- 1061 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Mem ve Zin
Mem..
Mem Zin’in ateşinde boğulan düş. Toprak utanmadı mı seni kabul ederken ey güzel fidan. Cızir’in aslanı, Dicle’nin nuru pak sultanı. Cibril kıskanmaz mıydı seni? Mesih’i nefesinden bir tutam kendinde olsun istemez miydi? Güneş hangi yol üzre bıraktı seni kör zindanlara. Ey yol ey yolcu, cennetin en güzel sakini, Cızir’in sessiz kalbi. Söyle bana hayalsiz gerçek. Söyle karanlığın görünen yüzüne. Sükutu nasıl demirlediysen kendine, dicle’yi, cızir’i, ay’ın suretinden kendi suretini şavkıyan hilali söyle. Bilirim ölümün başındaki en güzel taçtır yüreğin. Cennetindir Zin’dan, gerçeğindir Zin’dan. Mem Zin’dan’ı söyle, Zin’dan’a denk gelen tek sureti söyle, haykır ellerinin bütün paklığıyla.
Mem ağır Mem bitap. Zin’dan ağlamakta Zin’dan dövmekte dizlerini. Mem naçar Mem biçar. Kucağında kör kuyunun. Mem Yusuf, Yusuf Mem. Mem kuyu, kuyu Zin’dan.
Mem dolunayın şahsuvar atlısı. Affet, affet kendini kör,sağır,dilsiz mahzenlerde saklayan beko’yu. Sabahın tan yerinde üstüne güneşin doğmasını lanet bilen haini affet. Ayırmayı kıymet bilen zorbayı affet. Ayırmadı zira o sizi. Birleştirdi ebedin gölgesindeki arşın altında.
Mem affet ve kabul buyur onun köpekliğini. Evinin önünde onu görmeden sana geleni kabul etme. Onsuz seni seveni isteme. Affet fesadı, fesatçıyı, yalanın üstünde dönen arşı affet. O’dur seni kavuşturan Zin’e, O’dur sana Zin’danı cennetleyen lanet.
Mem duyuyor musun beni?
Zin..
Nerdesin, neredesin Zin. Gecenin sessiz çığlığında unuttun mu Mem’i. Geceyi örtü yapıp Mem’e hangi yol ağzında beklemektesin. Söyle Dicle’ye, kadim uygarlıklara söyle. Bağır,çağır, kopar bütün kementlerini ademden beridir bağlı olan görünmez sütunlardan. Söyle arşa ve dinle yüreğinin geniş düzlüklerini sana dar eden savaşların sesini. Zin, ey Zin; soylu babandan beridir toprağın göreceği en güzel ey güzel kadın. Söyle Nuh’a tufanı Mem’in suretinde şakırdayan hangi tokada denk gelebilir ki. Zin; Mem’in düşü. Zin; saraylarda bulunan ürkek güvercin, Cızir’in güzel prensesi. Zin; Dicle’nin berrak sesi. Azrail’in rabbinden izin alıp ruhunu aldığı tek kişi. Zin; ölmüşlerin sağ nefesi.
Söyle Zin söyle. Akıt bütün lavlarını yurdunun çöllerine. Sıti’nin parmağındaki Mem’in boynundaki en güzel mücevher, Mir Zeyneddin’in ceylanı konuş ve dök içindeki bütün cenkleri yeryüzüne. Mem’in aşkıyla ruhuna üflenen soluğu söyle. Kevser’den hangi vakit içtin de Mem’e uzattın nazenin parmaklarının içindeki abı hayatı. Zindan karanlığının günü,güneşi,gecedeki aydınlığı Zin. Azrail’in baş tacı,sevgili, deryaların en güzel berraklığı, çöl, çölü kendine siper etmiş gölgelik. Dost,düşman,anne,baba,kardeş. Zin; Dicle’nin serin suyu Mem nerede?
Duyuyor musun beni?
Tajdin..
Tajdin; Çeko’nun ve Arif’in yağız küheylanı. Sıti’ye varınca unuttun mu Mem’i? Yoksa bıraktın mı Cızir’in en güzel av ve avcılarını gündüzün karanlık gecesinde. Ey gündüze sevdalı, geceye kör bakışlı nazlı fidan. Sıti’nin ciğerparesi. Mir Zeyneddin’in komutanı, düşmanın korku kalkanı. Tajdin; aklın zerafetini aşkın sefaletine terk eden bilge. Kaç düşün ardında kaf dağını tuz buz edip erittin. Tajdin kalem yazmaz, kağıt kabul etmez. Bilirsin, bilirsinde ses etmeye kıyamazsın. Ay’mı unuttu seni dolunayda? Hangi çakallar cüret etti seni kardeşinden ayırmaya? Söyle Tajdin söyle. Söyle cengaverliğini, yiğitliğini, mertliğini. Sıti’nin kucağındaki merhametini anlat. Anlat kulaklarını kör geceye açmış baykuşlara. Ve affet Beko’yu. Fesadı, fesatçıyı affet. Bırak boğulsun dilinin geminde. Bırak sıksın o gem ruhunu. Perne perişan eylesin,viran kılsın, peşmurde hale getirsin. Bırak kirletme ellerini. Mem’ini kirletme. Zira o ayırmadı Zin’ini. Birleştirdi iki alemde Mem’le sevgilisini.
Tajdin; Çeko’nun ve Arif’in yağız küheylanı. Sıti’nin göğsündeki ak gerdan. Mem’in babası. Tajdin bırak yaşasın Beko utancıyla. Sevinç yüzü görmesin.
Tajdin duyuyor musun beni?
Sıti..
Sıti. Mir Zeyneddin’in beyaz gülü. Cızir’in prensesi. Dicle’nin tarumar bahçelerinin gözleri değdiğinde yeşeren düşü. Zin’in, Zindanın kardeşi,ablası,annesi,babası. Sıti. Kaç bahçe viran oldu sen Tajdin’e varalı. Kaç mezar inledi ve kaç ceset mezarından başını alıp kaçtı. Sıti. Güzel gözlü dilber hatun. Tajdin’in sevgilisi,eşi,annesi,babası,kardeşi. Zin’e verdiğin sözü unuttun mu gecenin sıcak ateşinde? Unuttun mu ey dilberi müstesna? Bırak Zin’dan ağlasın, bırak Zin’dan kendini dağlasın. Ve sen yücel. Başın değsin arşın sütunsuz kanatlarına. Ak gerdanlı bulutlar karalar bağlasın Mir Zeyneddin ve Beko’nun üstüne. Cızir ağlasın, tarumar olsun, kendini dağlasın. Sıti etme, sıti eyleme. Mem yüreklinin, Mem isimlinin annesi, Mem’in yari, yareni. Sıti. Kavuşmanın güzelliğidir Dicle’nin Zin’i kabul etmesi. Ellerinden tutması aşkındandır bilesin. Sıti unutma ver ellerini. Mem beklemekte kucağında. Emzir Mem’i, bırakma biçareyi susuz,aşksız. Sıti unutma.
Duyuyor musun beni?
Beko..
Beko. Fesatçı,fırsatçı,hain. Yediği yemeği pisleyen Beko. Kabını kirletip sahibini suçlayan Beko. Mir Zeyneddin’in evinin köpeği Beko. Sevdalıları kendine düşman belleyen Beko. Ayırmadın bilesin sen Kevser de birbirine denk gelen yolcuları. Zin’dan karanlık değildir, Zin’dan öksüz değildir, Zin’dan sahipsiz değildir. Kuyu ne söylediyse Yusuf’a, bıçak ne dediyse Züleyha’ya işte onu söyledin sen Mem’e, onu söyledin Zin’e, Zindan’a.
Beko. Hain, fırsat kollayan, lanet gözleriyle alev saçan Beko. Cızir’in geleceğini kara bulutlara teslim ettiğini sanan Beko. Cızir mutlu, Cızir huzurlu ve Dicle şen şakrak akmakta. Beko Mir Zeyneddin’in köpeği, Zin ve Mem’in evinin iti. Affetmek sana değil Mem’e,Zin’e, Tajdin’e, Sıti’ye yakışır.
Beko. Lanetin elleri. Duyuyor musun beni?
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.