- 1107 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
üşümek
Yağmur vurur ıslatır camı. Öyle bir vurur ki o yağmurda sanki siz ıpıslak olursunuz. Hava biraz da soğuksa o yağmur adeta içinize işler. Akşam yolculuğunda yollara ağan yağmur sanki ruhunuza akar şırıl şırıl. Bu yağmur her ne kadar ruhunuza işlese de o yağmur bir bahane de olabilir. Zira bir yalnızlık iç tesiriyle bu soğuk el teninize dokunur. Üşütür sizi.
Sadece yağmurda üşümezsiniz. Bir fırtına çıkar ve ortalığı kasıp kavurur. Bu demek oluyor ki hem soğuk hem de sıcağın tesiri alanında ruhunuzun daraldığını hissedersiniz. Fakat bu kasırganın bazen öyle bir zamanlaması vardır ki ne yapacağınızı şaşırırsınız. Evde yalnız olduğunuzu düşünün sadece yalnız değilsiniz havanın soğumaya başlamasıyla birlikte eve odun kömür de almamışsınızdır. Bunun üstüne üstlük mutfağınızda bir gram yemek yağının da olmadığını düşününüz. Böyle durumlarda bütün olumsuzluklar gelir sizi bulur. Bu kasırga öyle bir ortalığı sarsar ki onun kudretinden yüreğiniz yerinden oynar.
Fazla felaket tellallığı yapmaya gerek yok. İnsan çok kötü durumları yaşar. Her an her şey olabilir denir ya işte tam da öyle durumların vuku bulduğu anlar yaşanır ve o anda sizin elinizden ne gelebilir ki!...
Siz nerede ve nasıl üşürsünüz bilemem. Ama öyle anlarda üşüyen insanlar var ki hangi birini anlatmalı. Hepsi de birer hikâye…
Şu Somalili çocuklar!...
Açlar biçareler. Mültecilerden kırk kadarı buraya getirildiler. Karınları doymuyor. Bunlardan çoğu da çocuk. Bu mültecilere birkaç kişi yardım etmek istiyor ama bu yeterli mi yeterli değil. Onların sıcak bir çorbaya ihtiyaçları var.
Üşümek deyince birçok insan geldi geçti gözlerimin önünden. Yardıma muhtaç insanlar. Yardım talep edemeyenler veya yardım alamayanlar.
İşte bazen bir soğuk rüzgâr eser, bazen de yağmur yağar mütemadiyen ve üşütür sizi. Ama başkalarının da üşüdüğünü düşünmelisiniz, biraz durumunuz yerindeyse eğer.
Yavuz Bülent Bakiler “SORU” isimli şiirinde
“Ellerin neden soğuk, üşümüş müsün?
Gerçek misin, düş müsün?
Kar mı yağdı sokaklara, rüzgâr mı esti?
Üşümüş müsün?
Odaları bir büyük sessizlik almış
Anladım ki artık her şey masalmış.
Dudakların açık kalmış.
Gülmüş müsün?
Neden yatıyorsun böyle upuzun
Gözlerin neden dalgın, yüzün neden öyle mahzun
Bir bilinmez yerinde uykumuzun
Ölmüş müsün?”
Üşümenin şairde çağrıştırdığı ümitlik ölümü hatırlatmış. Üşümeden hayata sımsıkı sarılmak umuduyla.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.