- 1105 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Biliyorum uygunsuz olacak ama; seni sevebilir miyim?
Biraz uygunsuz biliyorum.. Aslına bakarsan en uygunsuz şeyler, biraz uygunsuz’la başlayan cümlelerdir, bunu da biliyorum ve eminim ki görsel sanatlarla, psikoloji ile ilgilendiğini hayal ettiğim "sende" bunu biliyorsundur.
Tekrar rica edip aslına baktırabilirsem sana; bu gece tek bir şeyi söylemek için var olduğumu söyleyebilirim burada. Yani her hangi bir şeylerin yorgunluğunda, gözlerimin karanlığında sıkılmışken aynı pencereden dünyayı izlemekten,hayaller alemine dalıpta (hayalimde gördüğüm en güzel burun üstündeki ben ve onunla uyumlu bir gülümsemeye sahipken sen), içtenlikle-içimden gelen " seni sevebilir miyim" sorusunu sormak için buradayım.. (bunun için izin almak; belki özgür olabilsem sorun kalmayacakmış gibi" ile eş anlamlı)
Sonra bu sorunun uygunsuz olduğunu düşünmemle birlikte, bu satır aralarında buldum kendimi.Hayallerin bir yerinde bile bir gerçekliğin, varlığını, ağırlığını taşıyarak..
Biliyorum ben bir kelime oyuncusuyum ve biliyorum sende böyle hissedeceksin ve ben gene biliyorum, gecenin bir anlığın da bunları hissedip, sana adarken hayallerimi; umut edeceğim düşlerden yakanı silkip de gelmeni... (belki de hayattan kaçmanın bir yolunun, bu olabileceğini hissettiğim için yada belki de, "gerçekten" uzaklaşmaya başladıkça, kendime geldiğim için konuşuyorum bir siluet olarak yarattığım seninle.. Biliyorum belki yarına uyandığım da, başka hayallere satacağım seni ama şuan o kadar güçlü ki sanki haksızlık edecekmişim gibi , söylemediğim de, içtekileri.. )
Bir yerlerden başlamalıyım,hayalimde ki sana, gerçekleri anlatmaya.. Neden deli gibi kendi kendine konuşuyorsun deme o yüzden! Benim de ihtiyaçlarım var..
Şey nasıl derler bilmiyorum, belki de ben yalnızım. Yani ruha dokunulamayan bir yalnızlık ve hayal kurmaya ihtiyacı olan bir yalnızlık. Evet bence tek sorun bu. Hayal kurmak! Bunun bendeki adı; Gerçekliğin devre dışı oluşuyla, "senin gerçek dışı, varoluşunun" kesişmesi.. Tezatlık bu biraz. Yani ben elbette gerçekte yaşarken, böyle bir yolu seçerek kendime daha büyük haksızlık edemezdim derken, senin gülümsemen, tezatlık..
Sana hayalimi anlatamam! Nasıl anlatmamı beklersin? Bu kadar zekiyken hayallerimde ki sen, olduğun yeri olabildiğince bilmen gerekmiyor mu? Neden anlatmamı bekliyorsun? Zaten tüm hepsi senken (yani tüm hayal), ne kadar objektif olabilirim ben? Seni sevdiğimi iddaa etmemeyi düşünmekle çıktığım bu yolda, ne kadar fedakar olmamı beklersin ki benden?
"Kapıya çıkar mısın diye sorulan bir sorunun ardından, uzun yürüyüşlerde dondurma yeyip de; palmiyelere yeşil mi, yoksa turuncu ışık mı daha çok yakışıyor diye tartışma içinde, "hepsi işte buymuş diyebilmeyi" ve " heyyyy yaşıyorum işte, sabaha uyanmak için uyanmadığımı hissediyorum" diyebilmeyi, içinde barındıran, bir başlangıç olduğunu söyleyebilirim sadece sana..
ve unutmadan bir şey daha;
Biliyorum uygunsuz olacak ama; seni sevebilir miyim?
KırmızıKurbağa
YORUMLAR
Makale, herhangi bir konuda bir düşünceyi, bir görüşü açıklamak, savunmak ya da bilgi vermek için yazılan yazı anlamına gelmektedir. Her alanda, her konuda makale yazılabilir. Denemenin tersine bir makalede kanıtlara, belgelere vb. dayanmak, bir sonuca varmak gerekir. Bir sınırlama olmamakla birlikte, makale denilince genellikle gazetelerde yayımlanan düşünce yazıları akla gelmektedir. Bunun nedeni makalenin gazeteyle birlikte doğup gelişmiş bir yazı türü olmasıdır. Nitekim Türkiye’de de ilk makaleler Tanzimat döneminde gazetelerle birlikte görülmüştür. Türün öncüsü Tercüman-ı Ahval’deki (1860) makaleleriyle Şinasi’dir (Yeni Kültür Ansiklopedisi).
ukalalık olarak almayın ama deneme gibi gördüm yazınızı...