(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Bir zamanlar uzzak bi ülkede üvey annesi ve iç güveysi ile yaşayan küf kedisi vardı.Oyna dediler mi hemen "yerim dar" derdi. O zamanlar bu küv kedilerini kont köpekleri kovalar ağaca çıkarılırdı.Bu meyanda küf kedisi bir gün boluya gitmek ister.Evin bütün kalıkları gidecek kıskanır,zavallı küs kedisi de perilere dua eder "Periler kız ne olur bana bi kıyak yapın da boluya gidiyim" demiş.Peri başı Ziyaettin abi de bu meyanda " La git işine gücüne bak,evi temizle ,kapuska yap,çocuğun altını temizle " demiş. Ancak küt kedisi "Bak seni Rezile ablaya diyecem geçen gün Nemrudenin kzını elliyodun" deyince renk atmış Ziyaettin de bu beni gammazlar deyerekten "tama bu sefer yapalım bi kıyak" diyerekten okus pokus yoluylan kıza kabaktan başörtüsü,hıyardan kombilezon,domatesten dudak, sivri biberden burun,maydonosdan saç,kavundan meme yapıp kızı geceye götürmüşler.Fekat bu sihir gece yarısına kadar geçerliymiş.Gece yarısını az biraz geçince sihir bozuluyomuş.Öyle de olmuş sihir bozulmuş.Neyse orada büfecilik yapan bi tanıdık vasıtasıyle tamirci bulup sihiri düzeltmişler bu sefer küm kediciği bozulmuş.Kim felan demişler ama iş işten geçmiş.Atı alan Üsküdarı talan etmiş. Tıllar böylece geçmiş. Aradan hatta yetmiş yıl geçtikten sonra adam gelmiş elinde bi cam ayakkabı. Bu ayakkabı kimin ayaana olursa onu alıcam kıral-içe yapacam demiş. Yalvar yakar ikna etmişler. Tamam la demiş direk içe yapıcam.O zaman tamam abim demiş köy sorumlusu. Kızları toplamışlar. Fakat köyde kız kalmamış.Hepsi evli barakalı. Bi kız buluyolar onun da ayağına olmayınca gitmişler başka kız bulmaya. Anaaa bi de ne görsün küw kedisi orda bekliyo.Ayağını sarkıtmış damda duruyo. Gitmişler onun ayağına da olmayınca yeni bir numara büyüğünü almışlar.42 Numara cam ayakkabı küh kedisinin ayağüına küt oturmuş. Onlar ermiş muradına biz çıkalım Süleymanınaaaa. İyi bayramlarrrrr.
salamura etsek hepsini, diyelimki sirke de kattık, sarmısaklara hala ihtiyaç olur mu? yaşlansa suya bastığımız herşey gölgede bekletilen umutlarımız kadar masum, nakaratını bile tam hatırlayamadığımız şarkılar gibi hafiften gözümüze toz kaçırsa, filmlerdeki saf sarışınlar gibi gülüversek sonra utansak filan hani
of aman neyse ne...
o değil de ne oldu bana sahi?
not: niye okudum niye bişeyler yazdım bilmiyorum... o değil de tuhaf olan bu bence :)
o değil de; müzikle ilgili olan benim aklıma onlarca şarkı, onlarca türkü geldi şimdi. Alt alta yazsam sayfalra taşacak, yazmasam beni kaşıyıp duracak:) en iyisi şu yorumu yazıp bitireyim, bağlamamı ve gitarımı alıp tüm güzel yağmur şarkı ve türkülerini söyleyeyim. O değil de; bu "o değil de" sözüne pek bir alıştı dilim. Artık sohbetlerde kullanmaya başladım. o değil de; yağmur şarkılarını hatırlattığı için, dilimize bu sözü kattığı için Esma Hanım'a teşekkür etmeyi unutacaktım az kalsın:)
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.