GERÇEKLEŞEK HAYALLER OLMAYACAK VAADLER…

• 11 Haziran 2011 Cumartesi 22:16:50

GERÇEKLEŞEK HAYALLER OLMAYACAK VAADLER…

Rüyalar ve hayaller bize tanrının bir armağını diye düşünürüm ben.. Altmış-Yetmiş sene süren kısa bir ömürde bir insanın herşeyi yaşaması, herşeyi tatması mümkün değil... Ne her yeri gezip görmeye, ne her şeyi yaşayıp, tatmaya yetmez bir insan ömrü.

Her özlediğini göremezsin, kayıpların olur bulamazsın, kızarsın intikam alamazsın, haksızlığa uğrar ağlayamazsın... Paran çok olur yiyemezsin, az olur yetiştiremezsin. Yetmez bir ömür yetmez.…

Rüyalar en büyük yardımcımız aslında... Uçarsın, koşarsın, tanımadığı yerlere gider, hiç görmediğin insanlarla sohbet edersin... Özlediklerini görürsün... Hem de öyle net görürsün ki kokusu bile gelir burnuna... Yapamadıklarını yapar, yaşayamadıklarını yaşarsın düşlerde. Haksızlığa mı uğradın? Rüyanda doya doya ağlarsın. Gündüz birine mi kızdın? Gece indiriverirsin burnuna, yumruğu, bir çırpıda yere serersin...Tam burda aklıma ne gliyor biliyormusunuz...Birilerinin uykuda Recep bey seni indireceğim dediğini ... Birilerinin de yine çaktın yine çaktın dediğini düşüniyorum... Birileride şimdi üç beş birşeyler alıyorum,acaba altıyüzbin geçekmi ? ya şimdi aldığımda elden giderse diye sayıklıyordur...
« Tıpkı dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmak gibi » Sana yüz vermeyen birine mi aşık oldun? Düşlerinde doya doya öpersin...

Rüyalar ve hayaller bize tanırının bir armağanı... Yaşınız kaç olursa olsun, işiniz gücünüz, mesleğiniz mevkiniz ne olursa olsun hayal kurarsınız. Hayaller gerçeğin provasıdır.
Edison ampulu, Graham Bell, telefonu önce hayal ederek yaptılar. Newton, ağacın altında hayal kurarken kafasına elma düştü. de yerçekimini buldu. İnsanoğlu, balık olmayı hayal etti yüzmeyi öğrendi. kuş olmayı hayaletti uçağı yaptı ... Önce çıplak gözle sonra teleskopla yıldızlara baka baka sonunda aya gitti... Yazarlar, kaşifler, mucitler önce hayal kurdular. Önce hayallerini döktüler kağıtlara, sonra gerçekleştirdiler...Tıpkı birileri dünya ölçeğinde yeni kanalları açmayı planlarken... Birileri bozuk plak gibi televizyona karşıma çıkmaz der...Hayalleri, rüyaları küçümsemeyin. Ne yaparsınız bu işler çap meselesi...


Nasıl rüyaların sınırı yoksa, hayallerin de sınırı yok... Ne alt sınır var ne üst sınır... Aynı evren gibi sonsuz bu hayalgücü. Olmayacak hayaller kuranlara hayalperest derler... Ben onlara cesurlar diyorum... Olabilecek, gerçekleşmesi çok olası bir hayali herkes kurar... Seneler önce deniz altında 20000 Fersah romanının yazarı da hayal kurmuştu... Onun kurduğu hayaller bugün fazlasıyla gerçekleşti. İnsanoğlu denizaltılar, denizaltında film çeken kameralar, denizin derinliklerinde dolaşan robotlar yaptı... O zaman, amma da hayalperest denen adamın hayali, bugün gerçek oldu...Kanal istanbulun geçek olmaması neki... Bu gün yıldız savaşları, super man gibi filmler de hayal ama birgün onlar da gerçekleşecek hiç şüpheniz olmasın...

Simyacı kitabında Paulo Chello ‘’Bir şeyi çok isterseniz evren de sizinle birlikte hareket eder ‘’Der... Bir şeyi çok istemeden ona kavuşamazsınız... Çok isteyin, tüm detaylarını düşünün, ne yapmak istiyorsunuz, ne yaşamak istiyorsunuz, ne olmak istiyorsunuz enine boyuna hayal edin... Hayallerinizin resimlerini çizin, duvarınıza, buzdolabınızın kapağına asın ,hayallerinizi kağıtılara dökün, deyatlarını anlatın. ve çok isteyin... Göreceksiniz eninde sonunda mutlaka gerçekleşecek... .

Gerçekleşmeye gerçekleşir de önemli olan bunları gerçek hayata uyarlamak yoksa gördüğünüz rüyayla daldığınız hayalla kalırsınız...
Öğrenciler önce ne olmak istediklerini hayal etmeli ne iş yapabileceklerini düşünmeli ona göre hayatını yönlendirmelidir.
Herkes hayal kurmalı ne yapmaları konusunda...Özellikle ön sıradakiler, yöneticiler,politikacılar daha çok hayal kurmalı çevresindeki gelişmelere göre plan yapmalı projeler üretmelidirler...

Yoksa rotin işleri belli bir çerceve içinde herkes yapabilir...Hiç ummadığınız bir insan en önemli bir makamı yönetebilir...

Hayyelleriniz ve rüyalarınız size çok önemli fikirler verir onları değerlendirmek gerek..
Bir Bardak Çay gibi ömür...
Kiminin Ki Bir Dikişte Biter Kimininki İse Yudum Yudum…
Dibinde Kalan Çöpler İse Hayattan Kalan Kalıntılar…