Anne,kurtar beni!
Piyano çalmak istemişimdir hep.Her tuşa dokunduğumda ayrı bir sesin cıvıltısında çiçekler açardı belki o zaman yüreğimde.Notalar gözlerimden düşerdi ve sesim kısılırdı belki şarkı söylersem.Susardım.
Tuzunu çok koyma anne yemeğimin.Tansiyonum zaten Ağrı dağında dolaşıyor.Piyanomun tozunu ben alırım.Seni bu gün Atakule’ye götüreyim mi? Yukarıdaki restoranlardan birinde yemek yeriz önce sonrada bir iki duble çay içeriz beraber.
Anne konuşalım gel de biraz.Ben senin olmamı istemediğin her şey oldum biliyor musun.bana okuttuğun,öğrettiğin onca kitaba rağmen duygusuz bir adam oldum.”Zamanı geldiğinde hata da yapacaksın,sen insansın” demiştin.Anne iyi bir insan olmak uğruna hiç hata yapmadan,kusursuz yaşamaya çalıştım.Ama bu beni insanlıktan çıkarttı.Merhametim ve duygularımın büyük kısmı yok artık.Ne kadar da doğru imiş” Zamanı geldiğinde hata da yapacaksın!” cümlesi
.
Romantikleşmelerim sınıfta kaldı.Düzenimi uzun zamandır görmedim.Geçmişimin hastanelerinde ayağım tökezledi bir koridorda düşüp kaldım anne kurtulamıyorum!
Anne kendimi seyircisiz bir tiyatro oyununda bekleyen güvenlik görevlisi kadar amaçsız hissediyorum!
Yelkovanı kafasına göre hareket eden bir saatin onu hizaya sokmaya çalışan akrebi gibiyim.Benliğim kafasına göre hareket ederken onu hizaya sokmaya çalışan aklımda ona karışıp gitti anne.
Üzerinde karakalem resim çalışması yapılan bir tuvalim.Ressamın her darbesinde daha da kararıyorum.İşin kötüsü ne çizdiğini de anlamadım.
Ütü masasının yanıp sararan kısmıyım sanki.Mantar pano gibiyim üzerime raptiyeler yağıyor anne kurtar beni!
Sigara dumanından gözükmeyen bir kahvehanede kafesi tavana asılmış bir papağan gibi boğuluyorum.
Anne bir şeyler yap oyunuma seyirci gelsin.Söyle şu yelkovana biraz adam olsun.Ressama rengarenk boyalar al anne.Olmadı anasınıfında kullandıklarımı ver ona da razıyım.Şu ütünün fişini çek lütfen yanıyorum!
Anne kafesimin kapısı aç kurtar beni.Olmadı indir şu tavandan dışarı çıkart!
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.