- 752 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Ying - Yang
Hayatı ne zaman sorgulamaya başlasam ki bu aralar çok sık karşılaşıyorum kendimle hayatı sorgularken, her bir ele aldığım kavramda karşıma zıttı çıkıyor. Hiçbir zaman tek bir kavramı düşünemiyorum karşıtını düşünmeden. Adlandırmak istediğim kavramı karşıtı olmadan adlandıramıyorum, çünkü bir kavramın varlığı, karşıtı olmadan anlamsız, boş, onu “O şey” yapan şey olmadan bomboş. Yin-yang üzerine kurulu gerçekten de dünya, yaşam, varoluş…
Son zamanlarda bu karşıtlık içerisinde en çok beynimi kurcalayan kavramlar ise kaybetmek ve kazanmak. Ne kadar da uzak görünüyorlar birbirlerine değil mi? Ama bir o kadar da ayrılmaz…
Bu aralar yaşadığım en büyük duyguydu kaybetmek ve tüm enerjimi kaybetmiş olmaya harcıyordum, ta ki kaybetmenin aslında birçok şeyi de kazanmayı beraberinde getirdiğini görene kadar. Evet, artık biliyorum ki her kaybediş aslında başka bir kazancın habercisi. Yenilgiyle aynı anlamda kullandığımız kaybediş her ne kadar acı balyozunu kafamıza indirdiğinde tek sonmuş gibi görünse de, beynimizde uçuşan yıldızlar etkisini yitirdiğinde kazancımızı görebiliyormuşuz. Kaybetmek asla son değilmiş, hatta aksine başka bir başlangıcın sözcüsüymüş. Kaybetmek aslında kazancımız oluyormuş kimi zaman. Ve aynı mantıkla kazanmak aslında kaybetmek olabiliyormuş. Zıtlar yine bir arada, hep bir arada, hep içimizde, hep bizimle. Ve işin ilginci, kaybetmek=kazanmak formülündeki gibi, aslında farklı iki kavram bir olabiliyormuş, aynı anlamda karşımıza çıkabiliyormuş.
“Yaşam” olarak basitçe adlandırdığımız kurgu hem çok karışık hem de çok basit aslında ve biz her bir an’ını geride bırakmadan bilemiyoruz bizim için hazırlanan kurguyu ve bize getirdiklerini. Yukarıda da dediğim gibi kayıpların aslında bizim kazancımız olduğunu, kazancın hazzını yaşamanın aslında kaybetmek olduğunu… Kısacası ne günü yaşamadan gecenin değerini anlayabiliyoruz, ne de geceyi hissetmeden günü sevebiliyoruz. Siyah olmadan beyazı göremiyoruz, üzülmeden sevinemiyoruz, ağlamadan gülemiyoruz, yaşamadan ölemiyoruz… Zıtlıkları yaşamadan hayatı bilemiyoruz.
Yin-Yang birbirini kovalayadursun, biz bir bakmışız Yin’deyiz, bir bakmışız Yang’dayız. Bir bakmışız ikisinin de üzerine aynı anda basmışız…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.