- 639 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Donakaldım! / ARDAHAN ÖYKÜLERİ 201
Sören Kierkegaard Danimarkalı düşünür. O gün denk geldi okudum. Diyordu ki: Hayatta insanoğlu n’olsa olsun bir inanca hedeflenmeli. Bu inanç neceliği ile hiç önemli değil ki; deneyde isbatlansın veyada ispatlanmasın.
Köylerin çamurlu yollarını çığnayan Hekimbaşı bir herif vardı...
Her derede bir at öldürdüğü için Baytarlık payesini almıştı.
Bileğin hakkıyla sökerek sökmüştü.
Baytar cümle sağlık bilimlere hakimdi. Dişde çekerdi.
Siğili okuyarak muska yazarak haftasına kökünden oynatırdı.
Horaya ilaç derman yapar içirir sağaltırdı.
Demirava çare sarmısakla bulmuştu.
Sınıkçıydı. Sınık sındı mı kaynatırdı.
Vesselam adam Lokman Hekim teşbihte hata oldu: İyi baytardı.
Ambar da çamurlu köy yolların başında köyde köy evlerin kapısında, hayatında ahırın böğründe kalağın bitişinde daldasında her evin ambarı olurdu. Ardahan da hala ambarlı ev bulunur.
Kürd Alinin evi karşısında. Mikail, İsrafil abilerin evin köşesinde ambarı o sene gördüm. Fotoğrafını çekmiştim. Hoş, Hallefendide kaçına rastgeldim ki!
Kalenin Kayabaşında Posof’un Satgabel’den gelme sakinleri onlarında ambarlarını gezerken görmüştüm..
- Ola baba ambarı nerden çıkardız? Ardahan Kalesini yazsaza!
- Herşeyi sıraya bağlamışım onu da yazacam.
- Gençluğan mi?
- Gençluğuma!..
"Aylı gece, serin külek göy çemen, etrafına saçır yasemen, ancak meni bu dertlere gark eden, ne çiçekdir, ne çemendir, sen sen sen."
Etim şimşekledi...
Tüylerim diken diken oldu...
" Aylı bir gece, serin bir rüzgar, yeşil bir çimen, burada bir dert yok ki, her şey çok güzel. "
Nerden çıktın bu şiir... ne güzel şiir idi...
Ambarın anahtarı otoriter kaynananın beline bağlıdır. Belinde piştov gibi asılıdır.
Nedir bu?
Terbiye şeklidir. Birlik kavramını pekiştirirdi.
- Birlik yaşamı yazsana efendi?
- Birlik yaşardı kaynata, oğulları, kaç can birarada, o mu?
- Evet o!...
Kaynana çaptan düşmüşse? Başgeline verilirdi ambarın açarı. Ambarın kiliti yumurta sahanı kadar vardı. Kale kilit kilit yapana kadar Rus kilitleri kullanıldı.
- Ola baba hani Rus sınırı salğamdı?
- Mübalağa...
- Abartmıyorum.
- Anahtarı bele bağlama noluyordu?
- Töre...
Ambarda neler yok: Yağ bal zevahir: Un, den,mısırunu, ekmek, salça, bulgur, dilo ile şehirunu, direğe asılı kazeti tavuketi kançalara çengele asılmış soğan sucuk pastırma.
İki ipe terek gibi tahta üste kurut dizilirdi salıncakta kurut kış ortaya sallanırdı. Kışta kurutları sahanda yoğurta sıcak suda eritirdiler.
Ambara girgirişte eyvan olurdu. Bölmeler eyvanın çepeçerve çevirirdi.
Evde hiçbirşeyi bırakmazdı kaynana ne varsa ambardaydı.
Ambar kahve falına bakılan fincan karası kahverenkliydi.
Bizim ambarımız vardı.
Koyu yanık omra deriz resim sanatında Ambre rengindeydi ambarımız.
Ne mutlu bize bizim ambarımız varmış. Şimdi ambarımız bile yok diyor şair:
" - Bir kedim bile yok."
Tomruk... efendime hura bejim. Tomruk önce kalas şeklinde biçilirdi.
Biçtik mi, iyice kurutulacaktı. Bir yıl o tahta beklerdi.
Tomruğun rengi değişmemesine azami dikkat edilirdi. Tahtanın çökmemesinede dikkat edilirdi.
Kururken renk ve düzgünlük değişmemeliydi. Engellenirdi.
Onun yüzünden ambarın rengi seçilir renktir, metreler ötesinden ambar renginden seçilirdi..
Ambarın tahtası geçmelidir. İki direke her tahta oyukuna geçeli yukarı sıralıdır. Ambarın duvarı diye tabir edeyim anlaşılsın.
Geçmeli duvar tahtasına çivi kullanılmazdı.
Kullanılan çivi, demirci çivisidir. Parabaş çivi derdik. Çelikten yapardı demirci. Mısmar ismide veren var. Uzun mısmar on yıllarca dayanırmış.
Ambar tomruk ayakların üstünde durur. Kısa kesilmiş tomrukta taşın üstüne oturmuştur.
Ambarın altından yel geçer. Buraya odun tezek dizebilirsin. Kullanışlıdır. Buraya evin bağ köpeği yazın serinlik kışınsa sıcaklığa girerdi.
Ambarın kapısından ev kapısına düztaşlar dizilmişti. Yolaktı resmen taş dizili patika. Çamura bulanmadan trafik çalışırdı. Kışta dahil!.. kışta!..
yalçıner yılmaz
21-06-2011
gebze
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.