- 784 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
O an
O an susmak geldi içimden, asırlarca belki de sonsuza dek susacaktım. Tüm tanınmazlığıyla üstüme bir buhran gibi çöke dururken, onun bu halini çözümlemeye davranımlarına birer mana verebilmeye çalışıyordum, daha doğrusu çabalıyordum.
Bardaktan boşalırcasına yağan yağmurun ve göğü yırtarcasına gürüldeyen bulutların öfkesine karışan öfkesi, karşımda tanınamaz bir insan silueti oluşturmuştu. Bağırış çağırışlarıyla ve öfkeden kan bürümüş gözleriyle, bu güne kadar hakkında edindiğim fikirlerimin ve düşüncelerimin tepeden tırnağa değişmelerine neden olmuştu.
Ama bir yandan da korkmaya başladım; kendimden. Zaman zaman hissettiğim nefretin ve kinin bir bütünlük kazanıp süreğenleşmesinden, kendi benliğimin erozyona uğramasından ve daha da kötüsü kendimi soyutlamaktan korktum. Düşündükçe tüylerim ürpermeye içim titremeye başladı.
Bir yandan karşımdaki insanın ruh halini anlamlandırmaya çalışırken, diğer taraftan kendi durumuma bir isim bulmaya çalışıyordum; yanılgı, evet yanılgı ve ya peşin hükümlülük de diye biliriz. Çatırdamakta olan bu, sözde sarsılmaz, temelin birdenbire çöküşe geçmesinde hiç bir zaman tek taraflı bir hata ya da bir tek hatalı aramak çözüm sunmuyor insana. Nalıncı keseri gibi hep kendine yontulan ilişkilerde bu trajik son galiba kaçınılmaz oluyor!
Tek taraflı sineye çekişler, tek taraflı feragatler ve alttan alışlar insanın kendi sınırlarını en üst seviyede zorluyor ve sonuç…
Esasında hakkındaki kanaatim yanılgı da değil peşin hükümlülük de, bunu adı; bencillik! Evet, düşündükçe bugüne kadarki yaklaşımlarının altında yatan en hakiki gerçeğin bu olduğu fikrine kolayca varıyor insan ve işte o zaman kendine daha çok kızmaya başlıyor, kendini daha da ağır cezalara çarptırmayı, mahkûm etmeyi istiyor.
Bu güne kadar göz göre göre suiistimal edildiğinin farkına varmak, kelimenin tam anlamıyla, insanın tepesinin tasını attırıp, kanı beynine sıçratıyor!
Böyle bir durumda insan kendine mi kızmalı yoksa içindeki öfkeyi kini büyütüp karşısındaki suiistimalcinin üstüne mi salıvermeli; emin değilim! Sonradan pişman olacağım kararlar almaktan çekiniyorum!