- 592 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İNSAN KENDİ HUZURUNU KENDİ BOZAR
KAYNAKTAN DERYAYA
LEBİDERYA
İNSAN KENDİ HUZURUNU KENDİ BOZAR
Allahsız, ateist, din düşmanı, insanlık düşmanı, kadın düşkünü, beyaz kadın tüccarı, beyaz zehir taciri, esrakeş, aklokil, küfürbaz, argo hitap eden, hırsız, iki yüzlü, yalaka, kapkaçcı, kalpazan, devlet düşmanı, vatan haini, organ mafyası mensubu, peygamberi inkâr eden, abdestsiz namaz kılıyorum diyen, mazatersiz oruç tutmuyorum diyen, yetim hakkı yiyen, kavgacı, hırçın kısaca ahlaksız olan birisi ile yahut da ne kadar ahlaksız ve hasiyetsiz davranış, eylem ve söylem varsa onları yapan birisiyle iletişim kurar mısınız?
Öyle birinine selam verip, selamını alır mısınız?
Birileri çıkıp da; ben bunları yapıyorum, ben ahlaksız, haysiyetsiz, şerefsizin biriyim der mi?
Ahlaksız ve haysiyetsiz birisi diğer insanlarla; nasıl iletişim kuruyor?
Elbetteki; ahlaklıyım, dindarım, vatanparverim, saygılıyım... Diyerek..
Doğru mu bu tespitimiz.
Peki bu kadar üzücü olayların tezahür etme nedenini hiç aklımıza getirdik mi?
Ahlaksız ve haysiyetsiz birisi diğer insanlarla; nasıl iletişim kuruyor?
Elbetteki; ahlaklıyım, dindarım, vatanperverim, bayrağa hayranım, Allah yolunun yolcusuyum, peygambere hizmetkârım, saygılıyım, Yaratan’dan dolayı yaratılana hayranım, Allah rızası için yarattıklarını seviyorum vb. Diyerek..
Doğru mu bu tespitimiz.
...-...
Yer: Milas...
Salı pazarına; her pazar kurulduğu gün daha çocuk yaştan olan 3 kız belirir.
Bunlar pazarda dilenirler.
Biz hanımefendi bunları farkederk; her pazar günü o çocuklara harçlık verir.
Oysa ki; o kızlar o hanımı izlemeye almışladır.
O hanımın ne zaman evden çıktığını, kaç çocuğu olduğunu, nerelere gidip geldiğini öğreniler...
Fakat o hanımın bunlardan haberi bile yoktur...
İyilik yapmaya devam eder...
Bu üç kız; bu hanımın evinin olduğu yere gelip; posta kutusundan evinin telefonu öğreniler. Vakit öğlen sonudur. Birisi kapının zilini çalar. Evde bulunan çocuk kapıyı açar. Kapıda kimse yoktur. Çünkü kapı apartamn girişindeki zilden çalınmıştır. Tam o an telefon çalar. Çocuk kapıyı açık bırakıp telefona bakar. Seslenir seslenir, cevap veren toktur. Kapı aralık kaldığından dolayı; merdiven boşluğunda olan kızlardan biri eve girip kapıyı kapatır.
Evde bulunan çocuk eline bir top alır ve sokağa çıkar. O esnada anne eve döner. O gün işten erken çıkmıştır.
Araprmandan girer girmez; o kızlardan birini merdiven kenarrında görür, içine kuşku doğar. 155 Polis imdatı arar.
Büyük bir tesadüf eseri olay; kayıpsız atlatılmıştır.
Çünkü kızların çantalarında; muşta, falçata, saldırma, şiş ve kama bulunur.
Kızlar bir çetenin elemanıdır. Yaşları 9-12-14... İçlerinden birisi hamiledir.
Islah evine gönderilirler. Bir ay kalıp tekrar sokğa dönüş yaparlar....
....
...
Yer: Balıkesir....
45 Yaşlarında bir kadın iki çocuğu ile üçüncü kattaki evinde hayat sürmektedir.
Bir gece; evinin baklonuna kement atan birisi evinin balkonunundaki pencere camını elmasla keser ve salonda uyumakta olan kadına saldırır.
Kadının çığlıklarına komuşlar yardıma koşarlar. Olay adliyeye intikal eder. Tecavüze yeltenen bu kişinin "Yaptığı eylem fiil olarak gerçekleşmediği için." Serbest bırakılır.
Serbest kalan bu zanlı; önce olaya şahitlik edenleri yanına aldığı üç beş kişiyle tehdit edip sindirir.
Aradan kısa bir süre geçtikten sonra; aynı kişi aynı yöntemle ve yanına iki kişi alarak daha alarak; aynı kadının evine girer ve çirkin, aklaksız fiilini üçü birden gerçekleştirir.
Kadın şikayetçi olur...
Olayın faallerinden birisi zor kullanmak yolu ile tecavüzü gerçekleştirdiği için tutuklanır. Diğer ikisi ise; zor kullanma eylemi olmamış olabilir.. Gerekçesiyle serbest bırakılırlar...
Bunların yaşları; 24 - 21 -18... İşin başka garip yanı ise; bu üçüde; o hanımın selam verip, selamlarını da aldığı kişilerdir.
...
...
Yer : Ankara
Batıkent’te bir parkta bir öğretmenin cesedi bulunur; cesetele ilgili işlemler yapılır. Ailesine teslim edilir.
Aradan bizar zaman geçince; eşini karakola çağırıp şahsi eşyalarını teslim ederler... Birkaç ay geçtikten sonra; kredi kartlarını ödemediklerinden dolayı ödeme ihbarı alırlar
Evin hanımı olayı araştırır; ölüm olayı olduktan dört gün sonra kredi kartlarından harcama yapılmıştır.
Şahsi eşyaları teslim aldığı tutanağı incelediğinde; alınan eşyaların arasında kredi kartlarının da olduğunu görür...
Olay resmiyete intikal ettiğinden dolayı;
Soruşturmanın selameti için (Bu cümlenin ne anlama geldiğini hala anlamış değilim) karakolun başkomseri açığa alınır.
Kredi kartlarının muhatabı olan taraf ödeme yapmaktan kurtulamaz.
....
Yer: İstanbul
Galata’da kapkaç olayı olur...
Bir vatandaşımız duruma müdahale eder.. Kapkaççı yakalanır.. Hapse atılır...
Bir kaç ay sonra hapisten çıkar ve kendisinin yakalanmasını sağlayan kişiyi bularak zorla 6 Milyar (6.000) Liralık senet imzalatır.. Hapiste olduğu için o kadar zararı olmuş, onun için de; kendisini yakalatan kişi o zararı karşılayacakmış...
O yakalatanın adresini nasıl bulmuştur, bu şehirn ortalık yerinde o seneti nasıl imzalatmıştır...
O kadarını da sizler hesaplayınız...
...
Yer: İstanbul
Bir hanım ticari araç durdurur ve gideceği yeri söylerek arabaya biner. Bir süre sonra telefon etmesi gerektiği için çantasına bakar. Çantası yanında koltuğun üstünde, çantanın içinde telefonu yoktur. Fakat taksiye binmeden telefonla konuştuğundan dolayı, telefonun çantada bulundan emindir. Sakin olur ve sürücüye; "Şu büfenin önünde durur musun diyerek tam karakol yakınında bulunan büfe önünde aracı durdurtur. Araçtan inerek polislere "Şikayetçiyim lütfen işlem yapınız." Der.. Polisler sürücüye yönelir.. Kadın: "Sürücü değil, siz arabanın bagajına bakın..." Deyince; polisler taksinin bagajını acarlar; bagajda birisi yatıyordur. Telfon da ondan çıkar. Arka tekerin yanından açılmış olan yerden elini uzatıp çantaları boşaltan kişilerin bagajlarda saklandığı hiç akla gelir miydi?
KADİR DURAK
>>>DEVAM EDECEK>>>
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.