- 579 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Nehrisevdama -5
KAYNAKTAN DERYAYA
LEBİDERYA
NEHRİSEVDAMA - 5
GEL SEVGİLİM KOLLARIMA
Ey sevgili;
Tuzakların kurulu olduğu bir dünyada; yaşantıyı kâbus eden varlıklar, na yazık ki; adına insan (!) denen mahlûklardır.
Sahte dostluk inşasının; en küçük menfaat yelinde yerle bir edildiği, adamlığın kimsesizler kabristanında en derin yerde gömülü, unutulmuş bir meftadan ibaret olduğu; kuru bir kelimeye sığdırıldığı gerçeği bütün acımasızlığı ile yalan dünyanın, sahte yaşantısı olarak hiç bir zaman gündemden düşmediği zamandayız.
İnsanı insan yapan değerlerin yerle bir edildiği, insanlık kurallarının; ahlaksız montajlarla yeniden yapılandırıldığı ve maskeli yüzler ile riyayla süslenmiş sözlere kurban seçildiği bütün azamet ve aleniyetiyle gözler önündedir.
Günlük hayat içinde; insani değerlerin varlığını anlamak imkânsız hale gelmiştir.
Ey sevgili;
Kendimi yalnızlığın karalığında; ışık bekleyen; "İnsana meftun, insanlığa mahkum." Ederek; tek kişilik "Küflü hücreye." Hapsetmiştim.
Bu hücrenin mazgallarından bir ışık sızacak ve; "Ey Yalnızkurt, bu ışığı gör." Diyecekti.
Bu ışık ki; beni yeniden hayata döndürecektir.
İliklerime kadar yalnızdım.
İliklerime kadar kimsesiz....
Yalnızlık girdap da olsa, azap da olsa;
"Yalakaların, sürüngenlerin, sahtekârların, riyakârların, düzenbazlaların, madrabazların, şaklabanların, soytarıların, ahlaksızların, kurmazların, tefecilerin, kaplazanların, arsızların, hızrsızların, nursuzların, sülüklerin, akreplerin, yılanların, sahte din bezirgânlarının, sistem şakşakçılarının, bilimum kapı kullarının ve onların kulluk yaptıkları kalpleri mühürlenmiş haysiyet fukaralarının." var oldukları, geçerli akçe sayıldıkları kuru kalabalıklar içinde; maskeli dolaşmaktan yüzbin kere iyidir.
Ey sevgili;
Işığı hep bekledim; umut ışığı, sevgi ışığı;
Sevgi ışığı hiçbir zaman batmayan bir pürnur, sönmeyen gurur, yürekte onurdur...
İşte bu ışığı hep bekledim.
Birgün,
Herhangi bir gün bu ışık mazgallardan sızacaktı...
Yüreğime "Sevgi." Yazacaktı...
Ey sevgili;
Öyle bir sızdın ki;
Yüreğime öyle bir yazdın ki;
Kaderim, alın yazım
Yalnızlıkta nur ayazım
Bir arada nârlı yazım
Son virajda ilkbaharım
Ben seninle
Ben seninle
Bu iki kişilik dünyada
Doya doya, duya duya yaşama varım...
Seninle sana doymak...
Her yerde seni duymak
Senin;
Narin zarif kollarında uyumak...
Ne kadar da özlemişim...
Meğer hayatın ta kendisiymiş
Seninle;
Aşk’ı ispatlamak...
Dünyanın Cennet’iymiş;
İki kişilik dünyada yaşamak.
İkimize ait kumsal,
İkimize ait, deniz,
Ve;
Sakladığımız gizemimiz
Sevgilim;
İkimiz bir bedeniz...
İkimize ait bir şehir
İkimize ait berrak bir nehir
Ve;
İkimiz bir yürekte şükrederiz
Yürekten göklere yükseliriz
Allah bir, Allah bir, Allah bir...
Kirden ayıklandığım;
Yalnızlığımı atlattığım
Ömrümüze;
Ab-ı hayat yudumlattığım
İşte budur;
Senin nefesinden tattığım...
Yüreğimin nadide çiçeği
Yaşantımın ebedi ölçeği
İki cihanımın nurlu, sırlı
Ateşli
Alevli
Közlü; tek ama, tek gerçeği...
Zaman durdu;
Bütün yorgunluğumu unuttum
Seninle bir yol tuttum
Şimdi seni yüreğime mahkum ettim
Çünkü;
Çünkü
Çünkü sen beni; sana meftun ettin...
Ey sevgili;
Şimdi gel kollarıma
İzlerine kurban olduğum
Gel birtanem
Gel sevgilim
Gel yüreğim
Vallahi çok beklettin
Ey sevgili;
Sır’la sabrı harmanladım
Hasatından "Sevda." Doğdu
Bu sevdanın adresine
Gökyüzünden rahmet yağdı
Yüreğimde sen beklerken
Gözlerimde yaş ağladı
Damlaları bağrımızda
İkimizi bir dağladı
Gel sevgilim kollarıma
Sensin benim gururum
Ben seni seviyorum
Bizi bize;
Kalubelâ defterinde
Kayıttaki sır bağladı...
Seni seviyorum, seni seviyorum, seni seviyorum
Gel sevgilim kollarıma...
KADİR DURAK - FETHİYE / MUĞLA
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.