EY GÜL
Bir kitap sayfasını çevirir gibi, kirpiklerinde çiğ damlası sevgiler dökülürken yüreğime.Seni bir kartopu gibi yüreğime sakladım.Yanan yüreğimi bir anda serinlettin.Zeytin bahçelerindeki siyah zeytin gibi gözlerinle.Bir anda avuçlarımdan akıp giden zamansız bir sevdaydı gülücüklerin.Gelincik çiçeği gibi açtın bir anda yüreğimde. Artık ne zamandı aramızdaki engel, nede billurdan bir ışıltı gibi dökülen yitik meydanlardı.Mimoza çiçeğinin güzelliğinde saklanan.Bir tek sen varsın artık benim için bir ömür boyu kalbin kıyılarında sızlanan yarelerde sakladığım.bir tek sensin bir tek sen.Gönül bahçelerimin itinayla yetiştirdiği çiçeği bir tek sen…..
Zaman bir saman gibi bizi savurmaktayken bilinmezlik girdabında…Önüme çıkan dikenlerden yüreğim kanıyor Ey Gül…Senin hasretin bir yandan benliğimi kemirirken, Aşkın beni Cennet bahçelerinde hüsnü Aşk ile mest etmekte.. Bir Ay tutulması gibi tutuldum sana …bu ne Ateştir yakar canı, kavururda bir mecnun gibi savurur çöllere…bilmem acep kim yaratmış bu hareyi Aşkı….Ey Aşk! sen Hazineden pırlantalardan bir kolyemisin? Yürek kapısına asılan… Bir güzelin boynunda bir halka bir delikanlının yüreğinde bir ateş…. Yaktığın yeter artık… Kavuştur beni felek bitsin bu çilem…Söndür içimde patlayan volkanları… ki: yağsın bir Nisan Yağmuru gibi hayallerim..O yarin ellerini yakalayıp
Gözlerine kaybolsam…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.