Seninle Başladı Seninle Bitecek
Üşüyorum... İçimdeki yangın üşütüyor beni. Üşüyorum, bu şehrin karmaşık sokaklarında aşkın kokusunu duyduğumdan beri...
Hücrelerime dolan İsm-i Âzâm’ın kudreti üşütüyor beni... Üşüyorum, bir garip sefere çıktığım o andan beri...
Ey sevgili! Neredesin bunca zaman sonra bulmuşken seni?
Ruhumun alkış tutulası yüreğinde kan kırmızı lâleler boy vermede, neredesin? Durma gel ey sevgilim! Seninle başladı, seninle bitecek sevdamın masalı bilmez misin?
Bilmez misin ki gönlüme dolan en yakıcı özlem sen olacaksın daim? Adına yazgılı bir kalp sarhoşluğunda sana koşacağım ben hep... Senden gayrısını, ruhuma sevinç bilmeyeceğim.
Boranlar estirirken ömrümün yelkenine sen, karalar bağlamış sular ardınca ben, aşka çevireceğim hayat dümenimi... Anbean çörekleneceğim kapına bir dilenci misali. Ve yalnız aşk için yaşamak dileneceğim senden... Ölmekse, yalnız aşka kaim!
Istırap dikeni batacak ayaklarıma yokluğunda ve dinmeyen bir yürek sızısında ben hep aşka bileneceğim.
Karakışlar savuracak ocağıma masivanın rüzgârı ve lâkin hiç durmadan ben, senden seni isteyeceğim. Yegâne sevgilim sen olacaksın benim. Sende dirilteceğim, ömrün bütün ölgünlüğünü ben sevgilim... Andım var ki; güllerin bahçesine er geç bir fidan dikeceğim...
Gün kavuşmalara sırtını yaslayıncaya dek, hangi çıkmaz sokakta olursam olayım, kalbimi sana yönelteceğim. Ve bileceğim ki, kapalı sandığım her kapının ardında sen hep beni beklemektesin. Iraklarda olmana sebep, seni dilemekteki eksikliğim...
İşte şimdi...
Bunca zaman sonra bir volkan gibi kaynıyorken içimde sen ve bütün hücrelerimde kelebekler uçuşuyorken aşka dair ve ben keder arşınladığım her nefeste, canhıraş seni diliyorken...
Yaprak yaprak açılacak göklerin seheri ruhuma, biliyorum... Gelişin yakındır, dokunuşun yakındır kalbime biliyorum...
Biliyorum ki arş-ı alâda saf tutan bütün melekler, şahittir seni dilediğime. Seni özlediğime şahittir sevdiklerin, ey sevgilim... Ve sen şahitsin seni çağıran yüreğime...
Öyleyse hülyalarımın merkezinde parıldayan güneşe tutunuşum yakındır ey sevgilim. Yakındır rahmet nazarlarında yıkanması gönlümün... Bana seni anlatacak, bana aşkını yaşatacak olan nur yüzlümün gelmesi yakındır biliyorum...
Hani ki ezel sancağının altında bir söz vermiştim sana... Hani ki bir seçim yapmamı istemiştin ya sen. Ve ben işittim ve itaat ettim demiştim Sana...
Sana, “Rabbim sensin” demiştim.
“Yolum sen, dönüşüm sen, yurdum sensin” demiştim.
Ben ki acizim, ben ki nefsimi aklamadıkça esfelî sâfiline rededilenim... O gün bugündür ki; yaram büyük; derdim, hüznüm büyüktür ey sevgilim...
Avuçlarım çilekeş büyürken zamanın kollarında ve ben büyürken bütün çelimsizliğimle; içimde bir yer, hep sana ağlıyordu sevgilim. Adını koyamadığım bir savaştı yüreğimde verdiğim.
Ve ben bütün birikmiş acizliğimle, dönüşümü sana yakın kılan dualar iklimindeydim.
Yıllar yürek âlemimde görülmemiş yakarışlar bestelerken, beni sana yakın kılan acının her zerresine şükrüm de büyüyordu sevgilim.
Sen hem derdim hem de devamdın benim...
Kapalı kapılar ardından biriktirdiğim özlemlerimi, içimi köz gibi yakan o yoksunluğumu bilen bir tek sendin sevgilim.
Her nefeste yüreğimi burkan yoksunluğun adı sendin... Sendin ezelî arayışlarımın kederi ey sevgilim.
Meleklerini çağırırdım amansız yakarışlarımla ben her gece ve seni bilenleri, sana gönül verenleri senden isterdim.
Ve seni isterdim Senden ben sevgilim.
Tutunduğum her ümit kırıntısında sendin yegâne beklediğim...
Zaman sana aitti. Sen zamandan münezzehtin...
İçimde saklı nura kavuşmanın bir bedeli vardı ki, o ânı beklemedeydin... Kalbin yakarışları kavi olmalıydı, candan kopup gelmeliydi sana yakarışlarım... Yer gök şahit kılınmalıydı sevdamın yürekler yakan çığlığına...
An ki o andı; beklemedeydin... Bense adım adım büyüyen bir aşk masalının o küçük, o çelimsiz dilencisiydim...
Velâkin sonra sen çıkageldin... Yüreğime çöreklenmiş bütün yoksunlukları silip geçtin sen sevgilim...
Sen geldin, baharı getirdin ocağıma... Kavuşmalar getirdin ruhuma ey sevgilim...
An ki; alnıma bir ömürlük şükür secdesi yazdığın andı... An ki, öldüğüm an, an ki yeniden doğduğum andı...
Biliyorum ki secdende gözyaşları akıtmaktır gayrı yaraşan bana... Yarattıkların sayısınca şükür çiçekleri yeşertmektir bana yaraşan ey sevgilim...
Ömrüme doğduğun o kutlu ana... Senden seni dilememe sebep olan her acı hatırama... Ve beni sana vasıl eden gönlümün biricik sultanına, bin can değil binler feda olsun sevgilim...
HAZNEVİ SELÇUK
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.