çıkıyor oltama.
Dostum öldüyse kalp meydanında kefeni ben olurum. Cenazesi gözyaşımla değil , kanımla yıkarım.Gözlerimin içine bakmasını isterim musalla taşındayken bile.
Aşk iki kişiliktir diyorlar ya, batsın öyle sevdalar. Birimiz giderse bile öbürü yaşar o kalbi iki kere. Yar dediysek öyle gidenin kalbi yük olmaz bize. Hele ki kontenjan açılmaz kalbimizde yeniden, yeni bir yare.
Anlamaz bizi günün yeni yetme kalpleri. Kalbine enson aldığı yari, açık kontenjandan alanlar, aşkın meydanında duramazlar ve dikemezler hiçbir kalbi büst meydanına.
Saygıları bir dakikalık saygı duruşuyla başlar bayrak göndere çekilene, yar toprağa inene kadar olur.
Uhudu ziyaret eden bir can kardeşim, okçular tepesine çıktığını anlattı. “İndin mi geri ordan”dedim. Şaşırdı “indim dedi tabi abi….”
“A be adam okçular tepesinden bir sefer inildi, madem ki orda duracak yüreğin yoktu nediye çıktın tepeye.”
İster uhud aşığı,ister yusufun zindanındaki aşık ol fark etmez. Yaranla döneceksin, yaranı saklamadan yürüyeceksin. Yari, Uhudun eteklerine defnettikten sonra o yar ile yaşayacaksın.
Kaprislerin ve yüreği meltemlerde burkulanların aşkı değiliz. İyi ki değiliz.
Sultan sofrasına oturanlar aşkın zehrini bile ikram etseler titremez elleri. Cücelerin hayat şerbetine tercih ederim sultanın sofrasındaki aşk zehirini.
Ve bunu da eyvallahım yok…. Böyle bilesin yar.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.