2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
888
Okunma
Tören geçidi vardı sabah...Kızımı uyandırdım öperek,
Keyifle uyandı ’öf’leyerek!
Çünkü coşkusuz bir törene gidecekti uykusunu bölerek...
Bugün 23 Nisan, Ulusal Egemenliğin coşkuyla kazanıldığı an.
Çocukların bayramı değil sadece, bayrama bürünsün diye çocuklara edilmiş armağan. Yeter ki olsun geleceğe taşınan şan.
Ne yazık ki coşku yok ortama yansıyan,
Tepki de yok insanlardan!
Unutulmamalı ki;
Özgürlüğümüze, bağımsızlığımıza açılan yoldur bu anılan.
Her an kaybedilen olur kazanılmış sanılan,
Sahipsizcesine boşverilmişliğe salınan!
Bu sadece bir tarih değil, tarihe "tarih" yazdıran 23 Nisan...
Ulusal Egemenliği bağımsızlığa bağlayan an.
Bayram armağan ettiğin yeni bir nesil yetişiyor Atam.
Arada kalmanın çelişkisiyle cebelleşiyor.
Bir nesil yetişiyor; duyarsız, umarsız...
Bir nesil yetişiyor; sensiz, sessiz...
Üzüldüm Atam!
Gözlerim bağımsızlığın simgesi Bayrakların dalgalarında ki huşuyu aradı balkon demirlerinde. Kulaklarım coşkun yüreklerden taşan seslerin, ellerden akan alkışlarla ortamı çınlatışını duymak istedi. Caddeler boyunca çağlayan minik yüreklere "geçmişin geleceğe akışını" hissettirmek istedi ruhum. Ama nafile sensizlikteki buruk sessizliğe ağladı yüreğim. Meğer tutsaklığa tutsakmış zaten milletim.
Alkışlar yerine kulaklarımda çınladı sözlerin " Küçük hanımlar,küçük beyler... Sizler hepiniz geleceğin bir gülü,yıldızı,bir bahtının aydınlığısınız. Memleketi asıl aydınlığa gark edecek sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli olduğunu düşünerek ona göre çalışınız.Sizlerden çok şeyler bekliyoruz.Kızlar,çocuklar..."
Gözlerim boşvermişliğe,yüreğim ümide takılı sadece ve sadece diledim; hoşgörü akıtılırken egolara tutsak bencilliklerden, "Geleceğe umut bağlayan yollar kapatılmasın,kapattırılmasın..." diye,
İçten
Ve
Derinden...
........... S.S.D ...........