- 709 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
12 HAZİRAN SEÇİMLERİNDEN SONRA 12 TESPİT
12 HAZİRAN SEÇİMLERİNDEN SONRA 12 TESPİT
Bir genel seçimi daha geride bıraktık. Zaman zaman yüksek tempolu ve heyecanlı, zaman zaman tansiyonu düşük ve sakin bir seçim ortamı yaşadık. Çok şükür, halkımızın sağduyusu ve demokratik olgunluğu ile bir seçimi daha huzurlu bir şekilde yüzümüzün akıyla atlattık. Seçimlerde görev alan, Yüksek Seçim Kurulu üyelerinden İl ve İlçe seçim Kurulu üyelerine, sandık başkanından sandık kurulu üyelerine, polisinden jandarmasına kadar tüm çalışanlara bir Vatandaş olarak teşekkür ederim. Zor bir görevi başarıyla yerine getirdiler.
Evet, seçimler geride kaldı. Şimdi değerlendirmeler ve yorumlar başladı. Gazeteciler, yazarlar köşelerinde enva-i çeşit yorum ve değerlendirmeler yapıyor. Hemen söyleyeyim. Bazı yorum ve değerlendirmeleri kaale bile almıyorum. Bunlar saplantılı, taraflı ve ön yargılı Yazarlardır. O saplantılı Yazarların kim olduğunu cümle alem biliyor. Sizler de biliyorsunuz. Halkın büyük çoğunluğuna “bidon kafalı, göbek kaşıyan” diyerek tepeden bakan zevatı size anlatmaya gerek yok. Onların görevi sanki “hep eleştirmek, hep eleştirmek” gibi bir şey. Onlar hep rahatsız. Ne zaman ki, bu Ülkede bir istikrar olsa, o Yazar, Çizer takımında bir rahatsızlık başlıyor. Bu çok az sayıdaki rahatsız tipler dışında, genelde Yazarların yorum ve değerlendirmeleri makul görülmektedir. Makul ve samimi yapılan her değerlendirme ve yorum baş tacıdır.
Şimdi diğer Yazarların seçim sonuçlarına ilişkin yorum ve değerlendirmelerini bir tarafa bırakalım. Kendi acizane yorum ve değerlendirmelerimi Siz okuyucularıma sunalım.
Seçimleri bulunduğu yerden ve medyadan izlemiş bir kişi olarak ne kadar yerinde değerlendirmede bulunabilirim. Orası bilinmez.
Seçim sonuçlarına ilişkin aşağıda 12 adet tespitim mevcuttur. Bu tespitlerden önce, şu genel değerlendirmemi söyleyeyim. Bu seçimler, çok farklı ve ilginç geçti. Herşey vatandaşın gözü önünde cereyan etti. Vatandaş her şeyi tek tek not etti ve "hiçbir şey gözden kaçmadı". Yurtiçinden ve yurtdışından yapılan spekülasyonları burada tekrar hatırlatmaya gerek yok. Bütün bunlara rağmen vatandaş bildiğinden şaşmadı.
İşte 2011 seçimlerinin sonrasındaki tespitlerim:
1- Seçmen alışkanlıkları kolay değişmiyor.
2- Seçmen, bol keseden atılan vaatlere göre oy kullanmıyor.
3- Sandık başına gelindiğinde, ciddiyet ağır basıyor, gerçekler göz önüne geliyor ve ona göre oy atılıyor.
4- Sessiz çoğunluk istikrarı seviyor.
5- Belden alta vuruşlar seçmen tarafından kabul görmüyor.
6- Korkutanlar değil, müjdeleyenler daha fazla ilgi görüyor.
7- Çok partili hayata geçildikten sonra oluşan iki ana eksendeki (demokrat ve cumhuriyetçi eksendeki) iki büyük parti oyların ekserisini alıyor.
8- Halkımız sözde demokrat ile özde demokratın farkını biliyor ve sözde demokratı sandığa gömüyor.
9- Halkımız laf üretenle hizmet üretenin ayrımını iyi yapıyor.
10- Lider ve ekibinin güven verip vermediğini en iyi halk gözlemliyor.
11- Anketlerle, yalan yanlış haberlerle yapılan yönlendirmeler sonuç vermiyor.
12- Genel seçimlerde oylar adaylardan çok Genel Başkanlara veriliyor.
Bu tespitlerin yanına başka kapsamlı tespitler elbette mümkündür. Onlar da konunun uzmanlarının işidir. Biz burada yalnızca kendi basit gözlemlerimizden kaynaklanan tespitleri sıraladık.
Yazımın sonunda şunu belirtmek istiyorum: Her seçim kendi başına bir tecrübe ve ders çıkartılacak sonuçlar getiriyor. Önemli olan bunları görmek ve değerlendirmeye almaktır. Vesselam
Ahmet SANDAL
Araştırmacı Yazar